“İnternete sızdırılan fezleke dört dörtlük ‘Müteahhit Lobisi'ni anlatıyor”
ZAMAN.COM.TR
Bir diğer iklimin ise ‘ahlaki düzen' olduğunu belirten Cüneyt Özdemir, “Burada en kritik konu rüşvet ve yolsuzluğun tarifinde başlıyor. Zira yolsuzluk operasyonlarından birinin hedefinde Başbakan'ın oğlunun ve aile fertlerinin de içinde olduğu TÜRGEV gibi bir vakıf var. Başbakanın ‘hayırsever bir işadamı' olarak tanımladığı bir ismin kuryesinin de vakfa para götürdüğü iddia edilmişti. Ahlaki düzenin en kritik noktası tam burada bir soru ile başlıyor: ‘Bir işadamının bir vakfa yardım yapması suç mudur? Ya da rüşvet nedir biliyor musunuz?'” ifadelerini kullanıyor.
Yazısının son bölümünde ise Özdemir şu ifadelere yer veriyor: “Fezlekeler ‘Müteahhit lobisi'ni ziyaret edip ekonomik suç ihtimalini gösterirken arkasındaki ahlaki iklim ve zihniyet bizi çok daha büyük bir ‘rejim krizi'nin içinde olabileceğimizi fısıldıyor.”
11 Şubat 2014
Gazeteci-Yazar Cüneyt Özdemir, Radikal Gazetesi'nde yer alan köşesinde, internete sızdırılan fezlekenin fotoğrafları, tapesi ve ses kayıtları ile dört dörtlük bir ‘müteahhit lobisi'ni anlattığını söyledi.
Yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının arkasında iki ayrı iklimin gözüktüğünü aktaran Cüneyt Özdemir, bunlardan ilkinin ekonomik düzen olduğu üzerinde duruyor. Özdemir, “Şu ana kadar açılan ve ardından polislerin ve savcıların sürülmesi ile pratikte üstü örtülen davalardan Sabah ve ATV'nin satış süreci bu ‘ekonomik düzen'in çok net fotoğrafını çekiyor. İnternete sızdırılan Sabah ve ATV satışı ile ilgili fezleke aslında bize telefon konuşmaları ile fotoğrafları ile tapesi ile ses kayıtları ile dört dörtlük bir ‘Müteahhit Lobisi'nin faaliyetlerinden sadece birini anlatıyor.” diyor. Özdemir müteahhit lobisinin gündemdeki porno lobisi veya faiz lobisinden farkını da şöyle dile getiriyor: “Müteahhit lobisinin tek farkı her şeyin ortaya dökülmüş ve dökülüyor olması sebebiyle nerede ise elinizle tutabilecek kadar somutlaşmış olması.”Bir diğer iklimin ise ‘ahlaki düzen' olduğunu belirten Cüneyt Özdemir, “Burada en kritik konu rüşvet ve yolsuzluğun tarifinde başlıyor. Zira yolsuzluk operasyonlarından birinin hedefinde Başbakan'ın oğlunun ve aile fertlerinin de içinde olduğu TÜRGEV gibi bir vakıf var. Başbakanın ‘hayırsever bir işadamı' olarak tanımladığı bir ismin kuryesinin de vakfa para götürdüğü iddia edilmişti. Ahlaki düzenin en kritik noktası tam burada bir soru ile başlıyor: ‘Bir işadamının bir vakfa yardım yapması suç mudur? Ya da rüşvet nedir biliyor musunuz?'” ifadelerini kullanıyor.
Yazısının son bölümünde ise Özdemir şu ifadelere yer veriyor: “Fezlekeler ‘Müteahhit lobisi'ni ziyaret edip ekonomik suç ihtimalini gösterirken arkasındaki ahlaki iklim ve zihniyet bizi çok daha büyük bir ‘rejim krizi'nin içinde olabileceğimizi fısıldıyor.”
