Thursday, 15 January 2015

ЛИЧНЫЕ ИСТОРИИ В ЛИЦАХ( İNSANLAR KIŞISEL HIKAYELER)

ЛИЧНЫЕ ИСТОРИИ В ЛИЦАХ

Хло
Однажды в детстве я подслушала рассказ теток на лавочке во дворе, мол, деревенские бабки-ведуньи могли, посмотрев на человека, сказать, лЮбленный он был ребенок или нет. Тогда для меня это было фантастикой, сказкой - ух ты, читать по лицам! Волшебное умение, дар.

В студенчестве я услышала фразу преподавателя "Человек, который знает 100 стихотворений наизусть, даже внешне отличается от человека, который не знает. И я могу только по взгляду на лицо человека определить это". И снова это поразило меня до глубины души - не может быть, чтобы внутреннее, неявное было настолько заметно окружающим, просто, наверное, конкретно у этого человека есть особое редкое умение, не всем доступное.

А совсем недавно в жж-беседе обсуждали тему, которая хорошо выражена в поговорке "к старости душа на рожу лезет". И я вдруг поняла, что Личная История, которую рассказывает человек своей жизнью, проявляется на лице в зрелом возрасте. И мы можем сказать, счастлив ли был этот человек в том отрезке жизни, на том пути, который уже прошел. Любим ли. Любил ли он людей. Себя. Занимался ли он тем, что любит. Чем он наполнял себя.

Полюбуйтесь, какие лица-истории:
1234567

İNSANLAR KIŞISEL HIKAYELER

Chloe
Bir çocuk bir kez, ben bahçesinde bir bankta bir hikaye teyze kulak misafiri, derler, köy cadı-büyükannesi, adama bakarak o çocuk Loves ya değildi dedi olabilir. Sonra, benim için, bir fantezi, bir masal oldu - vay, insanların okumak! Büyülü yetenek, bir hediye. Bir öğrenci olarak, ben "bile bilmeyen bir kişinin farklı görünüyor. Ve ben sadece onu tanımlamak için bir kişinin yüzüne bakabilirsiniz, ezbere 100 şiir bilen bir adam." ibaresi öğretmen duydum Yine, bu çekirdek beni vurdu - örtük, iç başkalarına kadar fark olduğunu olamaz, sadece belki, özellikle bu kişinin mevcut bir çok nadir beceri değil, hepsi var. Daha yakın zamanlarda, LJ konuşmanın konusunu ele hangi iyi "tırmanmaya doğurmak üzere eski ruh." diyerek ifade Ve ben aniden, insanlara hayatlarını anlatıyor kişisel tarih, yetişkinlikte yüzünde belirir olduğunu fark etti. Bu adam zaten geçti yolda, hayatının gerçeği bölümünde ise Ve biz mutlu söyleyebiliriz. Aşk mı. O insanları seviyorum mı. Kendilerini. O seviyor ne olsun. Ne kendisi doldurdu. kişinin-hikayeler ne tür Enjoy:







1234567

Wednesday, 14 January 2015

Polise yerli silah


Polise yerli silah
Emniyet Genel Müdürlüğü, polis teşkilatını yerel üretim taktik silahlarıyla donatnaya devam ediyor.
Emniyet Genel Müdürlüğüne geçen yıl "Canik TP9" modeliyle 25 bin silah üreten Samsunlu firma, bu yıl da 25 bin silah temini için üretime başladı. Samsun Organize Sanayi Bölgesi'nde yaklaşık 10 bin metrekarelik alan üzerinde faaliyetlerini sürdüren Samsun Yurt Savunma Sanayi, geçen yıl olduğu gibi bu yıl da Emniyet Genel Müdürlüğünün açık teklif usulü düzenlenen ihalelerini alarak Türk polisinin kullandığı taktik silahlarının tedarikçisi oldu.
haber: 
Anadolu Ajansı
Foto Muhabiri: Erçin Top

BAŞKAN ŞAHİN HOLLANDA DA

BAŞKAN ŞAHİN HOLLANDA DA

Gaziantep büyükşehir belediye başkanı Fatma Şahin , Çeşitli görüşmelerde bulunmak üzere beraberindeki İzmir ve Antalya Valileri ve Adıyaman ve Kilis Belediye Başkanları ile Hollandaya gitti. Başkan Şahin ve bereberindeki heyet, burada Büyükelçimiz Sayın Sadık Arslan ve çok değerli eşlerinin misafiri oldu.





kaynak: facebook


Onur Erel Bartınspor'da.



Onur Erel Bartınspor'da.
Futbola İdmanocağında başlayan ve 10 sene bu takımda oynayan 1992 doğumlu Onur Erel daha sonra Çukurçayırspor'a transfer oldu ve 15 maçta 13 gol atarak dikkatleri üzerine çeken sağ açık ve forvette forma giyen futbolcu sırasıyla Uğurluspor, Öz Espiye Belediyespor ve son olarak Arhavispor'da oynayan Onur Erel Bartınspor ile anlaşmıştır.
Bölgesel Amatör Lig Transfer Merkezi'nin yayınladığı habere göre, Arhavispor'da oynayan Onur Erel Bartınspor ile anlaşmıştır.             Onur Erel'e  Bartınspor'da başarılar diliyoruz.
kaynak: 


TARAKLI



TARAKLI
Eski adı “ Dablar” olan Taraklı’nın Hellenestik dönemde “Bytinia” adını alan bölge içinde olduğu bilinmektedir. Hisartepe’de bulunan iki sarnıç M.Ö. l. bin ile M.Ö. 2000 arasını tarihlemektedir.
Osmanlı Devletinin kuruluşundan önce, Ertuğrul Gazi zamanında, Osman Bey’in Komutanı Samsa Çavuş Sakarya Vadisindeki Sorkun, Yenice Tarakçı (Taraklı) ve Göynük taraflarına akın düzenlemiş, Hırıstiyan ahalinin yaşadığı bu toprakları Bizanslılardan alarak Osmanlı Beyliğinin topraklarına katmıştır.
Taraklı’nın Osmanlı topraklarına katılışı ile ilgili olarak yapılan inceleme ve araştırmalarda fethin tarihi olarak 1289 ile 1293 yılları arasında ihtilaf olmakla birlikte, Taraklı’nın Osmanlı Beyliği topraklarına katılışı Beyliğin Anadolu Selçuklu Devletine yarı bağımlı olduğu yıllara rastlar. Ayrıca Taraklı’nın fethinde Samsa Çavuşla beraber kesin işbirliği içinde olan Harman-Kaya Beyi Köse Mihal’inde etkisi olmuştur.
Yavuz Sultan Selim’in Mısır Seferine çıkarken Taraklı’da konaklayarak Veziri Yunus paşaya yaptırdığı ve şu anda kendi adıyla anılan Yunuspaşa camii diğer adıyla kubbelerindeki kurşunlarla ünlenen Kurşunlu camii 1517 yılında tamamlanmıştır.
Evliya Çelebi Seyahatnamesinde bahsedildiği üzere İlçede halkın şimşir kaşık ve tarak yapması nedeniyle adının Yenice Tarakçı olarak anıldığı belirtilmektedir. Bu isim zamanla halk dilinde Taraklı olarak değişmiştir.
Sakarya’nın eski Osmanlı evleriyle ünlü tarihi Taraklı ilçesi kültür turizmin gözdesi oldu. 100′ü aşkın tescil edilmiş ev ve konaklar ile Mimar Sinan tarafından yaptırılan 493 yıllık Yunus Paşa Camisi Taraklı’ya gelenleri kendisine hayran bırakıyor. Tarihi eserlerde yapılan onarım çalışmaları ve tanıtım çabaları İlçeyi son yıllarda kültür turizminin gözdesi haline getirmiştir.
Taraklı bozulmamış tarihi dokusunu muhafaza etmesi sebebiyle büyük ilgi görmekte olup, Osmanlı ahşap mimarisinin en güzel örneklerini barındırmaktadır.
Taraklı’da Osmanlı Sadrazamlarından Yunus Paşa tarafından 1517 yılında Mimar Sinan'a yaptırılan Kurşunlu Camii’ ziyaretçilerin en çok uğradığı yerdir. Yusuf Bey mahallesinde bulunan yaklaşık beş asırlık çınar ağacı Bakanlıkça doğal anıt olarak tescillenmiştir.
Yavuz Sultan Selim’in Veziri Yunus Paşa tarafından Mısır seferine giderken yaptırılan Yunuspaşa camii Sakarya İlindeki en eski tarihi eserdir. Caminin doğusunda yer alan hamamında camii ile birlikte yapıldığı sanılmaktadır. İlçe merkezinde Yunus Paşa Cami’ne yakın bir yerdedir. Hamamın ilk yapıldığı yıllarda, hamamdan çıkan buhar, yakınındaki Yunus Paşa Camii’ni merkezi sistemle alttan ısıtılmasında kullanılmıştır.

Tuesday, 13 January 2015

ANKARA BÜYÜKLER -GENÇLER (BAY-BAYAN)İL ŞAMPİYONASI VE İÇ ANADOLU BÖLGESİ BÖLGE ŞAMPİYONASI SEÇME MÜSABAKALARI İLE WAI KRU YARIŞMALARINDA GÖREVLİ HAKEM LİSTESİ YAYINLANDI.

ANKARA BÜYÜKLER -GENÇLER (BAY-BAYAN)İL ŞAMPİYONASI VE İÇ ANADOLU BÖLGESİ BÖLGE ŞAMPİYONASI SEÇME MÜSABAKALARI İLE WAI KRU YARIŞMALARINDA GÖREVLİ HAKEM LİSTESİ YAYINLANDI.  ANKARA 
MUAY THAİ İL SPOR TEMSİLCİLİĞİ TARAFINDAN YAYINLANMASI MÜNASEBETİYLE YAPILAM AÇILAMA ŞÖYLE : "Ankara Muay Thai İl Hakem Kurulu Başkanı  Fazlı KONDUOĞLU;  ANKARA 
MUAY THAİ İL SPOR TEMSİLCİLİĞİ OLARAK
2015 YILI İLK MÜSABAKAMIZA ALLAH'IN İZNİ İLE START VERİYORUZ. 
TÜM MUAY THAİ CAMİAMIZA HAYIRLI UĞURLU OLSUN. 
BÜYÜKLER -GENÇLER (BAY-BAYAN)
İL ŞAMPİYONASI VE İÇ ANADOLU BÖLGESİ BÖLGE ŞAMPİYONASI SEÇME MÜSABAKALARI İLE WAI KRU YARIŞMALARINDA GÖREV YAPACAK OLAN MUAY THAİ HAKEM LİSTESİ AŞAĞIDA YAYINLANMIŞTIR ;
MÜSABAKALARDA GÖREVLİ İDARECİ,YÖNETİCİ,HAKEM,ANTRENÖR VE SPORCULARIMIZA BAŞARILAR DİLERİM.
TÜM GÖREVLİ HAKEM ARKADAŞLAR 22/01/2015 TARİHİNDE ŞEFİK TETİK BOKS SALONUNDA SABAH SAAT - 08:30 DA HAKEM KIYAFETLERİ İLE HAZIR OLACAKTIR.
MAZERETLERİ NEDENİ İLE MÜSABAKALARDA GÖREV YAPAMAYACAK ARKADAŞLAR EN GEÇ 16/01/2015 TARİHİ MESAİ SAATİ BİTİMİNE KADAR 0 312 219 71 28 NO'LU FAX'A MUAY THAİ İL HAKEM KURULU'NA MAZERET DİLEKÇESİ YOLLAYACAKLARDIR. ( FAZLI KONDUOĞLU 'NUN DİKKATİNE DENİLİRSE SORUN OLMAZ) SAYGILARIMLA.
Fazlı KONDUOĞLU
Muay Thai Uluslararası Hakem
Ankara Muay Thai
İl Hakem Kurulu Başkanı
Merkez Süper Lig ve Profesyonel
Hakem Kurulu Başkan Yrd.
GSM: 0 533 713 81 71 "





Muaythai Ankara İl Temsilciliği DUYURUsu

DUYURU
 
Muaythai Ankara  İl Temsilciliği Büyükler, Gençler, Bay ve Bayan Muaythai İl Seçmesi 22 – 25 Ocak 2015 tarihlerinde 19 Mayıs Spor Kompleksi Şefik Tetik Boks Spor Salonunda yapılacağına dair  09/01/2015 tarihli duyrusu: 






BÜYÜKLER, GENÇLER, BAY-BAYAN MUAYTHAİ
İL ŞAMPİYONASI ve İÇ ANADOLU BÖLGESİ BÖLGE ŞAMPİYONASI
SEÇME MÜSABAKALARI, WAİ KRU YARIŞMALARI
Spor Kulüplerine talimat gönderilmeyecektir. www.ankara.gsb.gov.tr adresinden müsabaka talimatlarını görebilirsiniz.
MÜSABAKA TALİMATI
Muaythai İl Temsilciliğinin 2015 yılı faaliyet programında yer alan Büyükler, Gençler, Bay ve Bayan Muaythai İl Seçmesi 22 – 25 Ocak 2015 tarihlerinde 19 Mayıs Spor Kompleksi Şefik Tetik Boks Spor Salonunda aşağıda belirtilen talimat doğrultusunda yapılacaktır.

Hakan Yıldız
Muaythai İl Spor Temsilcisi
MÜSABAKANIN ADI : Gençler, Büyükler Bay-Bayan Muaythai İl Şampiyonası ve İç Anadolu Bölgesi
Bölge Şampiyonası Seçme Müsabakaları, Wai Kru Yarışmaları
MÜSABAKA YERİ : 19 Mayıs Spor Kompleksi Şefik Tetik Boks Spor Salonu
MÜSABAKA TARİHİ : 22 – 25 Ocak 2015
1. Gün: 22 Ocak 2015 Saat: 09:00 – 13:00 arası Genel Tartı
TARTI GÜNLERİ : 2. Gün: 23 Ocak 2015 Saat: 09:00 – 10:00 arası Günlük Tartı
TARTI SAATLERİ 3. Gün: 24 Ocak 2015 Saat: 09:00 – 10:00 arası Günlük Tartı
4. Gün: 25 Ocak 2015 Saat: 09:00 – 10:00 arası Günlük Tartı

1. Gün: 22 Ocak 2015 Saat: 18:00 – 20:00 arası
MÜSABAKA GÜNLERİ : 2. Gün: 23 Ocak 2015 Saat: 10:30 – 20:00 arası
MÜSABAKA SAATLERİ 3. Gün: 24 Ocak 2015 Saat: 10:30 – 20:00 arası
4. Gün: 25 Ocak 2015 Saat: 10.30 – 20.00 arası
TEKNİK TOPLANTI : 22 Ocak 2015 Saat: 13:00 – 14:00 arası
KURA ve EŞLEŞMELER : 22 Ocak 2015 Saat: 14:00 – 16:00 arası
1. Gün: 22 Ocak 2015 Saat: 16:00 – 17:30 arası Müsabaka Hakem Semineri
HAKEM SEMİNERİ : 2. Gün: 23 Ocak 2015 Saat: 10:00 – 10:30 arası Toplantı
HAKEM TOPLANTISI 3. Gün: 24 Ocak 2015 Saat: 10:00 – 10:30 arası Toplantı
4. Gün: 25 Ocak 2015 Saat: 10:00 – 10:30 arası Toplantı
AÇILIŞ SEREMONİ : Şampiyonanın açılış seremonisi 23 Ocak 2015 Saat: 14:30
SIKLET YAŞ VE KATEGORİLER:
• BÜYÜK ERKEKLER A DİVİSYON: 17 - 35 Yaş 1997 - 1980 doğumlular ay gün yok (9. Khan)
-48-51-54-57-60-63,5-67-71-75-81-86-91- +91
• BÜYÜK ERKEKLER B DİVİSYON: 18- 25 Yaş 1997 - 1990 doğumlular ay gün yok (9. Khan)
48-51-54-57-60-63,5-67-71-75-81-86- +86
• BÜYÜK BAYANLAR: 17-35 Yaş 1997 - 1980 doğumlular ay gün yok (9. Khan)
-45-48-51-54-57-60-63,5-67- 71
• ALT GENÇ ERKEKLER: 14-15 YAŞ Avrupa Şampiyonası 31 Mayıs 2015 tarihi itibarı ile (31.05.1999 - 31.05.2001) arasında doğanlar (EN AZ 6.KHAN) 39-42-45-48-51-54-57-60-63,5-67-71-75 ( Üstü Katılmayacaktır)
• ALT GENÇ BAYANLAR: 14-15 Yaş 31 Mayıs 2015 tarihi itibarı ile (31.05.1999 - 31.05.2001) arasında doğanlar
42-45-48-51-54-57-60 ( Üstü Katılmayacaktır)
• ÜST GENÇ ERKEKLER: 16-17 YAŞ (31.05.1997 - 31.05.1999 arasında doğanlar ( 6.KHAN)
45 -48-51-54-57-60-63,5-67-71-75-81 ( Üstü Katılmayacaktır)
• ÜST GENÇ BAYANLAR: 45 -48-51-54-57-60-63,5 (Üstü Katılmayacaktır)
Not: Alt genç olup bayan 63,5 kg ile erkek 81 Kg gelenler üst gence alınabilir.
WAİ-KRU: 14-16 yaş Bay –Bayanlar 1999-2001 DOĞUMLULAR AY GÜN ARANMAZ
A – Alt Gençler Bay ve Bayan Kategorisi: 1 Dakika 30 saniye (90 Saniye), 3 Raund , ( 1 ) dakika dinlenme İFMA uluslararası kural geçerlidir. Kafaya tekme ve yumruklar uygulanır, diz ve dirsekler vücuda uygulanabilir. Ancak kafaya diz ve dirsek vurmak kesinlikle yasaktır.
B - Üst Gençler Bay ve Bayan Kategorisi : (2 ) dakikadan ( 3 ) Raund , ( 1 ) dakika dinlenme İFMA uluslararası kural geçerlidir. doğru tüm teknikler uygulanır.
C – Büyükler Bay Bayan Kategorisi: Elemeler ve Finaller 3 dakika’ dan 3 Raunt, 1 dakika dinlenme arası verilir. İFMA uluslararası kural geçerlidir. Doğru tüm teknikler uygulanır.

D– Günlük sporcu tartılarında kilo toleransı olmayacaktır. 22 Ocak 2015 tarihinde tüm sporcuların tartıları ve doktor kontrolleri olacaktır. Diğer günler ise müsabakaya çıkacak sporcuların tartı ve doktor kontrolleri yapılacaktır.
ŞAMPİYONAYA KATILACAK HAKEM, ANTRENÖR VE SPORCULARIN KILIK KIYAFETLERİ:
Müsabakada görev alan antrenörler, yardımcı antrenörler 2015 yılı vizeli olmalıdır. Ring köşelerinde antrenöre yardım edecek kişilerin en az 11. khan yardımcı antrenör derecesine sahip yine 2015 vizeli olmalıdır, antrenörler ve yardımcıların ring köşelerine sadece eşofman ile çıkacaklardır maç esnasında kendilerine tahsis edilen sandalye oturacaklardır. Antrenör ve yardımcılarının sporcuların köşelerine çıkabilmek için kartları ibraz etmeli ve yakalarında takılı olarak görev yapacaklardır, vizeli olamayanlara görev verilmeyecek ve ringin yanına yaklaştırılmayacaktır.
Antrenörler ve yardımcıları; sporcuları ringte müsabaka yaparken ayağa kalkmaları, sporcuya bağırmaları, hakem veya yöneticilerle konuşmaları, müsabaka esnasında itiraz etmeleri yasaktır, talimata uymayan kişiler, Müsabaka ahengini bozan spora ve sporcuya kötü örnek sergileyen kişiler tavizsiz tedbirli ceza kuruluna sevk edilecektir. Tedbirli ceza kuruluna sevk edilenlere müsabaka boyunca görev yaptırılamaz.
Sporcular; müsabakalarda şort ve tişört ile belirlenen koruyucu eldivenler ile müsabakaya çıkacaklardır. Müsabakalara katılan tüm idareci, antrenör ve sporcular, belirlenen kılık-kıyafet talimatları esaslarına uyacaklardır, aksi davranışta bulunanlar hakkında gereken yasal işlem yapılacaktır.
Hakemler; 2015 yılı vizeli olacak olup, Federasyonumuzun talimatları gereğince siyah pantolon, beyaz gömlekle görev yapacaklardır, (Uluslar arası dereceye sahip hakemler mavi gömlek ,siyah Pantolonla) Merkez Hakem Üst Kurulu ile Amatör Muaythai Hakem Kurulu üyeleri haricindeki hakemler papyon takılı görev yapacaklardır, Merkez Hakem Üst Kurulu ile Amatör Muaythai Hakem Kurulu üyeleri kumaş pantolon ceket ve kravat ile görev yapar, federasyonun bilgisi dışında kıyafetlerin üzerinde logo gibi reklamlar içeren semboller olmayacaktır. Hakemler derecesini belirten Federasyonun kendilerine verdiği kokartı takacaklardır.
İTİRAZLAR:
İtiraz, maçın bitiminden en fazla 30 dakika içinde sadece 2015 ulusal vizeli belgeli antrenör tarafından imzalı dilekçesi ile yapılabilir. Sözlü yapılan itirazlar ile hakemleri, yöneticilere zan altında bırakacak davranışlarla müsabakaların ahengini bozacak gereksiz itirazlar görüldüğünde derhal Disiplin ve Ceza kuruluna sevk edilebilecektir.
Müsabakalara yapılacak her türlü itirazları İl Hakem Kurulu tarafından değerlendirilecektir. Müsabakaları gençler, büyükler bay ve bayan kategorilerinde üç (3) raunt üzerinden yapılacaktır. İtiraz müsabakası o günün sonunda yapılacaktır.
ŞAMPİYONAYA KATILIM, İZİN İŞLEMLERİ:
Müsabakalara katılan idareci, hakem, antrenör ve sporcuların izin işlemleri Ankara Gençlik Hizmetleri ve Spor İl müdürlüğünce yapılacaktır.
KATILIM ŞARTLARI:
Müsabakalara 2015 yılı vizeli lisanslı ve müsabakaya katılacak olan sporcular, koki, dişlik, sarı renk Muaythai şortu ve atleti, dirseklik ve ayak baldırlık malzemelerini kendileri temin edeceklerdir.
Kask, Eldiven ve Sevikardları Ankara İl Temsilciliği tarafından temin edilecektir. Dereceye giren sporculara (1, 2, 3, 3) madalya verilecektir.
Yukarıda hazırlanan Müsabaka Talimatında yer alan Sıklet, Yaş ve Kategoriler Muaythai Federasyonu Başkanlığımız Resmi Web Sitesinden alınmış olup, müsabaka gününe kadar varsa yapılan herhangi bir değişiklik için Muaythai İl Spor Temsilcisine ulaşılması gerekmektedir.
Talimatta yer almayan her türlü konularda Ankara Muaythai İl Spor Temsilciliği yetkilidir.
İLETİŞİM: Ankara Muaythai İl Spor Temsilcisi Hakan YILDIZ – 0543 6352007

Müslümanların Son Sancağını Sokaklarda Dolaştırıyorlar



Müslümanların Son Sancağını Sokaklarda Dolaştırıyorlar

İspanya'dan yürek yakan kareler

Endülüs'ten günümüze ulaşan ve her yıl İspanyollar tarafından Müslümanlardan kurtuluşun bir nişanesi olarak sokaklarda dolaştırılan İslam sancağının hikayesini tarih araştırmacısı Özhan Bayram yazdı.
İşte o hikaye:
ENDÜLÜS'ÜN MAHZUN HATIRASI
Günümüzde pek çok ülkede Müslümanlara ait çeşitli İslam mirası eserler bulunmaktadır. Bunların bazıları ya ait oldukları ülkelerden kaçırılmış, ya da bir dönem Müslümanlar tarafından yönetilmiş coğrafyalarda kalan eserlerdir. Bunlardan birisi ise günümüzde İspanya'nın Toledo (Tuleytula) şehir katedralinde bulunan ve bir Müslüman hükümdara ait sancaktır.
(Sancak, her milletin kendine has renk ve işâretlerini taşıyan veya bir askerî birliğin şerefini temsil eden bayrağa denir.)
TOLEDO KATEDRARALİNDEKİ SANCAK
Toledo Katedralindeki sancak ise Endülüs Müslümanlarından günümüze ulaşan mahzun bir hatıradır. Çünkü onun dokunduğu şehir, onu dokutan hükümdar ve onu taşıyan ordu Endülüs'ün kaderi idi. Sancağı taşıyan ordu ve kumandanları Hıristiyan ilerleyişini durdurmak için Müslümanların çıkardığı son büyük ordu olmuştu. Sancak ise bu ordunun şeref nişanesi olarak bulunuyordu. Ancak kaderin bir cilvesi olsa gerek Müslümanların tıpkı günümüzde olduğu gibi birlik olamaması ve Hıristiyanlar karşısında tek vücut olamayışları ağır bir yenilgiye ve Endülüs'ün sonraki yüzyılda kaybedilmesine sebep olmuştur.
SOKAKLARDA DOLAŞTIRIYORLAR
Her yıl Toledo şehrinde düzenlenen festivallerde bu sancak çıkarılarak Müslümanlardan kurtuluşun bir nişanesi olarak sokaklarda dolaştırılır. Merinî hükümdarı Ebu'l-Hasan'a ait bu sancak 3.70x2.20cm ebadındadır. Üzerine beyaz renkli harflerle şu ibareler nakşedilmiştir: "en-Nasru ve't-temkîn ve'l-fethu'l-mübîn li-Mevlânâ Ebî'l-Hasen Emîri'l-Müslimîn" (zafer ve hâkimiyet ve apaçık bir fetih Müminlerin emîri efendimiz Ebu'l-Hasanâ aittir), "Ve mâ'n-nasru illâ min indi'llâhi'l-Azîzi'l-Hakîm" (zefer, ancak Azîz ve Hakîm olan Allah'tandır. Âl-i İmrân Sûresi, âyet 126'dan), "el-Hamdü lillâhi alâ ni'metihî" (nimetlerinden dolayı Allah'a hamdolsun), "el-mülkü'd-dâim" (daimî mülk), "el-izzü'l-kâim" (kalıcı izzet/şeref), "el-yümnü'd-dâim" (kalıcı bereket). Son kısmında da, bu sancağın Sultan için el-Beyzâ şehrinde ve Cemâziyelâhir 740/Aralık 1339 tarihinde yapıldığı kayıtlıdır. Bu sancak pek azımızın bildiği kadim bir İslam medeniyeti olan Endülüs'ten günümüze kalan çok az hatıradan biridir. Endülüs'ün hatırası bu sancakta, sancağın geçmişi ise Endülüs'te gizlidir.
HER ŞEY TARIK BİN ZİYAD İLE BAŞLADI
Aslında her şey ünlü İslam komutanı Tarık Bin Ziyad'ın ordusu ile 711 yılında Cebelitarık Boğazı'nı geçerek İspanya'nın fethini gerçekleştirmesi ile başladı. Bir süre Şam Emevi Hanedanlığına bağlı kalan Endülüs bu devletin yıkılması ile müstakil Endülüs Emevi Devleti'ne dönüşmüştür. 756-1031 tarihleri arasında Endülüs'te hüküm süren Emevi Hanedanlığı askeri faaliyetlerinden ziyade bilim, kültür, sanat ve mimaride öne çıkmıştır. Ancak hem iç karışıklıklar hem de kuzeydeki Hristiyan baskılarına daha fazla dayanamayan Endülüs Emevi Hanedanlığının yıkılışı yarımadadaki Müslüman birliğini bozmuştur. Bu durum Hristiyanlar için uygun ortam oluşturmuş ve İspanya'yı Müslümanlardan temizleme fikrini ortaya çıkarmıştır. Bu fikir İspanyolca'da Reconquista (Yeniden Geri Alma) olarak isimlendirilmiştir. Takip eden yıllarda Endülüs İslam ülkesi Arap, Berberî (Kuzey Afrikalı), İspanyol Müsta'rib-Müvelled (İspanyol Müslüman) gibi unsurların iktidar için mücadele ettikleri ve birbirlerini boğazladıkları bir arenaya dönüştü.
Bu hâkimiyet mücadeleleri sonucu, Endülüs'te 20 civarında küçük devletçik ortaya çıktı ve siyasî birlik parçalandı. Tavâif-i Mülûk diye adlandırılan ve Endülüs tarihinde üç kez (Endülüs Emevileri'nin, Murâbıtlar'ın ve Muvahhidler'in yıkılmalarından sonra) ortaya çıkan bu dönemin en bariz özelliği, her bir emîrin diğerlerinden bağımsız hareket etmesi ve İspanyollar'dan da yardım alarak hâkimiyet alanını genişletmeye veya kendisine saldıran öteki Endülüslü emîri yok etmeye çalışmasıdır. Yani, böylesi dönemlerde Endülüs'te sadece kişisel bağımsızlık veya hâkimiyet mücadelesine dayanan ve bütün Endülüslüler'in kaynaklarını, güçlerini kurutan bir iç savaşlar manzarası hâkim olmuştur.
Endülüs Müslümanlarının durumu böyle olunca, Hıristiyan İspanyollar'ın Reconquista için harekete geçmeleri gayet kolay ve doğal bir gelişme oldu. Zaten onlar da Endülüslüler'in birbirlerine düşmelerini dört gözle bekliyorlar ve saldırı için fırsat kolluyorlardı. Hıristiyan İberya devletleri, bu tür emellerin adı olan Reconquista hareketini Tavâif-i Mülûk döneminden itibaren yavaş yavaş, 1085 yılında Tulaytula'nın (Günümüzde Toledo) işgali gibi büyük başarılarından aldıkları cesaretle ise hızla gerçekleştirme aşamasına getirdiler. Buna karşı çaresiz düşen Endülüslüler, kıta dışındaki güçlü Mağrib Müslüman devletlerinden imdat istemek durumunda kaldılar.

Mağrib (Kuzey Afrika) Müslüman devletlerinden biri olan Merinîler Devleti Endülüs Müslümanlarına en zor zamanlarında yardım eli uzatmıştır. Dönemin Merinî hükümdarı Ebü'l-Hasan dönemi Endülüs'ün kaderi açısından İslâm-Hıristiyan mücadelesinin zirveye ulaştığı bir devir oldu. Ebü'l-Hasan saltanatının ikinci yılında Endülüs Nasrî (Gırnata) Emirliği ile ittifak kurdu. Bu ittifak sonrası, gönderdiği kuvvetleri 1339 yılında Hıristiyanlar tarafından yenilgiye uğratıldı. Bunun üzerine Ebü'l-Hasan, bizzat kendisi 60.000'e ulaşan ordusuyla Endülüs'e geçti. Nasrî (Gırnata) sultanı Ebü'l-Haccâc I. Yûsuf kumandasındaki birliklerin kendisine katılmasına rağmen Endülüs'ün son büyük umudu olan Ebü'l-Hasan kalabalık ordusu ve sancakları ile savaşa yürüdü. Kastilya Kralı XI. Alfonso ve Portekiz Kralı IV. Alfonso'nun birleşik kuvvetleri karşısında Tarif civarında vuku bulan Rio Salado Savaşında mağlup oldu (30 Ekim 1340). İslam kaynaklarına göre Ebü'l-Hasan savaş meydanında büyük cengaverlik göstermiş, fakat başarı sağlayamamıştı. Sabah saatlerinde başlayan savaşın seyrini İspanyol yardımcı kuvvetlerinin ani baskını belirlemiş, öğleden sonra ise Müslümanlar için bir felaket yaşanmıştı.
3 SANCAK İSPANYOLLARIN ELİNE GEÇTi
Ebü'l-Hasan'ın bütün savaş ağırlıkları, hazinesi ve savaş meydanına getirdiği 3 adet sancak İspanyolların eline geçmişti. Bu sancaklardan birisi Toledo Katedralinde sergilenen sancaktır. Müslümanların Endülüs'teki son çırpınışında dalgalanmış, fakat o da nihayetinde teslim olmuştu. Savaşta ele geçen ganimetler İspanyollar tarafından toplanarak Toledo (Tuleytula) şehrine götürülmüş ve burada paylaştırılmıştır. Sultan Ebü'l-Hasan'ın sancağı ise bazı değerli eşyalarla birlikte Toledo'daki camiden bozma katedrale bırakılmıştır. Sonraki dönemlerde şehir halkı arasında Müslümanlardan kurtuluşu simgeleyen festivaller yapılması geleneği başlamıştır. Ocak ayında kutlanan "Kutsal Haç Festivali" bunların en önemlisidir. Bu festival sırasında katedralden çıkarılan Sancak şehir sokaklarında Müslümanlardan kurtuluşun nişanesi olarak askeri ünüformalı kişiler tarafından taşınır.
Endülüs tarihinin dönüm noktalarından biri olan Rio Salado mağlubiyeti Endülüs Müslümanlarının İspanyollar karşısına çıkardığı son büyük ordunun yok olduğu savaş olmuştu. Bundan sonra Kuzey Afrika'daki devletler de Endülüs'ü kendi kaderine terk ettiler. Nitekim Hıristiyanlar bu galibiyetin ardından pek çok Müslüman beldesini tahrip edip en nihayetinde Gırnata'yı da düşürmeyi başardılar. 800 Yıllık Müslüman hakimiyeti sonrasında, 1492 senesine gelindiğinde İber Yarımadası'nın tamamı Hristiyan hâkimiyetine geçti.
TÜM İSLAM ESERLERİ YERLE BİR EDİLDİ
Endülüs'te yaşayan Müslümanların bir kısmı Kuzey Afrika'ya göç etmek zorunda kaldı. Ancak asıl çoğunluk Endülüs'te kaldı. Endülüs'te kalanlar, çok zulüm ve işkence gördüler. İslam Medeniyetinin tüm birikimleri yerle bir edildi. Kütüphaneler tarumar edildi, milyonlarca kitap nehirlere atıldı. Bu kitaplardan akan mürekkebin renginden dolayı nehirler günlerce mürekkep renginde aktı. Yüzlerce cami yerle bir edildi. Şu anda ayakta kalan eserler, muhteşem zerafetinden ve görkeminden dolayı, en zalim ve gaddar insanın bile yok etmeyeceği türden eserler. Bunlarda kısmi tahribatlarla katedrale dönüştürüldü. Zorla Hristiyanlaştırılmaya çalışıldılar.
MÜSLÜMANLARA ZULÜM
Milyonlarca Müslüman toplu kıyıma uğratıldı. Endülüs'ü terk etmeyen ve dağlara, köylere sığınan Müslümanlara 'yerlerinden ayrılmayanlar' veya 'zulmette kalanlar' mânâsında 'Müdeccenler' veya 'Müdecceller' denilmekteydi. 1502 senesinde, Endülüs'te kalan Müslümanlar, zorla Hristiyanlığı kabul etmek zorunda bırakıldılar. Görünüşte Hristiyan olan, ancak gerçekte İslâmiyet'i bırakmayan Endülüslülere 'Morisko' denilmekteydi. Bir Morisko, eğer domuz eti yemezse, Cuma günü evini temizlerse, çocuğuna Müslüman ismini verirse, 'Allah' veya 'Muhammed' derse, Ramazan ayında kendine sunulan bir yemeği yemezse, Arapça konuşursa ya da yatak odasında haç bulundurmazsa engizisyon mahkemesine sevk ediliyordu.
Tarihte eşi benzeri görülmemiş ve burada yazmakla sayfalara sığamayacak kadar çok maddî-mânevî işkence gören Endülüslü Müslümanlar, 1568-1570 seneleri arasında ayaklandılar. Ancak bir netice elde edemediler. En son 1609 senesinde İspanya Krallığı Müslümanları ülkeden çıkarmak için bir sürgün fermanı yayınladı. Yaklaşık beş yüz bin Müslüman beş sene içerisinde İspanya'nın dışına çıkartıldılar. Mallarına ve mülklerine el konuldu. Bir kısmı sürgün esnasında hayatını kaybetti. Müslümanlarla aynı akıbete düçar olan Yahudiler de Osmanlı'nın himayesine sığındılar. Endülüslü Müslümanların çok küçük bir grubu Osmanlı'ya sığındı. Büyük bir kısmı Kuzey Afrika'ya yerleşti. Bir kısmı da Fransa ve İtalya üzerinden geçerek İstanbul, Bursa, Adana, Belgrad ve Selanik gibi Osmanlı şehirlerine yerleştiler. Sultan 1. Ahmed, İstanbul'a gelen Endülüslü Müslümanları Galata semtine yerleştirmiştir.

http://www.akhaber.com/

Adana –Karataş arasına hafif raylı sistem geliyor



Adana –Karataş arasına hafif raylı sistem geliyor



karatasa-hafif-rayli-sistem







Adana –Karataş arasına hafif raylı sistem geliyor :

Adana’nın Karataş Belediye Meclisi 20015 yılının ilk toplantısını yaptı. Belediye Başkanı Boğaçhan Ünal’ın başkanlığında toplanan belediye meclisinde önemli projeler görüşüldü ve karara bağlandı.
Meclis toplantısından sonra açıklama yapan Başkan Ünal, ilçenin geleceğinin turizmde olduğunu belirterek, 2015 yılında önemli atılımlar yapacaklarını, bu nedenle Karataş’a yatırım yapmak isteyen turizmcilere yer göstereceklerini açıkladı.
2015 yılında Adana –Karataş arasında hafif raylı sistemi yapılması için ilgili yerlerle görüşmelere başladıklarını kaydeden Başkan Ünal, “Karataş-Magosa arası feribotla birlikte hafif raylı sistem de hizmete başlarsa bu Adana ve Karataş için tarihi bir dönüm noktası olacak. Adana ve Karataş’ta turizm canlanacak.” dedi.
karatasa-hafif-rayli-sistem

Monday, 12 January 2015

CHP BU YOLSUZLUK HABERİ İLE ÇALKALANIYOR PARALAR KAYIP



CHP BU YOLSUZLUK HABERİ İLE ÇALKALANIYOR PARALAR KAYIP
Kemal Kılıçdaroğlu'nun bir TV kanalına sahip olabilmesi için CHP'lilerden para toplanırken, toplanan bu paraların nereye gittiği merak konusu oldu.
CHP'deki KAYIP para krizine bir tepki de CHP eski MYK üyesi Savcı Sayan'dan geldi. Sayan, CHP'nin içinde bulunduğu durumla ilgili savcıları göreve çağırdı.
Beyaz Tv ekranlarında yayınlanan 'Dinamit' programında önemli açıklamalar Sayan, bu iddiaların daha önce özel kulislerde de konuşulduğunu söyledi.
Sayan, şunları söyledi;
DAHA ÖNCE DUYMUŞTUK
Ortada bir iddia var. Bu iddia ortaya atılmadan önce biz kendi özel dostlarımızla yaptığımız konuşmalarda bu işi duyduk. Belediyelerden para toplanıyor. Özel bir televizyon kurulacak. CHP'nin propagandasını yapacak bir televizyon kurulacak. O yüzden bizden para toplandı.' denildi. Biz bunu duyum olarak aldık.
BELEDİYELERDEN PARA İSTEMİŞLER
Biz bunu bir sene önce duyduk ama son günlerde Türkiye'nin önemli bir gazetesi manşet attı. CHP'nin üst kademesi Kılıçdaroğlu'nun eşliğinde bir oteldeki toplantıda belediye
başkanlarından Biz Artı Bir televizyonunu satın alacağız diye 500 bin dolar para istedikleri yazdı. Sarıyer ve Ataşehir'den de 2 milyon dolar para istendiği yazıldı.
MUSTAFA ZENGİN AÇIK AÇIK SÖYLEDİ
Bu olaylar daha konuşulmadan önce, Artı 1 televizyonunda bir hareketlenme duyduk ama sonradan susuldu. Mustafa Zengin bey dedi ki; 'Benden direk olarak istemediler. Endirek olarak bir milletvekili geldi bir televizyon kanalı kurulacak ve tadilat işleri var dediler. Bende bunu kabul ettim ve arkadaşları gönderdim. 500 bin lira masraf çıkardılar.'
PARALER NEREYE GİTTİ?
Bakırköy Belediye Başkanı Ateş Ünal Erzen diyor ki 'Ben verdim. Savcı beni çağırırsa ben giderim ve bütün şeyleri söylerim' diyor. Savcılar nerede? Peki Kılıçdaroğlu'na soruyorum bu paralar nereye gitti?
SARIGÜL'Ü TASVİYE ETMEK İSTİYORLAR
Sayan, Deniz Baykal'a oynanan oyunun Mustafa Sarıgül'e de oynandığını ifade ederken
'Sarıgül'ü de CHP'yi de dizayn ediyorlar. Bugünkü olay Sarıgül'ü tasfiye operasyonudur. Baykal'ı tasfiye ettiren güç, Kılıçdaroğlu üzerinden Sarıgül'ü de tasfiye ediyor. Sarıgül'ü bilerek tasarlayarak siyasetten yok ediyorlar.'diye konuştu.
KAYNAK: BEYAZ GAZETE-

Featured post

Five Years After Reconversion: Hagia Sophia Embodies Turkey’s Cultural Crossroads

  ISTANBUL, JULY 2025   — Half a decade has passed since the iconic Hagia Sophia resumed its role as a working mosque, marking a watershed m...

Popular Posts