Thursday, 27 February 2014

OLD MEN: ANKARAYA AİT EFSANELER ANKARAYLA İLGİLİ EFSANELER

OLD MEN: ANKARAYA AİT EFSANELER ANKARAYLA İLGİLİ EFSANELER: HIDIRLIK TEPESİ EFSANESİ: Ankara kalesinin tam karşısına düşen, Hıdırlık tepe vardır. Bu Hıdırlık tepe yalçın kayalıklardan oluşur ve ...

Analiz - Türkiye'de kuraklığın faturası

Analiz - Türkiye'de kuraklığın faturası

Bloomberg HT, bu yıl küresel anlamda hissedilecek kuraklığın ekonomik açıdan yaratacağı riskler ve maliyetini analiz etti

Bu yıl küresel anlamda hissedilecek kuraklığın ekonomik açıdan da ister istemez bir faturası çıkacak.

Kuraklığın Türkiye üzerinde yaratacağı riskleri ve olası maliyetlerini sıralamadan önce kuraklık riskinin 3 farklı boyutuna bakmakta fayda var.

Kamuoyu şu an kuraklığın daha çok ‘meteorolojik boyutu’na odaklanmış durumda.

Meteorolojik kuraklık, yağış miktarında uzun yıllar ortalamalarına göre meydana gelen azalma olarak tanımlanıyor.

Ancak kuraklığın iki ayrı boyutu daha var. O da tarımsal kuraklık ve hidrolojik kuraklık.

Tarımsal kuraklıkta, topraktaki bitkinin kök bölgesi içinde yararlanabileceği suyun miktarı-nem esas alınıyor. Bitkilerin ihtiyacını karşılayacak miktardaki suyun toprakta bulunmadığı süreler tarımsal açıdan kuraklık olarak ifade ediliyor. Şu anda bu risk var ve umutlar Nisan ve Mayıs’a kadar gerçekleşecek yağışlara bağlanmış durumda.

Hidrolojik kuraklık ise uzun süre devam eden yağış eksikliği neticesinde ortaya çıkan yeryüzü ve yer altı sularındaki azalma ve eksiklikleri ifade ediyor.

O yüzden kuraklığın olası maliyetlerini konuşurken fotoğrafın tamamına bakmakta fayda var.

Tabii burada ilk akla gelen risk, su kıtlığı ve gıda üretimine yansıyacak olumsuz etkileri.

Ancak bunun yanında enerji, sağlık gibi stratejik alanlarda da risklerin oluştuğunu unutmamak gerek.

Meteoroloji verilerine göre tarım yılının başlangıcı olan 1 Ekim 2013 tarihinden 31 Ocak 2014 tarihine kadar geçen 4 aylık dönemde kümülatif yağışların Türkiye genelinde normale göre %27,4 önceki yılın aynı dönemine göre %40,4 azaldığı görülüyor.

Kuraklık riskinin ekonomik maliyetini değerlendiren Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Burak Arzova, riskleri 3 ayrı kategoride değerlendirdi.

Kuraklığın en belirgin olumsuz etkisinin tarımsal maliyetler üzerinde yaşanacağına dikkat çeken Prof. Dr. Arzova, “Arpa, yulaf, buğday, mısır gibi ürünlerde kuraklığa bağlı olarak yaşanacak düşük verim ile birlikte temel gıda madde fiyatlarında artış gözlenebilir. Bu ürünler hayvancılığın da temel girdileri olduğu için et ve süt fiyatlarına da olumsuz yansıyabilir. Bakliyat fiyatlarında da benzer riskler var” dedi.

Söz konusu ürünlerin rekoltelerindeki düşüş nedeniyle ithalatın gündeme gelmesinde ise yüksek kurdan dolayı ithalatta kur geçişkenliği riskini hatırlatan Prof. Dr. Arzova, iç pazardaki dengelerin bozulabileceğini vurguladı.

Tüm bu riskler, Türkiye’nin enflasyondaki avantajlarından biri olan ‘ucuz tarım ülkesi’ olma özelliğini de tehlikeye atıyor.

Bu yüzden tarım üretiminde yüzde 13.5’i aşan yıllık fiyat artışıyla birlikte 2014'te gıda fiyatlarının enflasyonu yukarı çekebilecek bir etkisini göz ardı edemeyiz.

Kuraklık yüzünden ekilemeyen ya da beklenen verim alınamayan tarla ve bahçelerin el değiştirme riski bulunduğunu da hatırlatan Prof. Dr. Arzova, “İnsanlar borçlarından dolayı topraklarını elden çıkarmak zorunda kalabilir ve hayvanlarını kesime gönderebilir” dedi.

Kuraklığın şu an bir diğer maliyetinin de enerji alanında olduğunu ifade eden Prof. Dr. Arzova, yaşanacak su kıtlığının enerji fiyatları üzerinde baskı yaratabileceğini kaydetti.

Kuraklık maliyetini konuşurken gıda ve enerji fiyatlarındaki olası artışların enflasyon üzerindeki baskısını hatırlatmak istedik.

Prof. Dr. Arzova konunun bir de şu an için üzerinde çok konuşulmayan ancak göz ardı edilmemesi gereken sağlık üzerindeki maliyetine de dikkat çekti. Prof. Dr. Burak Arzova, yaşanan kuraklık nedeniyle suyun belirli aralıklarla verildiği dönemlerde artacak hastalık riskinin de kuraklık maliyetleri arasında bulunduğunu belirtti.

Amacımız felaket tellallığı yapmak değil ancak var olan olası riskleri de görmezden gelemeyiz.

Türkiye'nin iklim haritasına baktığımız zaman kuraklıktan en çok etkilenecek bölgelerin başında İç Anadolu ve Akdeniz geliyor.

Ege, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi de kuraklığı ortalamanın üzerinde hissedecek bölgeler arasında gösteriliyor.

Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü verilerine göre 2013 yılı sonbahar mevsimi (Eylül-Ekim-Kasım) yağışlarında normale göre %14 azalma görüldü.

2013 yılı sonbaharındaki yağıştaki azalma meteorolojik kuraklık endişesi yaratırken, Aralık ayı yağışlarında da normale göre %53, önceki yılın Aralık ayına göre ise %72 azalma yaşandı.

Ocak ayında da Türkiye genelinde yağışlar normale göre %22,2, geçen yılın Ocak ayına göre ise %39,1 azaldı.

Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık, Türkiye’nin buğday üretiminin 2013 yılında 22 milyon tona ulaştığını hatırlatırken, 2014 yılına yönelik kaygılarını şöyle açıkladı: “Tüm kuraklık analizi ve buğdayda oluşturacağı olumsuz etki birlikte değerlendirildiğinde bundan sonra meteorolojik şartlarda hiçbir düzensizlik olmayacağı farz edilse bile 2014 yılı buğday üretiminde %10 civarında kayıp oluşacağı beklenmelidir.”

Atalık, yağışlardaki azalmanın yanında kış sıcaklıklarının mevsim normalinin üzerine çıkmasının meyve ağaçlarında tomurcukların gelişmesi ve çiçeklenmeye yol açtığını belirterek, bu noktadan sonra görülebilecek olası don olaylarının meyve üretiminde azalma ve kalite bozukluğuna yol açabileceğini belirtti.

Atalık’a göre 2014’te hayvancılık da zorlu bir dönem geçirebilir ve saman ithalatı yeniden gündeme gelebilir.

Gıda Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Şehmus Alparslan da kuraklığın gıda fiyatları ve kalitesini de olumsuz etkileyeceğini söyledi.

Şehmus, “Gıda ticareti, sanayisi, sektör olarak ülkeyi bütün olarak ilgilendiren bir durum. Kuraklığın sürmesi halinde tarımsal gıda üretimi zarar görecektir. Kuraklık, gıda fiyatlarını da kalitesini de ithalat-ihracat dengesini de olumsuz etkiler" dedi.

Kuraklık ve olası etkileri daha çok konuşulacağa benziyor.

Umarız yetkililer bu konuda ileriye dönük farklı eylem planları hazırlar ve daha da önemlisi planlar sadece kağıt üzerinde kalmaz.

İrfan Donat
Bloomberg HT Editörü

Analiz - İşte kuraklığa karşı gerçek A, B, C planları

Analiz - İşte kuraklığa karşı gerçek A, B, C planları

Türkiye'de kamuoyunu son dönemde kaygılandıran en önemli konuların başında bu yıl etkisini küresel anlamda hissettirecek

 
  • 21 Şubat 2014 Cuma, 09:30
İşte kuraklığa karşı gerçek A,B,C planları

Türkiye'de kamuoyunu son dönemde kaygılandıran en önemli konuların başında bu yıl etkisini küresel anlamda hissettirecek olan kuraklık geliyor.
Başlık sizi hemen heyecanlandırmasın. Kuraklığa karşı A, B, C planlarını açıklayan ülke Türkiye değil ABD.
ABD, ağırlıklı olarak Kaliforniya'da yaşanacak kuraklık tehlikesine karşı kamuoyuna eylem planını açıkladı.
ABD Başkanı Barack Obama, geçtiğimiz günlerde Kaliforniya’da kuraklık bölgesinde inceleme yaparak üreticilerle biraraya geldi.
Ve hemen ardından artan endişeler dikkate alınarak kuraklığın olası zararını en aza indirmek ve üreticilere destek olmak amacıyla bütçesi 183 milyon doları bulan bir eylem planı açıklandı.
Merak edenler için Beyaz Saray'ın resmi internet sitesinin açılış sayfasında paylaşılan eylem planına yönelik öne çıkan başlıklar şöyle:
* ABD Tarım Bakanlığı, kuraklık nedeniyle Kaliforniya Eyaleti'nde 54 bölgeyi birincil doğal afet alanı ilan ederek çiftçi ve köylülere gerektiği takdirde acil kredi imkanı sağladı
* Temel tarım topraklarını korumak için bir fon oluşturuldu. Bakanlık tarafından oluşturulan 15 milyon Dolar'lık fon, kıt su kaynakları nedeniyle olumsuz etkilenecek tarım arazilerini korumak, rüzgar erozyonunu azaltmak ve hayvanların suya erişimini sağlamak için kullanılacak.
* 100 milyon Dolar'lık bir bütçe Kaliforniyalı üreticiler için hayvancılık afet yardımı olarak ayrıldı.
* Su sıkıntısı yaşanan kırsal bölgeler için 3 milyon Dolar'lık acil su yardım hibesi hazırlandı.
• * Kuraklıktan ekonomik açıdan etkilenecek Kaliforniya'daki ailelere yönelik olarak Gıda Bankaları için 60 milyon Dolar'lık bir bütçe ayrıldı.
• * Acil havza koruma programı için 5 milyon dolar ayrıldı.
Merak edenler ABD'nin kuraklık tehlikesine karşı açıkladığı eylem planının detaylarına www.whitehouse.gov/drought adresinden ulaşabilir.
Dönelim Türkiye'ye..
Şu ana kadar Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, kuraklıktan fazla etkilenmemek için gerekli tedbirlerin alındığını bildirdi ancak herhangi bir detay vermedi.
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu da kuraklık tehlikesine karşı çalışmaları olduğunu belirtti ancak detaylar, “Bizim B planımız var. Yeraltı sularıyla ilgili planlama yapıyoruz” açıklamasından öteye gitmedi.

İrfan Donat
Bloomberg HT Editörü

OLD MEN: ANKARAYA AİT EFSANELER ANKARAYLA İLGİLİ EFSANELER

OLD MEN: ANKARAYA AİT EFSANELER ANKARAYLA İLGİLİ EFSANELER: HIDIRLIK TEPESİ EFSANESİ: Ankara kalesinin tam karşısına düşen, Hıdırlık tepe vardır. Bu Hıdırlık tepe yalçın kayalıklardan oluşur ve ...

Wednesday, 26 February 2014

Çin'in Twitter'ı olarak bilinen Weibo büyüyor


Çin’de kullanılan Twitter benzeri Weibo adlı programın sahibi Sina Corp adlı şirket, dördüncü çeyrekte reklam gelirlerindeki sıçramayla büyük bir büyüme kaydetti.
Firmanın, Ekim’den Kasım ayına kadar olan dönemde net kârı 44 milyon 500 bin dolar oldu. Geçen yıla oranla 2 milyon 400 bin dolar artış görüldü.
Rakamlar, Sina’nın, Weibo’yu ABD listelerine sokma ve firmanın Weibo hisselerini satarak yaklaşık 500 milyon dolar kazanç elde etmeyi planladığı haberlerinin dolaştığı bir dönemde açıklandı.
Weibo, 500 milyondan fazla kayıtlı kullanıcısı olduğunu iddia ediyor.
Çin, dünyanın en büyük internet pazarı konumunda ve sosyal paylaşım siteleri, kullanıcılar arasında giderek daha çok ilgi görüyor.
Bu ilgiden faydalanmak isteyen şirketler de ürünlerinin reklamını yapmak ve yeni müşteriler kazanmak için bu sosyal ağları kullanıyor ve Sina gibi firmaların büyümesine katkı sağlıyor.
Sina’nın paylaştığı son rakamlara göre şirketin Weibo’ya aldığı reklam gelirleri dördüncü çeyrekte 56 milyon dolar arttı. Bir yıl öncesine kıyasla bu rakam yüzde 163 oranında artmış oldu.
Sina’nın üst düzey yöneticisi Charles Chao, “Weibo’nun dördüncü çeyrekteki reklamcılık ve katma değer hizmetlerinde gösterdiği sağlam performansı, 2013 yılını başarıyla sonlandırmamızı ve büyümemizi sağladı” dedi.

Hükümet temkinli

Geçen ay yayımlanan bir rapor ise Weibo’nun kullanıcı sayısının 2013 yılında düştüğüne işaret ediyor.
Çin’in İnternet Ağları Bilgi Merkezi’nden yayımlanan yıllık raporda, yaklaşık 28 milyon kullanıcının geçen yıl Weibo hesaplarını kapattığını belirtiyor.
Weibo’nun yükselişi kullanıcılara da kendilerini ifade etmeleri için yeni fırsatlar tanıdı. Fakat diğer yandan da internet ortamındaki muhalif sesleri susturmaya odaklanan yetkililerin de dikkatini çekiyor.
Çin hükümeti, mikroblog sitesi yazarları ve onlarca sosyal paylaşım sitesi kullanıcısının tutuklanabilmesi için bir yasa çıkardı.
İnternet kullanıcılarının da akıllı telefonların mesajlaşma uygulamalarına yöneldiğine inanılıyor.
Sina şirketinin yöneticisi Chao bu yıl, ‘Weibo’nun kullanıcı tabanını büyütmeye odaklanacaklarını’ söyledi.

Küresel su güvenliği tehdit altında!!!

Küresel su güvenliği tehdit altında!!!

Küresel ısınma ve su oranlarına ilişkin tartışmalar, 2020'den sonra yaşanacak su kıtlığının savaş senaryoları doğurabileceğine işaret ediyor

 
  • 26 Şubat 2014 Çarşamba, 13:12
Küresel su güvenliği tehdit altında
Mevsim normallerinin üstünde uzun süre devam eden sıcaklıklar, barajlardaki su oranlarının azalması küresel ısınma ve su kıtlığı tartışmalarını tekrar alevlendirdi. Son olarak Brezilya'da suyun karneye bağlanması ABD’nin çatı istihbarat örgütü Ulusal İstihbarat Ofisi’nin geçen yıl yayınladığı küresel su güvenliği raporunu hatırlattı.

Bu rapor 2020'den sonra yaşanacak su kıtlığının olası savaş senaryolarını doğurabileceğini işaret ediyor. Brezilya'nın yaşadığı sıkıntı da bu tehlikeyi gözler önüne seriyor. Ülkedeki kullanılabilir su miktarı son 20 yılın en düşük seviyesine gerilerken hükümet bir dizi önlem paketini yürürlüğe soktu.

Ülkeyi vuran kuraklık nedeniyle 100'den fazla kentte su karneye bağlanıyor. 11 eyalet ve 142 kentte yaşayan yaklaşık 6 milyon kişinin su kullanımı sınırlandırılıyor. Su sağlayıcısı şirketlerin, rezervler, nehirler ve akarsularda ki su miktarının yıllar sonra en düşük seviyeye indiğini açıklaması, ülkedeki bazı eyaletlerdeki dönüşümlü su kullanımının da yolunu açtı.

Buna bir örnek de Sao Paulo'dan geldi. Eyalette Itu kentinde bazı mahallere üç günde bir sadece 13 saat su verildiği kaydedildi.

Brezilyadaki yaşanan bu olumsuz durum 2020'den sonran yaşanması muhtemel su kıtlığı raporunu anımsattı. Amerikan Ulusal İstihbarat Ofisi’nin raporuna göre, dünyada içme su kaynakları 2040 yılına kadar küresel talebe cevap veremeyecek.

Raporda Ortadoğu, Güney Asya ve Kuzey Afrika, su kıtlığının en şiddetli hissedileceği bölgeler olarak sıralandı.

Su kaynaklarına ilişkin sıkıntı, gelişmekte olan ülkelerin hidroelektrik santrallerinden enerji elde edilmesini de güçleştirecek, ekonomik potansiyellerini olumsuz etkileyecek.

Yeraltı su kaynaklarına aşırı yüklenilmesi de, toprağın kalitesini olumsuz etkileyecek. Bağlantılı olarak gıda üretimini baltalayacak, bu da sosyal patlamalara yol açabilecek

Rapor bir tavsiyeye de yer veriyor. Suyun yüzde 70'i tarım alanında tüketildiği hatırlandığında, tarımsal teknolojinin geliştirilmesi, kentlerde su tasarrufuna gidilmesi, süreci uzatabilir.
kaynak:http://www.bloomberght.com

Rusya Tehdit etti : Ukrayna'nın ithalatına kısıtlama getirebilir!!!

Rusya Tehdit etti : Ukrayna'nın ithalatına kısıtlama getirebilir!!!

Rusya, Moskova liderliğindeki gümrük birliğinin, Ukrayna'nın tarım ve gıda ürünleri ithalatına sınırlama getirebileceği uyarısında bulundu

 
  • 26 Şubat 2014 Çarşamba, 13:12
Rusya Ukrayna'nın ithalatına kısıtlama getirebilir

 Rusya Tehdit etti:Ukrayna,  çember daralıyor!

Ukrayna'nın ithalatına kısıtlama getirebilir!!!

 

İthalat kısıtlamaları ile Ukrayna'yı uyaran Rusya, baskısını artırıyor. Financial Times gazetesinin haberine göre Rusya, Moskova liderliğindeki gümrük birliğinin, Ukrayna'nın tarımsal ve gıda ürünlerinin ithalatına kısıtlama getirebileceği uyarısında bulunarak, Kiev'in Avrupa ile daha yakın entegrasyon sağlamasını sonlandırmak için Kiev üzerindeki baskılarını artırdı.

Federal Hayvan ve Bitki Sağlığı Denetim Hizmeti, Rosselkhoznadzor'un başkan Sergey Dankvert, "Bazı ulusal yetki yapılarının zayıflamasına neden olan siyasi değişikliklere bağlı olarak Ukrayna Veterinerlik Hizmeti'nin kapasitesine ilişkin ciddi endişelerini dile getirdi.

Dankvert pazartesi günü, gümrük birliğinin kilit üyelerinden biri olan Belarus ile görüşmelerde bulunarak, "Ukrayna'dan yüksek düzeyde hayvansal ve bitki sağlığı riski taşıyan ürünlerin ithalatına kısıtlama getirme seçeneğini göz önünde bulunduruyoruz" dedi.

Regülatörün açıklamaları, Rusya Başbakanı Dimitri Medvedev'in pazartesi günü Moskova'nın, ülkenin ara yönetiminin meşruiyetinden emin olmamasından ötürü Ukrayna'nın finansal kurtarmasına devam edemeyeceğini söylediği yorumlarını yansıtıyor.

Rusya, Ukrayna Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç'in geçtiğimniz hafta azledilmesinin ardından Ukrayna üzerindeki etkisini korumaya çalışıyor.

ABD'nin en büyük hazinesini buldular

ABD'nin en büyük hazinesini buldular






ABD'nin en büyük hazinesini buldular


ABD'nin California eyaletinde bir çift, köpekleriyle yürüyüşe çıktıkları sırada, toprağa gömülü, 10 milyon dolar değerinde altın buldular.


'nin eyaletinde bir çift, köpekleriyle yürüyüşe çıktıkları sırada, toprağa gömülü altın buldular. Uzmanlar 10 milyon dolar değerindeki altın paraların şimdiye kadar ABD'de bulunan en büyük olduğunu söylüyor.
Sn Francisco'da yaşayan ve ismi John ve Mary olan çift, köpekleriyle yürüyüşe çıktıkları sırada toprağın üzerinde metal bir şey olduğunu gördü ve kazmaya başladı. Çift, bu kazı sonucunda içi 1.400'den fazla altınla dolu tam sekiz kap buldu.
 
Olayın şaşkınlığını yaşayan çift, "Her gün yürüdüğümüz yolda böyle bir şey bulacağımızı beklemiyorduk. Herkesin olduğu gibi bizim de maddi sıkıntılarımız vardı, bunlardan kurtulacak olmanın mutluluğunu yaşıyoruz" dedi.
Eski altın paralar üzerine çalışan Kagin şirketinin sahibi Donald Kagin, çiftin bulduğu altınların en eskisinin 19'uncu yüzyıla ait olduğunu belirtti.
Saddle Ridge ismi verilen hazinenin bulunduğu bölge, daha önce de bulunan hazineleriyle meşhur.

Kızılay Çayyolu metrosu 10 Mart’ta açılıyor

Kızılay Çayyolu metrosu 10 Mart’ta açılıyor


kizilay-cayyolu-metrosu-10-mart-ta-aciliyor
Kızılay Çayyolu metrosu 10 Mart’ta açılıyor :Ankara’nın 3′üncü metro hattı olacak Kızılay Çayyolu metrosunun açılış tarihi 10 Mart 2014 olarak planlandı
Ankara’nın Kızılay ve Çayyolu semtlerini birbirine bağlayacak Kızılay Çayyolu metrosu açılışı için geri sayım başladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın yaptığı açıklamaya göre, söz konusu metro hattı 10 Mart 2014 tarihinde hizmete açılacak.
Toplam uzunluğu 16.6 kilometre olan Kızılay Çayyolu metrosunun yapım çalışmalarına 2011 yılında başlanmıştı. Ankara’nın 3. metrosu olma özelliğini taşıyan projenin istasyon sayısı 11. Kızılay Çayyolu metrosu durakları ise şöyle;
*Kızılay
*Necatibey
*Milli Kütüphane
*Söğütözü
*MTA
*ODTÜ
*Bilkent
*Köy Hizmetleri
*Beytepe
*Ümitköy
*Çayyolu 1
*Çayyolu 2
kizilay cayyolu metrosu 10 mart ta aciliyor Kızılay Çayyolu metrosu 10 Martta açılıyor

Yardımınıza İhtiyacımız Var

Yardımınıza İhtiyacımız Var





kosutakimi
Yardım için koşmaya devam ediyorum sevgili dostlar. Geçen yıl Runtalya ve bu yıl Avrasya’dan sonra şimdi tekrar Antalya’daki Runtalya organizasyonundayız.
Sağlık için koştuğumuz kadar çevre ve insanlar için de koşuyoruz.
Teleperformance Koşu Takımı ve Adım Adım organizasyonu ile birlikte 2 Mart’taki Runtalya koşusunda Dünyayı Kurtaran Adımları Atacağız.
Dünyayı Kurtaran Adım ile hedefimiz, TEMA vakfı için toplayacağımız bağışlarla gençlerimize çevre sorunları hakkında kapsamlı eğitimler vermek ve bu gençlerimizin dünyayı kurtaran adımları atmasını sağlamak.
Dünyamız ve onu koruyacak gençlerimiz sizlerin desteğini bekliyor.
Yardımınızı bekliyoruz:
Kredi Kartı:
Ödeme yapmak için bu linke tıklayınız.
Banka Havalesi:
Alıcı : TEMA Vakfı
Açıklama: ”AA, Engin Utkan, Adınız
Banka: İŞ BANKASI, Şube: Levent, Şube Kodu: 1035
TL Hesap No: 1035 – 1271522, TL IBAN No: TR28 0006 4000 0011 0351 2715 22
USD Hesap No: 1035 – 1364400, USD IBAN No: TR25 0006 4000 0021 0351 3644 00
EUR Hesap No: 1035 – 1364415, EUR IBAN No: TR08 0006 4000 0021 0351 3644 15
Desteğinizi esirgemeyin lütfen.
Sağlıcakla kalın,
Engin Utkan
kaynak:http://utkan.com/2014/02/26/yardiminiza-ihtiyacimiz-var/

Featured post

Five Years After Reconversion: Hagia Sophia Embodies Turkey’s Cultural Crossroads

  ISTANBUL, JULY 2025   — Half a decade has passed since the iconic Hagia Sophia resumed its role as a working mosque, marking a watershed m...

Popular Posts