Sunday, 5 October 2014

KEÇİÖREN’DE GEBE KURBANLIKLARA GEÇİT YOK


KEÇİÖREN’DE GEBE KURBANLIKLARA GEÇİT YOK
Ovacık ve Bağlum mahallelerinde kurduğu modern kurbanlık satış alanları ile vatandaşların takdirini kazanan Keçiören Belediyesi, Türkiye’de ilk defa uyguladığı ücretsiz gebelik testi sayesinde gebe kurbanlıkların satışına izin vermiyor.
Aldığı kurbanlığın gebe olup olmadığından kuşkulanan vatandaşlar Keçiören Belediyesi’nin uygulamaya koyduğu ücretsiz gebelik testi sayesinde bu şüphesinden kurtularak gönül rahatlığıyla alışverişini yapabiliyor. Satış alanlarında görevli veteriner hekimler, dişi kurbanlıkları ultrasonografi yöntemiyle ücretsiz gebelik testine tabii tutuyor. Test sonucunda gebe veya yaşı küçük olduğu tespit edilen ve kurban olma vasfına sahip olmadığı belirlenen hayvanların satışına izin verilmeyerek alan dışına çıkarılması sağlanıyor. Kurbanlıklar ayrıca, satış yerlerine girmeden önce oluşturulan kontrol noktalarında, veteriner ve zabıta tarafından kulak küpe numaralarına göre şap aşılarının yapılıp yapılmadığı kontrol edilerek alana alınıyor.
24 SAAT GÖREV BAŞINDA OLACAKLAR
Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak, kurbanlık satış ve kesim alanlarını Keçiörenlilerin bütün ihtiyaçlarını karşılayabilecek şekilde oluşturduklarını ifade ederek, “Vatandaşlarımızın Kurban Bayramı'nı huzur içerisinde geçirmeleri için gereken tüm tedbirleri aldık. Vatandaşlarımız herhangi bir sıkıntı yaşadıklarında kurban satış ve kesim yerlerindeki ekiplerimizden ve belediyemizden yardım alabilirler" dedi. Kurbanlıkların sağlık kontrollerinin aksatılmadan yapıldığını kaydeden Başkan Ak, Kurban Bayramı süresince zabıta ve nöbetçi veteriner hekimlerin yanı sıra, kaçan kurbanlıkların yakalanması için oluşturulan kurban yakalama timinin de görev başında olacağına dikkat çekti. Vatandaşların rahat ve huzurlu bir ortamda kurbanlık alışverişlerini ve kesim işlerini gerçekleştirebilmeleri için çalışmaların ara verilmeden devam ettiğini vurgulayan Başkan Ak, "Vatandaşlarımız müsterih olsunlar. Keçiören’de gönül rahatlığı içerisinde kurbanlık alışverişlerini huzurlu ve güvenli bir şekilde yapabilirler" diye konuştu.
Acil vakalara anında müdahale etmek amacıyla 24 saat açık sağlık ve veterinerlik hizmet kabinleri kurulan satış alanlarında, veteriner hekimler ile sağlık ekibinin yanı sıra birer adet ambulans da hizmet veriyor.


Yenigün Gazetesi(İzmir): Balkan Festivali Başlıyor


Yenigün Gazetesi(İzmir): Balkan Festivali Başlıyor
http://bit.ly/1rc6iqa
Büyükşehir tarafından bu yıl 10. kez düzenlenecek festivalin açılışı 10 Ekim saat 10.00’da gerçekleşecek. Festivalin açılış konserinde Candan Erçetin sahne alacak.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Mustafa Kemal Atatürk’ün mirası olan Balkanlılar Halk Dansları Festivali’nin 10.’sunu İzmirlilerle buluşturmaya hazırlanıyor. İzmir, 10–15 Ekim 2014 tarihleri arasında gerçekleşecek festival kapsamında ev sahibi Türkiye’nin yanı sıra Arnavutluk, Bosna Hersek, Bulgaristan, Hırvatistan, Karadağ, Kosova, Makedonya, Roman- ya, Sırbistan, Slovenya ve Yunanistan’ı ağırlayacak. 10. Balkanlılar Festivali, 10 Ekim Cuma günü saat 10.00’da İzmir Sanat’taki resim sergisi ile başlayacak. Bu sene diğer senelerden farklı olarak ilk kez Balkan Sivil Toplum kuruluşları stant açacak. Kültür park’ta Atlas Pavyonu’nun yanındaki alanda gerçekleşecek etkinlikte, festivale destek veren İzmir’deki Balkan dernekleri kendi kültürlerini tanıtacak. Festivalin resmi açılışı, saat 15.00’te Cumhuriyet Meydanı’nda Türk Grubu Zeybek gösterisiyle başlayacak. Katılımcılar, açılışın ardından hep birlikte Konak Meydanı’na kortej yürüyüşü gerçekleştirecek. Saat 17.00’de Konak Meydanı’ndaki program çerçevesinde, konuk ülkeler kendi halk danslarından örnekler sunacak. Akşam saat 20.30’da ise Gündoğdu’daki açılış konserinde Candan Erçetin sahne alarak sevilen şarkılarını söyleyecek.
(Yazının devamı için yukarıdaki linke tıklayınız.)

BASIN DUYURUSU

BASIN DUYURUSU
25.09.2014
Bilindiği üzere, kamu kurum ve kuruluşlarının bir mali yıl içinde yapabilecekleri açıktan ve naklen atama sayıları toplamı merkezi yönetim bütçe kanununda gösterilmekte, bu sayının her bir kamu kurumu itibarıyla dağılımı ise Devlet Personel Başkanlığının bağlı olduğu Bakan ile Maliye Bakanının birlikte teklifi üzerine Başbakanlık Makamının onayı ile belirlenmektedir.

Bu çerçevede, 2013 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununda, kamu kurumlarının 2012 yılında kurumdan ayrılan memur sayısının yüzde 50'sini geçmeyecek şekilde açıktan veya naklen atama yapabileceği; ayrıca, bu sınırlar içinde memur ihtiyacını karşılayamayacak kurumlar için ilave 65.000 adet atama kontenjanı kullanılabileceği belirtilmiş olup, söz konusu kontenjanın dağıtılması neticesinde Spor Genel Müdürlüğüne 1.500 adet ilave atama kontenjanı verilmiştir.
2013 Yılı içinde ÖSYM Başkanlığınca gerçekleştirilen KPSS 2013/1 yerleştirme sonuçlarına göre Spor Genel Müdürlüğü Merkez ve Taşra Teşkilatına yerleştirme hakkı kazanan 900 adet personelin 800’ü BESYO mezunu olup dağılımı aşağıdaki gibidir:

1. 350 adet BESYO Spor Yöneticiliği Bölümü mezunu Sportif Eğitim Uzmanı
2. 50 adet  BESYO Rekreasyon Bölümü mezunu Memur
3. 50 adet BESYO Spor Bilimleri ve Teknolojisi, Beden Eğitimi Öğretmenliği ve Beden Eğitimi ve Spor Lisans Bölümü mezunu Memur
4. 136 adet BESYO Antrenörlük Bölümü mezunu Antrenör
5. 214 adet  BESYO Antrenörlük Bölümü mezunu Memur
6. 100 adet lisans mezunu Bilgisayar İşletmeni
2013 yılı içinde gerçekleştirilen 2013/2 merkezi yerleştirme işlemi ile de;

1. 68 adet Mühendis
2. 84 adet Muhasebeci
3. 21 adet muhtelif branşlarda Memur
olmak üzere toplam 173 adet personel alımı gerçekleştirilmiştir.

2014 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanununda ise, kamu kurumu ve kuruluşlarına toplam 36.000 açıktan ve naklen atama kontenjanı verilmiş olup, söz konusu kontenjanın dağıtılması neticesinde Spor Genel Müdürlüğüne 100 adet atama izni verilmiştir. 

Her ne kadar, spora gönül verip Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokullarımızdan mezun olarak akademik yönden yetişmiş gençlerimizin Spor Genel Müdürlüğüne yapabileceği katkının farkında olunsa da, KPSS puanları esas alınarak yapılabilecek açıktan atamalar söz konusu izin ile sınırlıdır.

Kamuoyuna duyurulur.

GECEKONDUDAN ŞAMPİYONLUĞA

GECEKONDUDAN ŞAMPİYONLUĞA

Ankara’nın olaylarla anılan mahalleleri olarak bilinen Çinçin, Yenidoğan ve Kale mahallesinden çıkarak, bir çok spor dalında başarıdan başarıya koşan çocuk ve gençler, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın resmi yayın organı Gençlik Spor Dergisi’ni mahallelerinde ağırladı.
Onlar, kenarda köşede kalmış mahallelerde yaşayan maddi  sıkıntı  çeken  ailelerin kız çocukları. Şans yüzlerine gülmeseydi şampiyonluktan şampiyonluğa koşmak onlar için bir hayal olmaktan öteye geçemeyecekti. Gün geldi o hayal gerçek oldu. Güç koşullardaki Bireyler Spor Kulübü Derneği (GÜÇKOBİR), Damla’nın, Aylin’in, Ceylan’ın, Sümeyra’nın ve diğerlerinin hayatını sporla kurtardı.

Mahalleden Ringe

Şimdi GÜÇKOBİR’in onlara sunduğu bir çok spor dalında başarıdan başarıya koşuyorlar. Zor koşullarda nasıl şampiyon olunur onu gösteriyorlar. Daha düne kadar sokaklarda oynayan kızlar artık uluslararası turnuvalarda maçlara çıkıyor, milli sporcu olup Türkiye’yi temsil etmenin hayallerini kuruyorlar. Mahallelerinde ise kazandıkları madalyalar günlerce konuşuluyor. Gençler, her gün mahallelerinden çıkıp Gençlik ve Spor Bakanlığı Altındağ Gençlik Merkezi ve 19 Mayıs Stadyumu Şefik Tekik Boks Salonunda ter dökerek şampiyonluğa uzanıyor.

İşte onlardan bir kaçının, Ankara Kalesi’nin eteklerinde kurulu mahallelerinden şampiyonluğa uzanan hikayeleri…

Milli olmak o kadar güzel şey ki…

Yenidoğan’da yaşayan 15 yaşındaki Damla Nur Talun, Milli Takıma seçilmesinin ardından Balkan Wushu Şampiyonası’nda üçüncü oldu. Babaları onları terk edip gittiğinden beri annesi ve üç kardeşiyle birlikten yaşayan Talun hikayesini şu sözlerle anlattı:

“Annem bizi geçindirmek için plastik toplayıp satıyordu. GÜÇKOBİR’le tanıştık daha önce adını bile duymadığım sporlara yönlendim. Milli olmak o kadar güzel şey ki insanın hayatı değişiyor. İlk başta okuyup kendi mesleğimi elime almak istiyorum. Hocamız bizi nasıl yetiştiriyorsa ben de kendi öğrencilerimi öyle yetiştireceğim.

“Bir hayali başardım”

Madalya aldığımda annem çok sevinir, bazen sevinçten ağladığı bile olur. Bazen de madalya alırım mahalleye geldiğimde komşular beni alkışlar. ‘Alkışlamayın beni utandırıyorsunuz’ derim. Artık spor benim hayatım. Hocalarım sayesinde imkansızlıkların içinde bir hayali başardım.  Mahallemde benim gibi olan arkadaşlarım için elimden geleni yapmak istiyorum.”

Çocuk gelin olmaktan kurtuldu

Yenidoğan’da yaşayan 14 yaşındaki Aylin Korkmaz da Capoeira Dünya ikincisi olmuş. Aylin, “Önceden okuldan gelir gelmez yemeğimi yer sokağa çıkardım. Mahalle aralarında oyun oynardım. Şimdi her gün okuldan sonra antrenman salonuna gidiyorum. Hayal kurmanın ne demek olduğunu bilmezken, şimdi büyük turnuvalarda maçlara çıkıyor, milli sporcu olma hayalleri kuruyoruz” dedi.

Korkmaz, sözlerine şöyle devam etti:

Hedef; Milli Sporcu olup Türkiye’yi temsil etmek

“Bizim mahallede 8. sınıfı bitiren bütün kızları hemen istemeye geliyorlar. Kızlar okumadığı için evlendiriliyor. Spora başlamasaydım ben de onlar gibi evlenebilirdim. Ama şimdi değişti her şey. GÜÇKOBİR sayesinde spor yapıyoruz. Benim artık hedeflerim var, hayatımı kurtardım. Okuyup kendi ayaklarımın üzerinde duracağım. Evlenmiş olan arkadaşlarımın evine gittiğimde madalyalarımdan bahsediyorum; üzülüyorlar ‘Keşke ben de evlenmeseydim, spor yapsaydım’ diyen oluyor. Mahalledeki çocukların tamamı bana özeniyor.Benim gibi  spor yapmak istiyorlar.”

Kale Mahallesi’nde yaşayan Ceylan Arzu Özdemir, MuayThai Türkiye üçüncüsü olmuş. Henüz daha 11 yaşında olan Ceylan, “Mahalleden arkadaşlarım spora gitmeye başlamıştı. Ben de onlara katıldım. Sporla hayatımı kurtaracağıma inanıyorum. Milli Takıma girip Türkiye’yi temsil etmek istiyorum” dedi.

Kötü alışkanlıklardan uzak durdular

Yenidoğan’da oturan 14 yaşındaki Sümeyra Nur Yıldız, Capoeria Dünya Üçüncüsü. Ailesinin Altındağ Belediyesi Sosyal Hizmetlerden aldığı yardımla yaşamlarına devam ettiklerini dile getiren Yıldız, duygularını şöyle ifade etti:

 “GÜÇKOBİR beni sosyal hizmetlerden buldu, spora yönlendirdi. Oturduğumuz mahalleler Başkentin unutulan bölgeleri arasında. İçimizde bir potansiyel varsa bile, bunu hangi ortamda, ne şekilde kullanabileceğimizi bilmiyoruz. Bizim orda çocuklar çok küçük yaşta uyuşturucu madde kullanmaya başlıyor. Biz spor sayesinde kötü alışkanlıklardan uzak durduk. Bizi gören çoğu arkadaşımız da bizim gibi olmaya başladı.

Ben artık herkese örnek biri olup Dünya’da Türkiye’mizi temsil etmek, bayrağımızı dalgalandırmak istiyorum. Şampiyon olmak istiyorum. Ailemin güvenini boşa çıkarmayacağım. Spor sayesinde hayatımı ve okulumu düzeni soktum ve bu sayede Anadolu Lisesini kazandım. Önceden beni görenler ‘Liseyi bitirdi mi evlenir’ diyordu, şimdi ‘bu kız okuyacak başarılı biri olacak diyorlar.”

Madalyalar motivasyon kaynağı

Sosyal Hizmet Uzmanı ve GÜÇKOBİR Kurucularından Murat Berksun, 22 yıldır sokakta yaşayan ve sokakta çalıştırılan çocuk ve gençlerle çalıştığını kaydetti. Berksun, şunları kaydetti:

“Biz bu çocukların topluma kazandırılmasını amaçladık. İlerleyen zaman içerisinde başarılı sonuçlar elde etmeye başladık. Çocuklar gittikleri her şampiyonadan madalyalarla dönüyor. Madalyalar, kupalar çocuklar için oldukça önemli bir motivasyon kaynağı. Şimdiki amacımız Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde yaşayan aynı şartlardaki çocuklara ulaşmak.

Ailelerin hedefi büyüdü

Madde bağımlılığı, erken evlilik gibi sosyal sorunların önüne geçmeye çalışıyoruz. Çevrelerinde var olan ama bu çocukların ulaşamadığı sosyal imkanları onlara ulaştırmaya çalışıyor, yoksulluklarını en aza indirgemeye çalışıyoruz. Zaman zaman, sokak sokak gezdiğimiz bile oluyor. Bonzai çok ucuza temin ediliyor. Biz çocuklarımızı onda uzak tutuyoruz. Amacımız onların sağlıklı bireyler olarak yetişmesini sağlamak. Zaman içerisinde çocukların aileleri de değişime uğruyor. Önceden çocuklarının ilkokul mezununu olmaları onlara yeterken şimdi üniversite okumalarını istiyorlar. Aslında ailelerinde hedeflerini büyüttük.” 
3 EKİM 2014 / Haber : Şenay Güner, Fotoğraf : Ali Balıkçı, Kamera ve Kurgu : Ferhat Akbulut

http://gsb.gov.tr

Türkiye dönüşüyor riskler azalıyor

Türkiye dönüşüyor riskler azalıyor

Türkiye ekonomide yakaladığı başarıyı kentsel dönüşüm ile taçlandırmak istiyor. Ülkemizde 400 bin bina elden geçirildi.Bu yıl 26 bin adet bina riskli olduğu tespit edirken 3 bin 201'e yakın yapı ise yıkıldı. Türkiye'de ilk kez 34 yıl önce gündeme gelen kentsel dönüşüm için 20 yıla daha ihtiyaç olduğu ifade ediliyor. Yeni Şafak konunun uzmanlarına merak edilenleri sordu.

KÜBRA SÖNMEZIŞIK - KENTSEL DÖNÜŞÜM NERDEN NEREYE (1) | 28 AĞUSTOS 2014, 23:39


Ülkemizde son 13 yıldır büyük bir dönüşüm yaşanıyor. Ekonomideki başağrımız enflasyon canavarı beyaz bayrağı çekerken IMF'ye borçlar tamamem silindi. Yılların getirdiği kamburları tek tek atan Türkiye, Kentsel Dönüşüm'de de büyük mesafeler katetti. Şehirlerde ilçelerde hatta köylerde riskli binalar tespit edildi ve yenilendi. Şehirlerin silüetini bozan gecekondular yıkıldı yerlerine Türkiye'nin ihtiyacı olan modern konutlar inşa edildi. Başbakanlığa bağlı TOKİ ülkemizin heryerinde kentsel dönüşüm çalışmaları başlattı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı kentsel dönüşüm için bir yol haritası çıkardı ve Türkiye'nin ihtiyacı olan dönüşüm çalışmaları başlatıldı.
400 BİN BİNAYA KENTSEL DÖNÜŞÜM
Riskli görülen konut, işyeri ve ve kamu kurumları binaları tek tek tespit edildi. Yaşanabilecek her türlü afete karşı tedbirler alındı. Risk teşkil eden binalar yıkıldı gerekli görülenler ise yenilendi. Kentsel dönüşümde 17 Ağostos Marmara Depremi büyük bir değişimin adeta mihenk taşı oldu.
Türkiye genelinde yaklaşık 400 bin bağımsız birimin dönüşümü yapıldı ve yapılamaya devam ediyor.Bu yılın Ağustos ayına kadar 26 bin 137 binada risk tespit edilirken bu yapılardan 3 bin 201 adedinin ise yıkımı gerçekleştirildi. Yeni Şafak Kentsel Dönüşüm için sahasında önemli uzmanları buldu ve tüm merak edilenleri sordu. Kamoyunu yakından ilgilendiren sorulara çarpıcı yanıtlar verildi.
İstanbul dönüşümün de merkezi
Kentsel dönüşümün seyri hakkında bilgi veren Yüksek Mimar Cemil Coşkun Budak, Kentsel dönüşüm yasasıyla birlikte bu alanda önemli bir yol kat edildiğini söyledi. İstanbul'un kentsel dönüşümünde aktif rol oynayan Budak, 'Her yerde kentsel dönüşüm ofisleri kuruluyor. İstanbul'da 10 yıl önceki arazi değerleri ile şimdikiler arasında uçurum var. Dönüşüm gittikçe kolaylaşıyor. Önümüzdeki yıllarda kısa zamanda çok fazla yol kat edilecek' diye konuştu.
Ekonomiye canlılık getirdi
Kentsel dönüşüm danışmanı Zeyyat Gümüş dünden bugüne Kentsel Dönüşüm uygulamaların değişimine değindi. Gümüş şunları söyledi:'Geçmişte kentsel dönüşüm adı altında boş arsalarda konut yapılıyordu. Depreme dayanıklı olmayan yapılar için çözüm üretilemiyordu. 2012 yılında yürürlüğe giren 6306 Afet Kanunu'ndan sonra depreme dayanıklı olmayan bölgelerde mevcut binaların yenilenmesi üzerine adımlar atıldı. Bu özel sektörü harekete geçirdi. Kadıköy Fikir Tepe'de müttehitler vatandaşlarla anlaştı. Kentsel dönüşüme özel sektörün de dahil olmasıyla iş daha da hız kazandı.'
17 Ağustos milat oldu
Kentsel dönüşüm projelerinde yer alan Yüksek Mimar Zeynep Meriç de, 17 Ağustos depreminden sonra binaların bölge bölge yenilendiğinin altını çizdi. Yüksek mimar Meriç şunları söyledi: 'Kentsel dönüşüm de bir bölgenin dönüştürülmesi söz konusu. Kentsel yenileme de ise bina ölçekli yenileme yapılıyor. Bunun içine güçlendirme konusu da giriyor. Her binaya güçlendirme gerekmiyor. Bina araştırılıyor. Binaya çürük raporu düzenleniyor. Güçlendirme gerekiyorsa o zaman yenilemeye ve iyileştirmeye geçilebiliyor. Ancak bina çürük ise yıkılıyor yeniden yapılıyor'

Dönüşüm şart endişe yersiz

Dönüşüm şart endişe yersiz

Kentsel Dönüşüm'de en büyük eşik müteahhit ile vatandaşın anlaşması olarak gösteriliyor. Bazı vatandaşların istekleri müteahhitleri adeta çıldırtıyor. Bodrum katı sahibi olmasına rağmen deniz manzaralı daire talep edenlerden 'hem oturayım hem dönüşsün' diyenlere kadar birçok istek müteahhitleri zor durumda bırakıyor.

KÜBRA SÖNMEZIŞIK - KENTSEL DÖNÜŞÜM NERDEN NEREYE (2) | 30 AĞUSTOS 2014, 0:12-http://www.yenisafak.com.tr




Kentsel dönüşümde en önemli eşik depreme dayanıksız binaların yıkılarak yerine modern binaların inşa edilmesi olarak gösteriliyor. Devlet, TOKİ, Emlak Konut eliyle yeni yaşam merkezleri üreterek eskimiş ve dayanıksız binaları dönüştürüyor. Hükümet dönüşümün daha hızlı gerçekleşmesi için birçok teşviği yasalaştırdı. Kira yardımı bu konuda atılmış en büyük adımlardan biri oldu. Belediyeler ise vatandaşı teşvik edecek bir çok çalışmayı yürütüyor. Yerel yönetimler tek tek bina bazında dönüşümü teşvik etmek için adeta vatandaşın önüne kırmız halı seriyor. Tüm bu adımların yanında yerinden dönüşümde bazı sorunlar yaşanıyor. Vatandaşın kafasındaki bazı sorular kentsel dönüşümün önünde hala bir engel oluşturuyor.
'EVİMDEN OLUR MUYUM?' ENDİŞESİ
Konut sahiplerinin müteahhit korkusu, 'acaba evimden olur muyum!' düşünceleri en temel sorunlar. Bunun yanında birçok değişik istekler ise müteahitleri adeta çileden çıkartıyor.
'Hem evimde kalayım hem de yenilensin olur mu?' diyenler, 45 metrekarelik evinin yerine 8 daire isteyenler, bodrum katı için boğaz manzaralı kat isteyenler dönüşümü bazı bölgelerde adeta yerinde saydırmasına neden oluyor. Bazı müteahitler konut sahipleri için ikna toplantıları düzenliyor hatta bu konuda bazı promosyanlara bile gidiyor. Kentsel Dönüşüm Derneği Başkanı Hakan Çatalkaya'ya göre kentsel dönüşümün önünde sorunlar var. Çatalkaya dönüşümde vatandaşların ekstradan para ödemek istememesinin en önemli faktör olduğunu ifade ediyor.
İSTANBUL DÖNÜŞÜMÜN LOKOMOTİF ŞEHRİ
İstanbul Kentsel dönüşümde Türkiye'nin lokomatif kenti. Başakşehir Arnavutköy Avcılar üçgeni içinde şehre uzak 2 milyonluk şehir projesi hayata geçiriliyor. Proje ile İstanbul'un konut iskeleti değişecek. 3. Havalimanı ve Kanal İstanbul projeleri çevresinde yeni ve modern kentler oluşacak. Yüksek Mimar Cemil Coşkun Budak dönüşüm sürecinde İstanbul'da üç merkezli bir şehir planının olacakğını söylüyor. Budak 'Merkezlerdeki nüfus yükünü azaltan şehir merkezleri kurulacak' diye konuştu.
İstanbul'un iskeleti değişiyor
İstanbul için '2 milyonluk şehir kurulacak' açıklamasının ardından gözler kentin dışına inşa edilecek merkezlere çevrildi. Başakşehir ve Arnavutköy'den Avcılar'a kadar uzayacak bölgede Türkiye'nin en büyük kentsel dönüşüm projelerinden biri başlatıldı. Kayaşehirde onbinlerce konut inşa edildi. Şehir adeta Avrupa yakasında ikinci bir yerleşim merkezi haline geldi. 3. Havalima ve 3. Köprü'nün güzergahında yeralan bölgeye Kanal İstanbul'unda yakın olarak inşa edilmesi planlanıyor.
Kırmızı halı bile serdik!
İstanbul'un ilçe belediyeli risk alanı ilan edilen bölgelerde kentsel döşüme başladı.Yerel yönetimler dönüşüme büyük destek veriyor. Vatandaşa adeta kırmız halı seren yerel yönetimler kentsel dönüşüm için teşvik çalışmaları da yürütüyor. Riskli alanlar içerisinde yürütülen çalışmalar kapsamında yaklaşık olarak 1400 adet bina yıkıldığı belirtiliyor. Bu alanların bir kısmında inşaat faaliyetlerine başlatıldı.
Evimi verdim 8 daire aldım
Esenler'de arsası ve daireleri bulunan Halil İbrahim Gülener kentsel dönüşüm çalışmaları için tapusunu belediyeye teslim etti. Evinin kentsel dönüşüme alınmasından memnun olan Gülener şunları söyledi '450 metrekare arsam ve içinde dairelerim vardı. Belediye de bize teklif sundu. 170 bin TL borçla kabul ettim. Bize 10 sene ödeme kolaylığı sağladılar'
Geri dönmek istemiyorum
9 yıl Tarlabaşı'nda kiracı olarak oturan Nedim Demirel Kayaşehir'e taşınan 154 aileden biri. Kayaşehir'den memnun olduğunu söyleyen Demirel, '76 bin tl sözleşme yaptık. Üç senedir ödüyorum, 6 bin lira peşin vermiştim. Ödemede zorluklar yaşadım ancak memnunum.' dedi

Çaydan 5 çuval Kur'an çıktı Siirt'in Botan çayına balık avlamaya giden bir grup genç, suya atılmış 5 çuval dolusu Kur'an-ı Kerim buldu.

Çaydan 5 çuval Kur'an çıktı!!!!

Siirt'in Botan çayına balık avlamaya giden bir grup genç, suya atılmış 5 çuval dolusu Kur'an-ı Kerim buldu.




Siirt-Eruh karayolu 10. kilometresinde Botan Çayı'na atılmış Kur'an-ı Kerim gören gençler durumu Siirt Çevre ve Kültür Derneğine bildirdi. Dernek üyesi Murat Gül beraberinde dernek üyeleriyle, ihbar üzerine Botan Çayı'nda yaklaşık 3 saatlik uğraş sonucu suda 5 çuval dolusu çoğu Kur'an-ı Kerim ve dini kitap topladı.
Konuyla ilgili bilgi veren Gül, gördükleri manzara karşısında şaşırdıklarını belirterek, 'Kimler tarafından ve hangi amaçla öğrenemediğimiz suya atılmış Kur'an-ı Kerim bulduk. Çoğu yıpranmamış ve yeni durumda olan bu mukaddes kitapları yaklaşık 3 saat uğraş sonucu topladık. Burada yaptığımız incelemede ve görgü tanıklarının ifadelerine göre, barajın alt kısmında bir kısım insanlar tarafından çuvallarla Kur'an-ı Kerimler suya atılmış. Üyeler ile birlikte su kenarına atılan ve ıslanan kitapları toplayarak muhafaza altına aldık. Bir kısmı da atılan suda dağılmış ve su kenarına saçılmıştır. Bu mübarek Kurban Bayramında bu manzara bizi derinden üzdü' dedi.
Birilerinin Kur'an-ı Kerimleri imha etmek için böyle bir yönteme başvurduğunu belirten Gül, ancak bunun mantıklı bir imha yöntemi olmadığını ifade ederek, 'Biz insani görevimizi yaptık ve su kenarına dağılan Kuran-ı Kerimleri topladık. Bunları güzel bir şekilde çuvallara yerleştirerek muhafaza ettik. Bu konuda İl Müftülüğüne çağrıda bulunarak, gelip onlara topladığımız Kuran-ı Kerimleri teslim edebiliriz' diye konuştu.
Çuvallara konulan Kur'an-ı Kerimler dernek binasına götürüldü.


Testing free link analysis tool with link disinfection feature. Get your free SEO stats here.

Testing free link analysis tool with link disinfection feature. Get your free SEO stats here.

Testing free link analysis tool with link disinfection feature. Get your free SEO stats here.

Testing free link analysis tool with link disinfection feature. Get your free SEO stats here.

Suruç'a havan mermisi düştü: 4 yaralı

Suruç'a havan mermisi düştü: 4 yaralı

Suriye tarafından atılan havan topu mermisi bir evin bahçesine düştü.


Featured post

Five Years After Reconversion: Hagia Sophia Embodies Turkey’s Cultural Crossroads

  ISTANBUL, JULY 2025   — Half a decade has passed since the iconic Hagia Sophia resumed its role as a working mosque, marking a watershed m...

Popular Posts