Dışişleri Bakanı Özdil Nami, göreve geldiğinden beri yurtdışı temaslarını artırmak için yoğun çaba sarf ettiğini, bu temaslarda ekonomik, sosyal ve kültürel ilişkileri nasıl daha fazla geliştirebilecekleri konusunu ele aldıklarını söyleyerek, “Kabuklarımızı kırmalıyız” dedi.
Dışişleri Bakanı Özdil Nami Haberal Kıbrıslı gazetesinden Yurdagül Beyoğlu’na verdiği özel mülakatta, son dönemlerde Cidde, Muskat ve Doha’ya ziyaretler geçekleştirdiklerini belirterek, bu ziyaretlerdeki muhataplara müzakerelerle ilgili görüşlerini aktardığını, izolasyonların kaldırılması adına neler yapılabileceğini konuştuklarını ifade etti. “Katar’ın nüfusu 250 bin, ancak ülkede 2.5 milyon kişi yaşıyor ve dünyanın her yeriyle iletişim içinde. Singapur’dan tutun da Abu-Dabi’ye kadar birçok ülke bizim nüfusumuz kadar. Küçük olmak, dünyaya kapalı olmak demek değil. Bürokrasiyi asgariye indirerek yatırımcıları ülkelerine çekiyorlar. Bizler bu ülkeleri örnek almalıyız” diyen Nami, bu temasların geri dönüşü için birtakım çalışmaların yapılması gerektiğini kaydetti. Yabancı yatırımcıyı adaya çekmek için bürokratik engellerin kaldırılmasının şart olduğuna dikkat çeken Nami, “Kamu reformu kaçınılmazdır. Artık zaman kaybetme gibi bir lüksümüz yok” şeklinde konuştu.
Türkiye ile KKTC arasındaki ilişkilere de değinen Nami, Türkiye’yle ezeli ve ebedi çok derin, ayrılmaz kardeşlik bağları olduğunu söyledi. “Bu, başka ülkelerle olan bağalarımıza benzemez” diyen Nami, Kıbrıs Türk halkının bazı hassasiyetleri olduğuna vurgu yaparak, iki tarafın da birbirini daha iyi anlayan bir noktaya geldiğini ifade etti. Modern dünyada kimsenin kimseden bağımsız olmadığını belirten Nami, “Dünyanın bir yerinde olan bir gelişme, diğer taraf etkiliyorsa; parasının değerini, borsasının değerini etkiliyorsa, artık herkes birbirine bağımlı demektir” yorumunu yaptı.