http://www.tccb.gov.tr/
Trabzon'un Çaykara ilçesi Merkez Camisi'ndeki taziye çadırına giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehidin eşi Gökçen Çamur ve yakınlarına başsağlığı diledi.
Hakkâri’nin Şemdinli ilçesindeki çatışmada şehit olan komiser Çamur’un Trabzon’daki cenaze törenine katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kendisine silah doğrultan kim olursa olsun her teröristi, polisimizin de askerimizin de vurma hakkı ve yetkisi vardır. Şu anda yüzlerce teröristi askerimiz ve polisimiz aslında gömmüştür. Yeterli mi, yeterli değil. Bu mücadele devam edecek. Burada rehavete kapılmak yok” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hakkâri’nin Şemdinli ilçesindeki çatışmada şehit olan komiser Ahmet Çamur'un Trabzon'daki cenaze törenine katıldı.
Trabzon'un Çaykara ilçesi Merkez Camisi'ndeki taziye çadırına giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehidin eşi Gökçen Çamur ve yakınlarına başsağlığı diledi.
Törende vatandaşlara ve polislere de başsağlığı dileğinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, cenaze namazını şehidin ikizi Mehmet Çamur, kardeşleri Ömer ve Hasan Ali Çamur ile yan yana kıldı. Şehit Ahmet Çamur, daha sonra Soğanlı Mahallesi'ndeki aile mezarlığında toprağa verildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, cenaze töreninde yaptığı konuşmada, şehitliğin, peygamberlikten sonra en yüce makam olduğunu vurgulayarak, “Makamların yücesi böyle bir makama Ahmet kardeşimiz ulaşmış durumda” dedi.
“TERÖRLE MÜCADELE DEVAM EDECEK”
Ülkemizin şu anda terör denilen bir bela ile baş başa olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazı şeyler biliniyor, bazı şeyler bilinmiyor. Şunu bilmenizi istiyorum, kendisine silah doğrultan kim olursa olsun her teröristi, polisimizin de askerimizin de vurma hakkı, yetkisi vardır, bu kesindir. Bunu bilmenizi istiyorum. Şu anda da yüzlerce teröristi askerimiz, polisimiz aslında gömmüştür. Yeterli mi, yeterli değil. Bu mücadele devam edecek. Burada rehavete kapılmak yok. Biliyorsunuz katil maktul meselesi ilk insanla başladı, yani Hazreti Adem'den sonra, Kabil, Habil. Kabil kardeşi Habil'i katletti. Az önce hocamız kitabımızdan bir ayet okudu, orada 'Allah yanında öldürülenlere ölüler demeyiniz' hükmünü okudu. 'Onlar diridirler, siz bilemezsiniz.' Bunu okudu. Kıyamete dek bu mücadele sürecektir. Yani bir tarafta hak olacak, bir tarafta batıl olacak. Bunlar batılın askerleridir, bu batılın askerlerine karşı da milletçe mücadeleyi sürdüreceğiz. Sevgili şairimizin, '... Şüheda fışkıracak, toprağı sıksan şüheda. Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda, etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda...' derken kastettiği budur. Bu topraklar, şüheda kanıyla yoğrulmuş topraklar. Mücadelemizi kararlı şekilde sürdüreceğiz. Yeter ki biz bir olalım, beraber olalım, birbirimizi Allah için sevelim” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sebeple hep "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet olacağız" dediğini kaydederek devlet içinde devlete asla izin ve fırsat vermeyeceklerini vurguladı.
Konuşmasının sonunda Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatanımızı asla böldürmeyeceğiz, buna fırsat vermeyiz. Bayrağımıza bayrak asla alternatif olarak kabul etmeyiz. Millet olarak da bu milleti bölmek isteyenlere de fırsat vermeyeceğiz. Sizlerden sabırla, metanetle şu ana kadar gösterdiğiniz mücadele kararlılığınızı devam ettirmenizi özellikle istirham ediyorum ama bilesiniz ki, er geç bu konuda Hakka teslim olanlar galip gelecektir" dedi.
