Dersim’e evet ya Elazığ, Solfasol, Etimesgut?

Dersim’e evet ya Elazığ, Solfasol, Etimesgut

• Tunceli’nin adının Dersim olarak değiştirilmesi yeni paketin içine konulmuş. Bu karar olumlu bir karar lakin eksik bir karar. Anadolu’da değiştirilen binlerce köy, belde, ilçe ve diğer illerin durumu ne olacak?

Güya Türkçeleştirme adı altında yapılan bu isim değiştirilmelerinde birçok tuhaflıklar olmuş. Güneydoğu’da Kürtçe yer isimleri değiştirildiği gibiTürkçe yer isimleri de değiştirilmişti. İsim değişikliğinde Osmanlının ve bazı manevi değertaşıyan isimlerin anlamsız tuhaf isimlerle değiştirildiğini de görmekteyiz.
 Örneğin; Sultan Abdulaziz’in imar ettiği şehir Mahmuretül Aziz’de Elazığ olarak değiştirilmişti. Halen halk arasında Elaziz olarak ifade edilen bu şehrin isminin bir anlamı olmayan Elazığ olarak değiştirilmişti.
Zül Fazıl Hazretlerinin adını taşıyan Zülfazıl’ın adı ne alaka denilecek bir isimle yani Solfasol ismiyle değiştirilmiş, Ahi Mesut Evrenin adını taşıyan yer ise yine hiçbir anlamı olmayan Etumesgut olarak değiştirilmiştir. Maalesef bunun gibi Anadolunun binlerce manevi önderlerinin isimleri yer isimlerinden kazınmaya çalışılmıştır. Oysa Anadolu’yu vatan yapan bu manevi önderler olmuştur.
Binlerce isim değiştirilirken Bizans’tan ve daha önceki dönemlerden kalma Samsun, İzmir, Efes, Kayseri, Sivas, Malatya vs gibi isimlere dokunulmamıştır. Bunlara dokunulmamasını eleştiriyor değilim, dokunulmaması da iyi olmuş zira siz bazı isimlere dokunsanız da halk bunu kabullenmiyor. Bugün değiştirilen binlerce yer isimleri halk arasında hala eski haliylekullanılmaya devam etmektedir.
Halkın dinine, diline ve düşüncelerine müdahale edildiğinde bu toplumun devletle arasına herzaman mesafe koymasına sebep olmuştur.

Arif Akpınar - Haber7

AK Partili vekilden Erdoğan için sürpriz öneri!

AK Partili vekilden Erdoğan için sürpriz öneri

İstanbul Milletvekili Bülent Turan, “Çok özel bir süreçten geçen Türkiye’nin kaptanının önünde böyle bir engelin olmaması gerekir” diyerek bu yasağın Başbakan Tayyip Erdoğan’a uygulanmamasını önerdi.

‘4′üncü dönem yasağı’ konusunda AK Parti’de sürpriz bir öneri ortaya atıldı. AK Parti İstanbul Milletvekili avukat Bülent Turan, parti yönetimiyle de paylaştığı önerisine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
HALK İSTİYOR
“3 aydır İstanbul’un bütün ilçelerini gezdik, milleti dinledik, her toplantıda bu konu gündeme getirildi. Ülke, çevremizdeki çok ciddi savaş ihtimallerinden, ekonomik krizlerden büyük bir başarıyla çıkarken, terörü bitirmeye yönelik kardeşlik projesi gibi köklü konuların yürütüldüğü bir süreçte tüzük gereği bile olsa Başbakanımızın görevini bırakması gerektiğini halk kabul etmiyor, hatta böyle bir ihtimali konuşmak bile istemiyor. Bu kuralın en azından Genel Başkan için değiştirilmesini dile getiriyorlar. Halkın bu talebini tartışılmak üzere yetkili kurullara teklif ediyorum.
KAPTAN’IN ENGELİ OLMAMALI
Evet, 3 dönem uygulaması Türk siyasetinde bir devrimdir. Bunun siyasette gençleşmeyle birlikte değişim ve dönüşümü sağlayan çok önemli bir olay olduğunu biliyorum. İnsanların siyaseti mezarda bıraktığı bir ülkede 3 dönemi gündeme getirmek çok önemli bir başarıdır ve Ak Parti de bunu başarmıştır. Ancak, başından beri böyle düşünüp bunu savunan bir kişi olarak ben de çok özel bir süreçten geçen ülkenin kaptanının önünde böyle bir engelin olmaması gerektiğini düşünüyorum. Geminin kaptanı rahat olmalı. Kaptanlık görevini devredeceği güne kadar da yetkileriyle ilgili kimsenin bir endişesinin olmaması gerekir. Bu, Türkiye’deki siyasi krizlerin çözümünde önemli bir etken olur diye düşünüyorum. İhtimal olarak söylüyorum; bu iç kavgaları da azaltacaktır, insanların umutsuzluğunu da. Halk istemezse bıraksın ama bırakmak zorunda bırakılmaması lazım. Genel Başkan’ın dışında belki 50 kişilik kurucular kurulu ile yakın ekibinin yüzde 3′ü, 5′i için de böyle bir kontenjan düşünülebilir. 3 dönem kuralının en azından belli insanlar için esnetilmesini kamu menfaati açısından daha anlamlı buluyorum. Ancak milletvekilleri, belediye başkanları, il ve ilçe başkanları ile belediye meclis üyeleri için 3 dönem uygulaması sürmelidir. (Başbakan kabul eder mi sorusuna karşılık da) Kendisini 8 yaşından beri tanıyorum. Prensipli bir siyaset algısı olduğu için buna ‘Hayır’ diyecektir, ama milletin bu talebini kendisine taşımanın da bizim görevimiz olduğunu düşünüyorum. Görevi 3 dönemin sonunda, 1 ay sonra da bırakabilir, ama bıraktığı güne kadar ilk günkü yetkilerini kullanma atmosferinin olması lazım.”
KAYNAK: http://06cedmuho.wordpress.com