Monday, 28 September 2015

ATA SAVUNMA SANATI DAN KURULU, KUŞAK-DAN VE SINAV TALİMATI



                             Resmi Mödül Programlarını Uygulamak ve Görmek İçin Linkleri Tıklayınız
                                                           ATA SAVUNMA SANATI FEDERASYONU
                                                           Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar
1-Amaç-Bu talimatın amacı; ata savunma Sanatı’nın üstün bir seviyeye yükselmesi, uluslararası alanlarda başarılı olması, yüksek stil, teknik ve yöntemlerle kaliteli sporcular yetiştirilmesi için sınava girecek sporcular ve sınavı yapacak kişiler ile ilgili usul ve esasları belirlemektir.
2-Kapsam-Bu Talimat, Ata Savunma Sanatı Federasyonu Dan Kurulu, sorumluluk işlevleri ve sporcular ile sınav yapacak kişileri ve ilgili kurumları kapsar.
3-Dayanak-Bu Talimat, Ata Savunma Sanatı Federasyonu Ana Tüzüğüne dayanılarak hazırlanmıştır.
4-Bu Talimatta geçen,
Federasyon              : Ata Savunma Sanatı Federasyonunu,
Federasyon Başkanı: Ata Savunma Sanatı Federasyonu Başkanını,
Bölge Temsilcisi        : Ata Savunma Sanatı Federasyonunu Bölge Başkanı
İl Temsilciliği             : Ata Savunma Sanatı Federasyonunu
Sınav Kurul Üyeleri  : Federasyon Dan Kurulu tavsiyesi ile Federasyon Başkanı tarafından görevlendirilmiş olan teknik ve dan seviyesi yüksek aktif kişileri, Özel Salonlar: federasyon tarafından izin verilmiş, özel ve tüzel kişiler tarafından çalıştırılıp, yönetilen ata savunma sanatı çalışma yerlerini,
Sporcu           : Ata Savunma Sanatını yapan tüm sporcuları,
Sınav             : Tüm kuşak ve dan sınavlarını,
Antrenör         : Ata savunma Sanatı’nda eğitimini gördüğü programları başarı ile tamamlayarak bulunduğu kademe için federasyondan belge alan, sporcuları veya spor takımlarını ulusal ve uluslararası kural ve tekniklere uygun olarak yetiştirmek, yarışmalara hazırlanmalarını ve yarışmalarını, gelişmelerini takip etmek görev ve yetkisine haiz olan kişiyi,
Gözlemci        : Federasyon veya il temsilciliklerince görevlendirilmiş kişileri, Müsabaka alanı ve sınavlarının yapıldığı belli ölçülerde ve uluslararası teknik özelliklere sahip minder kaplanmış alanı gösteri üzerinde bir veya birden fazla sporcunun hayali rakiplere karşı 360 derecelik alanda uyguladıkları savunma ve ataklara yönelik teknikleri, 
Yarışma         : Tatami üzerinde iki müsabıkın belli kurallar dahilinde birbirlerine puansal üstünlük sağlamak amacıyla uyguladıkları serbest savunma ve atak tekniklerini,
kuşak: Kemer derecesini, dan ve siyah kemer ve üzeri dereceleri, İfade eder. 
Dan Kurulu
Dan kurulu amacı,oluşumu,aranacak nitelikler,işleyişi,görev süresi ve görevleri
Kurulun Amacı-Tüm kamu kurum ve kuruluşları, vakıf, dernek kulüp ve özel spor salonlarının ata savunma sanatı branşlarında bu sporu yapanların çalışma seviyelerini belirlemek, Dan terfileri için gerekli sınavları yapmak ve bu sınavları yapacak görevlileri atayarak belli bir standartta yapılması için gerekli çalışmaları yaparak ata savunma sanatında teknik gelişime katkı sağlamak  amacı ile Dan Kurulu kurulur.
Kurulun oluşumu-Dan kurulu federasyon yönetim kurulunun teklifi ve federasyon başkanının onayı ile oluşturulur. Kurul, en az 3 üyeden oluşur. Federasyon başkanı kurul başkanını atar, kurul kendi aralarında kurul sekreterini seçer. Kurul üyeleri, stillerin teknik analizlerinin yapılması için alt komisyonlar kurar, teknik bilgilendirme semineri ve imtihan komisyonları oluşturur.
Dan Kurulu Üyelerinde Aranacak Nitelikler
a) T.C. vatandaşı olmak,
b) 30 yaşından büyük olmak,
c) En az 2 yıl süreyle eğilenlik veya antrenörlük yapmış olmak ve aktif olarak ata savunma sanatını yapmak,
d) Ata Savunma Sanatı Federasyonundan en az 4.dan ve usta eğitmen derecelerine sahip olmak,
e) Ata Savunma Sanatı Federasyonu disiplin kurulundan bir defada iki yıldan fazla veya toplamda üç yıldan fazla ceza almamış olmak,
f) Görev almasına mani kötü bir hali bulunmamak,
g) Temsil ve idarecilik yeteneğine sahip olmak,
h) Ata Savunma Sanatı Federasyonunca yıllık antrenörlük vizesini yaptırmış olmak.,
5-a) Kurul başkanı, Kurul ile Federasyon arasındaki ilişkileri yürütür. Yazışmaları Kurul Sekreteri yapar.    
b) Kurul 3 ayda bir düzenli olarak toplanır. Ancak gerektiğinde acil toplantı yapılabilir.
c) Toplantılardan önce üyelere gündem gönderilir. Her toplantıda bir sonraki toplantının tarihi tespit edilir.
d) Toplantılarda kararlar katılan üyelerin oy çokluğuyla alınır.
Görev Süresi ve Üyelikten Düşme
6-a) Kurulun görev süresi atanmalarından itibaren gerekli görüldüğü taktirde Federasyon yönetim kurulunun teklifi ve federasyon başkanının onayı ile görev süreleri tamamlanır. 
b) Eksilen üyenin yerine Federasyon başkanı yeni üye atar. Federasyon başkanı gerekli gördüğü hallerde mevcut üyelerde re’sen değişiklik yapabilir.
c) Bir yılda iki defa mazeretsiz olarak toplantılara katılmayan, her ne sebeple olursa olsun kurul toplantısına 3 kez üst üste katılmayan üyenin üyeliği düşer. Üyeliği bu şekilde düşen üyeler, yönetim kurulunun görev süresi doluncaya kadar yeniden Dan  Kurulu üyeliğine atanamazlar.
d) Kurul üyeleri, atanmalarındaki usul izlenerek görevden alınabilir. 
Görevleri
7-a) Kurul başkanı, Kurul ile Federasyon arasındaki ilişkileri yürütür. Yazışmaları ve iletişimi Kurul Sekreteri yapar.
b) Kurul, görev alanlarını dikkate alarak Kuşak ve Dan terfi imtihanlarını, imtihan tekniklerinin analizini, ilmi araştırmalarla göre ve de Milli Eğitim ve Öğretim müfredatını dikkate alır ve  gerekli düzenlemeleri yaparak güncelleştirilmek üzere Federasyon Yönetim Kuruluna sunar.
c) Ata savunma sanatı federasyonu Dan-Kuşak tekniklerinin değiştirilmesi,geliştirilmesi ve tüm standardın sağlanması amacı ile ilgili kurula tavsiyede bulunur; gerekli düzenlemelerin yapılması halinde dan Kurulu incelemeleri yapar ve yürürlüğe girmesi için ilgili makamın onayına sunar.
d) Kuşak Dan talimatı gereği imtihan teknikleri hakkında bilgilendirme seminerleri ve dan imtihanlarının yapılması için kurul içi ve de kurul dışı görevlendirmeleri yapar ve yürütür, Kuşak ve Dan Talimatına uygun teknik bilgilendirme seminerleri, teknik düzenlemeleri için  alt komisyonlar kurar ve diğer kurullarla koordineli çalışmalar yapar. Dan kurulu eğitici çalışmaları ve eğitici materyalleri inceleyerek uygunluk halinde yürürlüğü konulması için ilgili makamın onayına sunar.
e) Yurt dışında yaşamış ve resmi federasyonca dan diploması alan kursiyerlerin müracaatlarını talimatı gereği uygunluğunu inceleyerek denkliğinin yapılması için karar alır ve ilgili makamın onayına sunar.
f) Dan imtihan yer ve zamanlarının programlamasını ve yürütmesini yapar.
g) Ata Savunma Sanatı federasyonu başkanının verdiği diğer görevleri yapar.
Temel İlkeler-Kuşak ve Dan Sınavı
8-Kuşak-dan ve sınavlarda uygulanacak temel ilkeler şunlardır:
a)Türkiye’de yapılan tüm Kuşak sınavları, Federasyonun yetki ve kontrolü altında olup, Federasyonun yetkili kıldığı kişi ve kuruluşlarca yapılır. Federasyonun bilgisi dışında sınav yapılamaz.
b) Yapılacak olan sınav (kuşak ve dan) seminer faaliyetlerinde görevlendirilecek dan Kurulu tarafından belirlenir.
c) Sınav yetkisi verilecek kişiler üstün teknik bilgi sahibi, yüksek Dan dereceli ve aktif antrenörler arasından seçilir.
d) Federasyona yıllık vizesini yaptırmayan gelişim ve eğitim seminerlerine katılmayan antrenörler sınav yapamazlar.
e) Özel salonları, kulüpler ve yerel yönetimlerin işlettiği spor tesisleri ile diğer kurum ve kuruluşların Ata Savunma Sanatı eğitimi verilen salonlarındaki kuşak sınavları, Federasyonun yetkili kıldığı antrenörlerce,en az 15 gün önce il temsilcisine müracaat edilerek yapılır. İl Temsilcisi sınava gözlemci olarak katılabilir. İl temsilcisinin sınava iştirak etmemesi halinde il temsilcisi imzası aranmaz.                          
f) Sınav komisyonu görevini, tarafsızlık ilkeleri doğrultusunda ve adaletli bir şekilde yerine getirir.
g) Dan ve kuşak sınavlarında yalnızca Federasyonca bastırılmış çizelge, kimlik ve diplomalar kullanılır
h) Özel salon, kulüp, veya yerel yönetimlerin işlettikleri spor tesisleri ile kamu kurum ve kuruluşlarının işlettiği  spor salonlarında antrenörlük yapan ve  Federasyonca her yıl için yetkili  kılınan en az 2. Dan antrenörler veya en az 3.Dan Antrenörler talimatta belirlenmiş zamanlarda Federasyona bildirmek şartıyla Kahverengi kemer sahibi ve sınav için gerekli tüm şartları sağlamış olan sporcuların 1.dan sınavlarını yaparak onay için  Federasyona gönderirler. Yapılacak olan sınava İl Temsilcisi gözlemci olarak katılabilir. Sınava gözlemci olarak katılmayan il temsilcilerinin listede imzası aranmaz.
Kuşak ve 1.Dan sınavlarında sınav komisyon başkanlığı yetkili antrenörler tarafından yapılır.
Kuşak veya 1.Dan imtihan yetkisine sahip olmayan antrenörler illerinde il temsilciliklerine müracaat etmeleri halinde il temsilciliğinin belirleyeceği antrenör veya sınav komisyonu tarafından Kuşak ve 1.Dan sınavlarını yapabilirler. Ancak sınav sorumlusu kendi stillerine ait ve sınav etme yetkisine haiz antrenör veya antrenörlerden olmalıdır. Aksi halde sınav geçersiz sayılacaktır. İhtilaflı durum veya tarafsızlık ilkesinden hareketle bir antrenör federasyonundan sınav yetkilisi isteme hakkına sahiptir. federasyonuna 15 gün öncesinden müracaat ederek yer ve zamanını belirtmesi koşulu ile Ata Savunma Sanatı Federasyonu Dan kurulundan veya Dan kurulunun belirleyeceği sınav yetkilisi tarafından imtihan yapılır ve gerekli belgeler düzenlenerek ilgili makama sunulur
ı) 2. ve yukarı Dan’ların sınavları federasyonca belirlenmiş tarih ve merkezlerde yapılır.
i) Sınavlara katılan sporcular masraflarını kendileri karşılarlar.
j) Sınavlarla ilgili ücretler Federasyon Yönetim Kurulu tarafından her yıl için o yılın başında belirlenir. Kuşak ve Dan sınav ücretleri Ata Savunma Sanatı Federasyonu hesabına yatırılır. 
k) İlinde 1. Dan ve Kyu sınav yapma yetkisine sahip antrenör bulunmayan il temsilcilikleri sınav yetkilisini veya yetkililerini sınav döneminden önce Federasyondan ister. Bu sınav yetkililerinin harcırahları Federasyon tarafından ödenir.
l) il temsilcilikleri tarafından istenen sınav yetkilileri, Dan Kurulu tarafından belirlenir.
m) Yabancı ülkelerde en az bir yıl kaldığını pasaport veya oturum belgesiyle belgeleyen Ata Savunma Sanatı sporu ile ilgilenmiş Türk sporcuların, yabancı ülke resmi federasyonundan almış oldukları Kuşak ve Dan belgeleri, ilgili birimler ile Federasyonun Dan Kurulu tarafından incelenir. Usulüne uygunluğu kanıtlandıktan sonra gerektiğinde sınav yapılarak o sporcuya denklik belgesi verilmesini teklif eder.
n) Yabancı sporcuların sınava girmesi için oturum şartına gerek yoktur. Ancak iki kat ücret ödemeleri ve seviyelerini belirten geçerli belgelerini sunmaları halinde sınava katılabilirler.
o) Dan imtihanları Haziran ve Aralık aylarında olmak üzere yılda iki kez yapılır.
ö) Hiçbir sporcuya iki kemer birden terfi yaptırılmaz.
Kuşak Dereceleri Sınavları
9-Kuşak derece sınavlarında uygulanacak temel esaslar şunlardır:
a) Kuşak derecelerinin sınavlarında en az eğitmenlik veya antrenörlük belgesine sahip olanlar görev alırlar.
b) Federasyonun belirlediği tarihler dışında sınav yapanlar veya aynı ayda iki ve daha fazla kuşak verenlerin yetkileri geri alınır.
c) Sınavlar her spor salonunda ayrı ayrı yapılabileceği gibi, birlikteliği sağlama yönünden belirli merkezlerde topluca da yapılabilir. Bu düzen, o sınav dönemi için tüm spor salonlarına, il temsilcisi tarafından duyurulur.
d) Sınavlar 6.Kuşak’tan 1.Kuşağa kadar (1.Kuşak dahil) Mart, Haziran, Eylül. Aralık aylarında olmak üzere yılda dört kez yapılır
e) Sınav yetkilisi sınava giren sporcuların bilgilerini sınav döneminde federasyona bildirir ve federasyondan alınan sınav yazısını, onay için, banka dekontu ve sınava iştirak eden il veya bölge temsilcilisi katılmış ise yetkili antrenörce onaylanan listeler, Federasyona gönderilir.
f) Sınavlarda başarılı olan sporcuların sınav sonuç listeleri 1.kuşak’a kadar sınav yapan yetkili antrenör tarafından onaylanır. Federasyon sınav sonuçları ve sınav ücreti ödenti belgesi olmayan sporcuların sınav sonuçlarını onaylamaz.
g) Sonuçlar sınav ayı tarihinden sonra en geç on beş iş günü içerisinde Federasyona gönderilmek zorundadır.
h) Aynı işlemler imtihana girecek yabancı uyruklu sporcular içinde geçerlidir.
Kuşak alan sporcu aynı ay içerisinde dan sınavına giremez.
1 Sporcular Aşağıdaki Tabloya Göre Kyu Sınavlarına Girerler: 
KUŞAK                                   BEKLEME SÜRESİ                               KEMER TABLOSU
6.kuşak                                   Üç Ay                                                     Beyaz Kuşak
5.kuşak                                   Üç Ay                                                     Sarı Kuşak
4.kuşak                                   Üç Ay                                                     Yeşil Kuşak
3.kuşak                                   Üç Ay                                                     Mavi Kuşak
2.kuşak                                   Üç Ay                                                     Kahverengi Kuşak
1.kuşak                                   Üç Ay                                                     Siyak Kuşak
Dan Dereceleri Sınavları:
10-Dan sınavları ve vize seminerlerinde uygulanacak esaslar şunlardır:
a) Her sınav komisyonu için en az üçer kişilik,imtihan sınav komisyonu görevlendirilir. Sınav komisyonunda görev alacak üyelerin en az ikisinin bir üst dan sahibi olması gerekir, sınav komisyon üyesinin sınav yerinde olmaması halinde Dan Kurulu Üyelerinden birinin gelmeyen sınav komisyon üyesi yerine görevi ifa etmesi elzem ve sonuca  etkisi tamdır.
b) 5.Dan seviyesine kadar (5. Dan dahil) teknik sınavlar ile terfi yapılır. 6. Dan ve üzeri Dan’lar için aktif olduğunu belgeleyenler ( İl temsilcisi veya çalıştığı kulüpten) hazırlayacakları en az iki bin kelimeden oluşan ve Ata Savunma Sanatı içerikli tezleri Federasyona sunmaları halinde terfileri yapılır. Dan Kurulu gerekli gördüğü hallerde tezlerin açıklanmasını ve/veya uygulanmasını isteyebilir. 
c) Her sporcu sadece kendi sınav sorularından sorumludur, bir üst seviyede Dan sahibi yoksa, adaylar hazırlayacakları tezleri Federasyona sunarak Dan Kurulunun teklifi, Yönetim Kurulunun kararı ve Federasyon Başkanının onayı ile bir üst Dan seviyesine terfi ettirilirler.
d) Dan sınavlarında Federasyon Dan Kurulunun gerekli görmesi halinde bir dönem önceden ilan edilmek şartıyla yazılı teorik sınavlar yapılabilir. Bu sınavların içeriği ve soruları Dan Kurulu tarafından belirlenir.
e) Dan sınavları Sınav Komisyonu tarafından 100 üzerinden puanlama usulü yapılır. Yüz üzerinden altmış ortalama tutturulan bölümlerden başarılı olmuş sayılır. Puanlamalarda ilgili bölümde görevli olan sınav komisyonu üyelerinin verdikleri puanların ortalaması esas alınır.
f) Dan sınavlarına girebilmek için sınavın yapıldığı ay itibariyle güne bakılmaz, yaş bakımından dan derecesinin gerektiği yaşı bitirip bir üst yaştan gün alınmış olması gerekir.
g) Bekleme süresi dolmadan terfi sınavına girilemez.
h) Adaylar başarısız oldukları bir sınavdan en az altı ay sonra ikinci bir sınava sadece başarısız oldukları bölümden girebilirler.
ı) Dan sınavları; gösteri ( doğaçlama teknik kapasitesi ) ve müsabaka olarak iki bölümden yapılır.
i) Sınavlarda aynı bölümden iki kez başarısız olan kişiler bir sonraki sınavın bütün bölümlerinden sınava girmek zorundadırlar. Kaldıkları bölümden tekrar sınava girecek olan adaylar sınav ücretini tekrar ödemek zorundadırlar.
j) Federasyon tarafından sınav tarihlerinin öne veya sonraya alınması durumunda sınava gireceklerin hakları zayi olmaz. Sınavların öne alınması durumunda dahi süreleri dolmuş sayılır.  
k) Dan sınavı yapmaya yetkili antrenörler önceden İl temsilcisine bildirilmesi şartıyla kendi özel salonunda, kulübünde veya ilinde herhangi bir salonda sınav genel şartlarının yerine getirilmesi durumunda sınav yapmaya yetkilidirler. Sonuçlar Federasyona bildirilip kayıtlara geçtiği zaman onaylanmış sayılır. İl dışında yapılacak sınavlar için de Federasyonun bilgisi ve onayı şarttır. Federasyonun yetkili kılmadığı ve sınav şartlarının yetersiz olduğu durumlarda sınav yapan eğitmen ve antrenörler hakkında disiplin Kurulunun ilgili maddeleri gereği cezai uygulama yapılır ve yapılmış olan sınav geçersiz sayılır.
l) Sonuçlar sınav ayı tarihinden sonra en geç 15 iş gün içinde  ve sınava iştirak eden il temsilcisi etmemişse yetkili antrenörce onaylanan  liste Federasyona gönderilmek zorundadır.
m) Dan denkliğine gelebilmesi için her sınav arası en az 2 yıl bekleme süresi veya dan sınavları derece, yaş ve bekleme süreleri içeriğini ifa etmekle olur. Mevcut durumda bulunan Ata Savunma Sanatı Federasyonu Dan Diplomalarında Adı ve Soyadı,Karar tarihi ve nosu yazılması elzemdir.
11-Dan Sınavları için Derece, Yaş ve Bekleme Süreleri: 
DAN Sınavları İçin Derece, Yaş ve Bekleme Süreleri Aşağıdaki Tabloda Belirlenmiştir:
DERECE:                              YAŞ:                      BEKLEME SÜRESİ:                                     
1. Dan                                En az 12                              2 Yıl
2. Dan                                      -                                     3 Yıl
3. Dan                                      -                                     4 Yıl
4. Dan                                      -                                     5 Yıl
5. Dan                                 En az 30                             6 Yıl
6. Dan                                      -                                     7 Yıl
7. Dan                                      -                                     8 Yıl
Onur Dan’ı
12-Dan sınavlarında teknik ve fiziki açıdan yetersiz olan kişilere bir kereye mahsus Dan Kurulunun kararı ve Federasyon Yönetim Kurulu’nun onayı ile onur dan’ı” verilir. Onur danı alan kişi hiçbir şekilde  bir üst Dan’a terfi edemeyeceği gibi, sınava da katılamaz.
Hazırlanarak ( Teknik ve fiziki açıdan yetersizliğinin pozitif hale gelmesi) sınava girmek isteyen kursiyerlerin imtihana girmeleri ise ancak aldığı onur dan’ı olmalıdır. Bir üst dan için  imtihana girmesi ise haksız rekabet koşulu ile mümkün değil ve geçersizdir.
Onur Dan’ı
13-Ata Savunma Sanatının gelişimi için katkıda bulunanlara Federasyon dan Kurulunun teklifi ve Federasyon Yönetim Kurulu’nun onayı ile bir kereye mahsus verilir. teknik bir geçerliliği yoktur.
Çeşitli ve Son Hükümler
14-Daha önceden dan ve kuşak sınavına katılmak isteyip geçmiş kuşak bedellerini yatırmayanların sınava kabulü için yönetim kurulunca açıklanan kuşak bedellerinin  toplamının 3 katı ücreti federasyon hesabına yatırdıklarını belirten dekont ve sınava iştirak eden il temsilcisi etmemişse yetkili antrenörlerce  onaylanan listeyi ibraz etmeleri durumunda sınava kabul edileceklerdir.
Bu Talimatta Yer Almayan Hususlar
15-Bu Talimatta yer almayan hususlarda, federasyonun tüzük, yönetmelik ve kararlar doğrultusunda Federasyon Yönetim Kurulunca alınacak karar ve talimatlar, Dan Kurulunun teklifi ve Federasyon Başkanının onayından sonra yürürlüğe girer.
Yürürlükten Kaldırma
16-Bu talimatın yayımlanması ile birlikte, Federasyonun daha önce bu konuda yayımladığı yönetmelik, talimat ve ekleri yürürlükten kalkar.
Yürürlük
17-Talimat Ata Savunma Sanatı Federasyonu resmi internet yayımından sonra yürürlüğe girer.
Yürütme
18-Bu Talimat hükümlerini Ata Savunma Sanatı Federasyonu Başkanı yürütür.

ATA SAVUNMA SANATI BİLGİ KILAVUZU

ATA SAVUNMA SANATI BİLGİ KILAVUZU
HIZ: Kütle hızla birleştiği takdirde güç oluşur. Bunun mümkün olması denge ile bağlantılıdır. Hız’ın oluşması için dengenin hareket esnasında merkezden çabuk hareket etmesi ile mümkündür. Öyleyse gard duruşunda merkeze sıkıca bağlı, Teknik uygulama esnasında merkezden çabuk çıkmak esastır. Teknik esnasında merkezden hızlı bir şekilde hareket ettirilemeyen vücut, atağı karşılamakta zorlanır. Kısacası hızın oluşması için teknik esnasında melezden çabuk ve hızlı çıkmak esastır.
NEFES; (Soluk alış-verişi) Nefes alıp-verme hızı insanın içinde bulunduğu şartlara göre organizma tarafından düşünce sistemi ile ilgili olmadan kendiliğinden ayarlanmaktadır. Her insan koşarken, yürürken merdiven çıkarken, kitap okurken vb. hayatın her alanında yaşam için nefes alış-verişinde bulunurlar. Nefes alış-verişi hayati bir olgu olduğu kadar yaşantımızda bizim birçok olayı doğru algılamamıza neden olur. Solunum refleksif bir hadisedir. İşte bu nedenle insanlar mecbur kalmadıkça nefes sistemi üzerinde düşünmezler. İnsanoğlu düşünebilme yeteneği sayesinde nefesini kontrol edip, yerine göre kullanabilir.
ATA SAVUNMA SANATI sisteminde, vuruşlar kum torbası veya rakip üzerine uygulanırken tekniğin çıkışında nefes alınır, rakip veya torba üzerinde vuruş gerçekleştiği an nefes tutulur vuruşun bitiminde nefes bırakılır. Bırakılan nefes vücudun direncini azaltır ve merkezden hızlı bir şekilde kaçarak hareket kabiliyetini arttırır.
ATA sisteminde vuruş esnasında nefes alıp verme " havayı göğüsten boşaltmaya ve zihin konsantrasyonuna yarar. Uzun tutulan çığlıklar enerjinin depolama ve boşaltılmasında negatif durumlar meydana getirir. Antrenman esnasında bilinçli bir nefes kontrolü yapılabilmesi için bir sporcunun solunum mekanizması ve anatomisi hakkında az’da olsa fikir sahibi olması gerekir. Eğer bir sporcu nefes durumunu hangi seviyede ve hangi kaslarla kontrol edeceğini bilmiyor ise, yerine göre kullanması gereken karın tipi veya göğüs tipi solunumdan haberdar değilse, dilediğiniz kadar tarif edin, sporcunun öğrenebilmesi zordur.
Dövüş sanatı ile meşgul olan bir sporcunun, karakteri itibarı ile iç organların vücudun nerelerinde bulunduğunu bilmesi gerekir. Solunumsuz yapılan saldırı ve savunmada başarı olanağı zayıftır. Zira nefes alış-verişi ile alakalıdır yani ana ilke nefestir. Doğru nefes alış-verişi vücudun fonksiyonlarının doğru çalışmasına ve rakip üzerinde doğru odaklanmaya vesile olacaktır. derin nefes ile ciğerlerin oksijen ile doldurularak, yavaş yavaş ağızdan boşaltılması ile oluşmaktadır. Kısacası zen olayı bize nefesimizi sosyal yaşantımızda dahi kontrol edebilme yetisi sağlamaktadır.
REAKSYON: Bir uyaran yolu ile duyu organlarının birisi uyarılır. Bu uyaran duyu sinirleri aracılığı ile "Merkezi sinir sistemi"ne ulaştırılır ve buradan bir emir oluşur. Emir sinirler yolu ile hareketi uygulayacak olan kaslara ulaştırır ve emir’i yerine getirerek istenen hareketi uygular. Uyaran ile reaksiyon arasındaki zaman 0.1 ile 0.2 saniyedir reaksiyon’u kısaltan etkenler:
1 ) Reaksiyon alıştırmaları
2 ) Dikkat
3 ) İtici güçler ( Mücadele isteği, hırs )
4 ) Kimyasal tıbbi ilaçlar ( Doping )
Reaksiyon zamanı’nı uzatan etkenler:
1 ) Alkol
2 ) Yetersiz antrenman
3 ) Yorgunluk
4 ) Dikkatsizlik
5 ) Yetersiz mücadele gücü
6 ) Uykusuzluk.
REFLEKS: Reaksiyon’a göre daha kısa bir zamanda oluşur. Merkezi sinir sistemi işe karışmaz. Reflekste emir duyu sinirlerinden direkt olarak hareket sinirlerine geçer ve kaslar yolu ile hareket uygulanır. Yani reaksiyon da 10-20 kere daha hızlıdır. Refleks zamanı 0.01-0.02 saniyedir.
ATA SAVUNMA SANATI ISINMA VE KÜLTÜR FİZİK
KÜLTÜRFİZİĞİN FAYDALARI:
1 ) Kas gelişmesini sağlar
2 ) Kondisyonu arttırır
3 ) Sinir sistemini düzenler
4 ) Moral kondisyonu arttırır
5 ) Solunumu kamçılar
6 ) Kan dolaşımını arttırır
7 ) Artıkların ıtrahı (Dolaşım artması)
8 ) Metabolizma artışı (Organlara kan fazla gelir)
9 ) Zihne gelişme sağlar
10) Isınan kas çabuk hareket eder
11) Isınınca çabuk reaksiyon gösterir
12) Gevşeme kasları ile kasılma kasları koordineli çalışır
ANTRENMAN İLE:
1 ) Çok yönlü bedensel yetenekler
2 ) Sağlam sportif teknik ve taktik
3 ) Yüksek zihinsel yetenekler geliştirilir.
ISINMANIN ÖNEMİ: Isınma, kılcal damarların genişlemesi sonucu dokulara kan ve öz sıvı akımını sağlar. Kaslar, kirişler, eklem bağları ve kıkırdak doku daha esneklik kazanır. Böylelikle idman veya çalışmalar anında olabilecek kazaları önlemek mümkün olur. Kas yırtılmalarına, kiriş kopmalarına, burkulmalara, zorlanmalara ısınmasını iyi yapmamış olan sporcularda seyrek rastlanır vücuttaki kimyasal ve fizyolojik olaylar, sıcaklık yükseldikçe artar. Oksijen alınımı kolaylaşır,sinirlerin iletimi hızlılaşır,dolayısı ile reaksiyon süresi azalır.
ANTRENMAN’DA MERKEZSEL KUVVET-DENGE-HIZ-NEFES-REAKSİYON-REFLEKSİN ÖNEMİ
DAİRESEL DİNAMİĞ HARAKETİ: Ata Savunma Sanatında kullanılan dairesel ayak hareketleri olduğunu bilmekteyiz. Buna göre denge ile bağlantılı olarak Dairesel dinamikten kısaca söz edelim. Bir ip’in ucuna taş bağlayıp, diğer ucundan tutarak havada çevirelim ipin havada daire çizer. Bunun etkisi ile meydana gelen "Merkezsel kuvvet ( fm ) ip vasıtası ile taş’a intikal eder. Burada aynı zamanda ipin kuvvetinin haricinde bir başka gücün varlığı hissedilir. Bunun adına atalet direnci denir. Atalet direnci dairenin merkezinden uzaklaşan yöndedir. Buna merkez kaç kuvveti’ de denir. Merkez kaç atalet direncinin büyüklüğü, merkezsel kuvvetinkine eşittir. Bundan anlaşılacağı üzere yapılan tekniklerle, merkez kaç kuvveti sayesinde vücudun aksi yöne devrilmesini engeller.
DENGE: Fiziksel gücün etkili bir şekilde uygulanması insanın duruşu ( duruş ) ile ilgilidir. Ani saldırılarda düzgün bir savunmanın yapılabilmesi için denge çok önemlidir. Dengenin doğru olmaması, yapılan atakların sağlıklı bir şekilde karşılanmamasına vesile olur ve savunma kabiliyeti sergilenemez. ATA Savunma Sanatında bulunan ( gard ) dengesi tüm saldırılara karşı, ani refleks ile cevap verebilecek yeterliliktedir. Denge unsurunda iki ayağın yan, yana gelmesi durumunda, herhangi bir yönden gelebilecek darbelere direnç gösteremez. Bir ayak önde, diğeri arkada olan bir denge ataklara karşı, darbelere karşı direnç gösterecektir. Ata Savunma Sanatında sisteminde denge merkez kaç kuvvetinin doğru uygulanması ile birlikte isteklerinize olumlu cevap verecektir.
ATA SAVUNMA SANATIN’DA KUŞAK VE RENKLERİN DİLİ
Renklerin Dünyası’na baktığımızda bazı renklerin yaşamımız da Olumlu veya olumsuz etki yarattığını gözlemlemekteyiz. Kimi insan mavi’yi ve onda huzur bulduğunu söyler. Çoğu insanlar giyim kuşamında özellikle bazı renklerli tercih etmektedirler. Otomobil, ev eşyası gibi tercihlerde dahi bazı renkler tercih edilir. Demek ki renklerin insan yaşamında önemli bir rolü bulunmaktadır. Diğer taraftan bazı renklerin seçilmesi ve kullanılmasında bir amaç ve anlam vardır. Silahlı kuvvetlerin karacı, denizci ve havacı renkleri biri birinden farklıdır. Karacıların birlik işareti olan nefteleri onların hangi birim’e mensup olduğunu ifade eder. Kısacası renkler hayatımızda bazen önemli rol oynarlar. Bu amaç ile ATA Savunma Sanatında kullanılan kuşakların ve renklerinin bir anlamı ve özelliği vardır.
Hemen, hemen savunma sanatlarının tamamında dereceyi belli etmek amacı ile bele kuşak takmak herkesçe bilinen bir olgudur. ATA Savunma Sanatında renklerin sıralamasına bakıldığında bir ahenk ve anlam ifade ettiği görülecektir. Beyaz, saflığı ve temizliği, siyah’ın otoriteyi ve kararlılığı ifade ettiği gözlemlenecektir. Beyaz ile başlayan yolculukta siyah’a kadar renkser’in bir evrim geçirdiği ve zamanla karardığı görülür. Kısacası kuşak karardıkça ustalık yolunda sabır adımları atılmaktadır. ATA Savunma Sanatı bünyesinde bulunan renklerin kararma yolunda bir ahenk oluşturduğu ve kararma düzenine uyduğu görülür.
Renklerin anlamlarını ATA Savunma Sanat ile özdeşleştirerek kısaca anlatmak isteriz
BEYAZ: Saflık, ilk adım, temizlik, doğuş, Beyaz, Güneş’in tüm ışınlarını yansıtır ve geri çevirir. Oysaki Siyah bunun aksine onları yutar ve bir daha geri göndermez. Bu nedenle beyaz, bir anlamda tüm dış etkilere karşı boşluk içermektedir. Beyaz kuşak bir boşluk ve saflığın ifadesi olarak bir başlangıçtır. Kuşak sıralamasında’ ilk sırada yer alır.
SARI: İnanç, öncelik, aydınlanma. Sarı, doğuş sonrası aydınlanan bir renk ve öncülük görevi görür. Sarı, beyaz’ın gelişen ve kararan halidir. Sarı, masumiyet ve iyi huyluluğun ifadesini yansıtır. Zihin uyarıcı bir renk olmasından dolayı, zihinsel faaliyetlerin yapıldığı yerlerin dekorunda kullanılmasının gerekliliğinden söz edilmektedir. Sarı, ATA Savunma Sanatında aydınlanma ve inanç özelliği ile 2.Sırada yer alır.
YEŞİL: Canlanma, yoğunlaşma, enerji, Tabiatta yeşil canlanmayı ve enerjiyi ifade eder. Baharda bitkilerin yeşermesi bir canlılık, canlılık ise insanlara bir enerji olarak görülür. Güneş sarı ışınları ile yeşili canlandırır, bu yoğunlaşma ve enerji’ye dönüşür. Yeşil, gözü en az yoran, dikkat enerjisini fazla yıpratmayan bir renktir. Bu nedenledir ki; Okullardaki yazı tahtaları, konferans salonları ve oyun masalarının üzerlerinin yeşil olması tercih sebebidir. ATA Savunma Sanatında yeşil kuşak tam ortada yer alır. Kuşaklar içerisinde Yeşil, yoğunlaşma ve dikkat’in en üst düzeyde olduğu sıradadır. Burada enerji en üst düzeydedir. Bu nedenle canlanma, yoğunlaşma ve enerji ile anılır. Kuşak sıralamasında 3.Sıradadır.
MAVİ: Derinlik, akıcılık, önsezi. Mavi, renklerin en derin olanıdır. Göz bir engele rastlamadan ona gömülür ve sonsuza doğru gider. Renklerlin en az düzeydeki maddesel halidir. Derinlik olarak Hava ve su ile anılır. Mavi, gerçeğin hayale dönüştüğü sonsuz bir yolun rengidir.Mavi’nin derinliklerinde daima ciddiyet ve asalet vardır.Bu nedenle sistem içerisinde derinliğe giden bir renk olarak 4.Sırada yer alır.
KAHVERENGİ: Mücadele, sabır, bağlılık, olgunluk. Kahverengi, kendini göstermeyen yeraltı ateşi ile kil ve toprak ile özdeşleştirilir. Bu nedenle insanoğlunun ilk keşfettiği renktir. Eski Roma’da alçak gönüllülük, manevi ve zihinsel olgunluğun simgesi olmuştur. Sistem içerisinde zihinsel olgunluk ve mücadeleyi ifade ettiğinden dolayı siyah’a geçişte köprü görevi görür. Kuşak sıralamasında sabır ile özdeş olarak siyah’a geçişte 5.Sırada yer alır.
SİYAH: Üretkenlik, irade, kararlılık.Yargı ve karar mercii’ndeki insanların ( Hakim, savcı, din görevlisi vs.) giymiş oldukları ve adına "Cübbe" dedikleri nesne’nin siyah oluşu, karar ve yargı mercii olduklarının ifadesini yansıtır. Bu aynı zamanda irade zenginliğini, kendinden emin olmayı, olgunluğu ve makamına olan kararlılığını ifade etmektedir. Birçok kurum’un makamı ve karar mercii’nin araçları ve onların plakaları siyahtır. Siyah, ciddiyet ve resmiyeti ifade ettiği için, profesyonellikte ilk adım olan siyah kuşak ile özdeşleşmektedir. Siyah kuşak sıralamanın en üst düzeyinde ve zirvededir. Kuşak sıralamasında 6.Sıradadır.
ATA SAVUNMA SANATIN’DA STRTEJİK DURUŞ ( GARD )
1-ATA SAVUNMA SANATI’NDA Kararlılık ve sakin olmak stratejik duruş için gerekli olan unsurlardır. Bir insanın oturuş şekli veya ayakta iken yapmış olduğu duruş biçimi karşısındaki insan tarafından analiz edilerek buna göre kişinin yapısını ortaya çıkartmaktadır. Bu bir anlamda beden dili ile aynı formatlara sahiptir.
2-Stratejik durum adını verdiğimiz GART dövüş tekniği, kişinin müsabakaya başlarken kendini ortaya koymasıdır İlk duruşta rakibimizi etkileyemiyor isek stratejik duruşumuzun yetersiz olduğunu bilmeliyiz. Bu nedenle stratejik duruşu iyi algılamamız gerekir. Stratejik duruşta gözler, beden ve zihin hepsi birden uyum halinde olmalıdır. Bunlardan birisi eksik olduğunda stratejik duruş gerçekleşmez.
3-Stratejik duruş’ta gözler rakibin eline, ayağına veya herhangi bir noktasına baktığında, buraları süzdüğünde rakip tarafından bu algılanır ve sizin tedirgin olduğunuz hissine varılır. Bunlar sizin tedirgin olduğunuza dair birer işarettir. Stratejik duruşta gözler mümkün olduğunca kırpmadan direkt rakibin gözlerine dikilir. Baş dik durur bunlar sizde bir özgüven, Rakipte ise tedirginlik ve güvensizlik yaratır. Rakibinizin tedirgin olması, daha önceden kafasında tasarlamış olduğu stratejisinin bozulmasına neden olacaktır. Böylelikle size üstünlük sağlamaya çalışan kişi bunu başaramayacak ve sizin karşısında teknik becerilerinizin de desteği ile yenik düşecektir.
EL VE DİZ TEKNİKLERİ
Ziplayarak Baş kısmına ATA vuruşu ( Nakavut teknik )
Teknik itiş Çeneye vuruş İç ve dış dönerek vuruş
Çeneye alttan vuruş Dirsek vuruşu
Ters yumruk vuruşu Döşüne dirsek vuruşu
Elin keskin kısmı ile Ense köküne vuruş ( Osmanlı Tokatı )
Alt seviye blok Dış blok İç blok
Üst seviye blok Alt a iç e blok
Diz blok Atak halinde diz blok
Zıplayarak diz blok Dairesel diz blok
Diz ve dirsek çift blok Alttan yukarıya iterek diz vuruşu
Diz vuruşu Zıplayarak diz vuruşu
AYAK TEKNİKLERİ
Ön tekme Döndürerek-Döner tekme
Alt seviye dönerek tekme İterek alt seviye tekme
İç baldır tekme Eklem yerine tekme
Kilit-kanca tekme Uçarak ön tekme
Dönerek diz vuruşu Öne, yukarıya kaldırarak tekme
Üçgen tekme vuruş Yan tekme
Art-geri tekme Arkaya döner tekme
Arkaya döner kanca tekme Uçarak arkaya döner tekme
Kilitleme tekme Durdurma tekme
GENEL BİLGİLER
Hız çalışması Kilitleme çalışması Reaksiyon çalışması
Hazır Denge-Duruş Oturmak Kalkmak
Gard Müsabaka-Maç Müsabaka gard’ı
Kavga-Dövüş Savaşçı Bacak Kol Karın
Vücut Kafa-Baş Topuk Ayak parmağı
El parmağı Alt seviye Orta seviye Üst seviye
Temel Hüner Name Rakip Atağı karşılayan
Öngörüş-kararlılık Fırlatmak-atmak
Çekip sarmalayıp, fırlatıp atmak
Ters fırlatmak Antrenman Alt-Alta Çene
Mesafe Mesafe kontrolü Karşılamak Didişmek (dövüş)
Eğitimin yolu Dairevi hareketler
Yumruk 4 hat-4 yol 1.Yol-Hat 2.Yol-Hat
3.Yol-Hat 4.Yol-Hat Dış-Yan pozisyonlar
Kıdemsiz-Acemi Kıdemli-Üst Öğretmen-Eğitimci
Üstat öğretmen Müdür Merkez-Başkanlık
Okul Antrenman yapılan özel alan
 

Ata Savunma Sanatı Federasyonu Genel Başkanı Murtaza Ünlü kısaca Kim dir?


1967 yılında Sivas’ta doğan Murtaza Ünlü, Savunma sporlarıyla çocuk yaşlarından itibaren ilgilenmeye başladı. İlk olarak Kung-Fu, Sotokan, Kyokushin karate çalışmalarıyla başladı ve Ashihara Karate de karar kılıp uzun süre Ashihara karate çalışmalarına devam etti. 
1990 yılından itibaren Süper Siyah Kuşak Dergisi’nin genel yayın yönetmenliğini yaptı. Ayrıca ülkemizde gene bir ilk olarak 1997’de tamamen Savunma Sanatlarına hitap eden bir müzik albümü hazırladı.
1994 yılında kendi kurduğu spor branşı  olan Ashihara Budo Kai yani bugün milli sporumuz olan ve Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı bünyesinde olan Budo kai do’yu kurdu. Ashihara budo kai spor branşının, uluslararası alanda kabul görmesi bakımından 1998’de Ashihara Budo Kai ( budo kai do ) T.C. patent dairesinden isim ve patent haklarını alarak Türkiye’nin ilk ve tek patent tescilli spor branşı olmasını sağladı. Nisan 2008’ de  Dünya Mücadele Sporları Federasyonu’nu kurarak Türkiye’de ilk kez bir dünya federasyonunun kuruluşuna öncülük etmiş oldu. Yıllardır dövüş sporlarına hizmet etmekte olan herkesin hayalini kurduğu Ata Savunma Sanatını (Turkısh Fight ) kurdu ve Türk halkının beğenisine sundu.
2011 yılından itibaren ülkemizin ulusal yayın yapan özel bir TV kanalında başta ata savunma sanatı olmak üzere tüm savunma ve mücadele sporlarının ele alındığı ve halen devam eden bir TV programına devam ettirmekte olan genel başkanımız Murtaza ÜNLÜ Türk Dövüş Sanatları camiası İçerinde vatanına, milletine ve devletine üst düzeyde hizmet etmiş bir çok ilke imza atmış ve halen hizmetine devam etmekte olan bir spor adamıdır.
Genel Başkanımız sayın Murtaza ÜNLÜ’nün ve ülke sporuna olan hizmetlerini kısacık bir özetle anlatmak mümkün değildir. Ancak bazı kişileri duymak değil tanıyarak yaşamak gerekir. Genel başkanımızın da bize göre tanıyarak yaşanması gereken kişilerden biri olduğuna inanıyoruz.
Akıl, Ahlak, Çalışma ve Bilim ( Ahi Evran’nın Yolu )
Ata savunma sanatı” adını soy ağacımız olan ( ecdat ) atalarımızın Kendilerine has yaşama kültürü ve tarihler boyu hayat felsefesi haline gelmiş olan ahilik ocağı yani ( Ahi Evran ) geleneğinden esinlenerekten almıştır, yükselme ve derecelendirme sırası ise yiğitlik, akıl, ahlak, çalışma, bilim, çıraklık, kalfalık, ustalık şeklinde hazırlanmıştır ata savunma sanatının teknik, taktik, teorik ve kültürel yapısı ise günümüz koşullarına bağlı olarak insanımızın zanaatkarlık kabiliyetini ve doğaçlama yeteneğini geliştirebilmesi bakımından esnek ve sürekli güncellenebilir bir yapı içerisinde Türkçe dil kullanaraktan tasarlanmıştır. Kişilere kazandıkları güncel ve mesleki yeterlikler doğrultusunda farklı istihdam alanları sağlanarak mesleki ve sportif açıdan toplum içerisinde seçkin ve örnek kişiler konumunda olmaları sağlanacaktır. Özellikle günümüz gençliğinin yoğun bir şekilde ilgi ve alaka duyduğu savunma sanatları, dünya üzerinde Uzak Doğu ülkelerinin hegemonyası altında olup kültürel, etimolojik ve maalesef inanış bakımından Uzak Doğu felsefesinden beslenmekte, dolayısıyla bu durum uzak doğu sporları ile ciddi bir şekilde ilgilenen yüz binlerce kursiyer ve sporcu adaylarının zaman içerisinde kimliklerini ve dillerini etkilenmeye açık bırakıldığı mutlak bir gerçektir. Peki bu durum karşısında bizler ne yapmalıyız? Doğu ve batı kültürüne has olan dövüş sanatları ile övünmeye devam mı etmeliyiz, yoksa yeter artık deyip, karşı bir duruş mu sergilemeliyiz? Evet karşı bir duruş sergilemeliyiz diyorsanız, doğru zamanda, doğru yerde ve doğru insanlarla berabersiniz demektir. İşte bu noktada hepimizin ortak buluşma noktası olan, ata savunma sanatı içeriği, dili  ve farklı kültürel özellikleriyle bu topraklardan beslenmekte olup, yukarıda bahsi geçen olguları, pozitif yönde etkilemeyi hedeflemektedir. Kısaca ve anlaşıla bilir bir şekilde özetleyecek olursak ata savunma sanatı, doğu ve batı kültürüne has olan, bütün yakın dövüş sanatlarının tamamına alternatif olarak, dünya dövüş sanatları camiası içinde yüce Türk milletinin kudretini, adaletini ve kahramanlığını temsil edebilmesi noktasında 2006 yılında Murtaza ÜNLÜ tarafından kurulmuş olup % 100 Türklere ve bu topraklara ait bir savunma ve müdafaa sanatıdır. Ata Savunma Sanatına gönül vermiş her bireyin; azimli, çalışkan, kararlı ve en önemlisi geçmişten günümüze bir miras gibi yüreklerimize kazınmış olan, dört mevsim yedi cihanda var olmanın önemini kavrayan kişilerden olması gerekmektedir. Bizler aile kavramının önemini bilen, tarihine ve ecdadına sahip çıkan, vatanını, bayrağını, mili ve manevi değerlerini koruyup, yaşatan bireyler olmalıyız, çünkü bu yüce milletin tarihi birilerinin yaptığı gibi masa başlarında değil, savaş meydanlarında yazılmıştır. Nasıl ki İstanbul’un fethini gerçekleştiren o yüce kumandanın torunları olmanın haklı gururunu yaşıyor isek dünya tarihinin en kanlı savaşı olarak bilinen Çanakkale savaşında tüm dünyaya meydan okuyarak "Çanakkale geçilmez, geldikleri gibi gidecekler" diyen, gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşlarının bizlere emanet ettikleri bu kutsal ve cennet vatanın, gönüllü birer muzaffer bekçileri olduğumuzu asla unutmamalıyız. Ata Savunma Sanatı ailesi olarak bu amaç, düşünceler ışığında yaşamış olduğumuz, çağın en önemli sosyal meşgalesi haline gelmiş olan sportif yarışmaların, insan yaşamında önemli bir yer aldığını, bu nedenle göğüs göğse yapılan mücadeleler esnasında, el ve ayak kullanarak yapılan harp tekniklerinin artık birere dövüş ve savaş sanatı olmaktan çıkarak milletler arası bir yarışma ve üstün gelme becerisine dönüştüğü gerçeğini kabul etmeliyiz ve ata savunma sanatı olarak bu yarışın içinde yer olmak istiyorsak; üstün bir zekaya, marifet ve hünerlerimizi sergileyebileceğimiz atletik bir vücuda sahip olmamız gerektirdiğini unutmadan kendimizi bu şekilde yetiştirmeliyiz, ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim sözünün önemi ve bilinci içinde olmalı, Türk kültürü ve tarihinin bir parçası olan ahilik ocağının bayrağını taşıyanlardan olmalıyız.
Her insanın kendisini savunması elbette ki bir sanat ve beceri gerektirmektedir Fiziki bir saldırıya maruz kalan her canlı varlığın kendine has müdafaa ve savunma şekli sanat ve kişisel beceri olarak düşünülmelidir, Üretkenlik ve doğaçlama yeteneği kişisel beceri zaten savunma sanatlarının ayrılmaz bütünlüğü içinde karşımıza çıkmaktadır, Üretkenliğin ve bireysel yeteneğin olmazsa olmaz bir olgu olduğu Ata Savunma Sanatında ise disiplini yok saymak elbette ki mümkün değildir. Zaten savunma sanatlarının birçoğunda teknik, zekâ ve yaratıcılığın buluşması bizleri, “sanat icra etme” noktasına yaklaştırır. Genel anlamda Savunma sanatlarını özel kılan farklılıklar, çözüme yönelik düşünme yeteneği, estetik, enerjik olmak, kuvvetlilik, dayanıklılık ile var olanı geliştirmek ya da içimizdeki yetenek çerçevesinde ortaya çıkarmaktır. Bunları içeren bir çalışma ve buna bağlı bir gelişme söz konusu ise yapılan, savunma, dövüşme, didişme, müdafaa etme, boğuşma, mücadele etme, yarışma ve yarışırken kazanmak ya da kaybetmek değil, insanın mücadeleci yanının eğitilmesinin en güzel yoludur.  Ata Savunma Sanatı teknik, teorik ve fiziksel bir savunma ve müdafaa sanatı olduğu kadar, aynı zamanda ruhsal eğitim sunan mesleki bir uğraştır, Ata Savunma Sanatını pratik olarak uygularken vücudun bütün kasları ve eklemleri hareket etmektedir. Ayrıca insanlar sosyal yaşamında daha etkin düşünebilmek ve sağlıklı kararlar alabilmek için spor yaparlar, İşte bu nedenle, çevreye uyum sağlamak ve sağlıklı yaşamak adına bir çatı altında birleşirler, İnsanların yaşaması için gerekli olan en önemli gerçeklerden birisi de spor yapmaktır, Tercih etmiş olduğunuz spor dalı Ata Savunma Sanatı ise iç ve dış dünyanızı aydınlatan bir yaşam biçiminin kapısındasınız demektir. Ata Savunma Sanatında el-ayak ve vücudun tamamının gerektiğinde bir silah gibi kullanılması esastır, yumruk ve ayak teknikleri bir gürz, elin keskin tarafı bir bıçak, parmaklar ise bir ok gibi kullanıldığı için adına Ata Savunma Sanatı demek doğru olur sistem içerisinde tekniksel boyutun yanı sıra bedeni terbiye etmeye yönelik, ruhsal çalışma şekilleri de mevcuttur. Ata Savunma Sanatı temel tekniklerinin yanı sıra istatistik tekniklere karşı saldırı ve atakların yüzde oranlarına göre öncelik verilerek kolayca uygulanabilir teknik hareketler ile yapılandırılmıştır, Örneğin bir kişi günlük yaşamında karşılaşabileceği muhtelif fiziki saldırılardan kendisini rahatlıkla koruyabilir, yapılan ani bir hamleyi ustalıkla pasifsize etmesi mümkün olabilmektedir, Her yaş ve meslek gurubundan bay ve bayanların kendi anatomik yapılarına uygun olarak bu sanatı kolayca öğrenebilmesi önemli bir ayrıntıdır, kısaca denemekten çekinen asla sonuca ulaşamaz…
Kısaca denemekten çekinen asla sonuca ulaşamaz…

Ata Savunma Sanatı Nedir Nasıl Başladı?



Ata Savunma Sanatı Nedir Nasıl Başladı?

Ata Savunma Sanatı Geçmişte Ecdadımızın Göğüs Göğüse Yapmış Olduğu Yakın Harp Sanatlarından Esinlenirek Günümüz Koşullarına Göre Modern ve Daha Teknik Bir Şekilde Yansıması Olarak Düşünülmüş ve 2006 Yılında Murtaza ÜNLÜ Tarafından ATA ismi adı altında Türklerin ( Bu Vatanın ) Savunma Sporu Olarak kurulmuştur.
Yolumuz ( Ahi Evran’nın Yoludur ) Ata savunma sanatı” adını soy ağacımız olan ( ecdat ) atalarımızın kendilerine has yaşama kültürü ve tarihler boyu hayat felsefesi haline gelmiş olan ahilik ocağı yani ( Ahi Evran ) geleneğinden esinlenerekten almıştır, öğretimiz yiğitlik, akıl, ahlak, çalışma ve bilimdir, yükselme ve derecelendirme sırası ise çıraklık, kalfalık, ustalık şeklinde hazırlanmıştır, ata savunma sanatının teknik, taktik, teorik ve kültürel yapısı ise günümüz koşullarına bağlı olarak insanımızın zanaatkarlık kabiliyetini ve doğaçlama yeteneğini geliştirebilmesi bakımından esnek ve sürekli güncellenebilir bir yapı içerisinde Türkçe dil kullanaraktan tasarlanmıştır, kişilere kazandıkları güncel ve mesleki yeterlikler doğrultusunda farklı istihdam alanları sağlanarak mesleki ve sportif açıdan toplum içerisinde seçkin ve örnek kişiler olmaları sağlancaktır, Özellikle günümüz gençliğinin yoğun bir şekilde ilgi ve alaka duyduğu savunma sanatları, dünya üzerinde Uzak Doğu ülkelerinin hegemonyası altında olup kültürel, etimolojik ve maalesef inanış bakımından Uzak Doğu felsefesinden beslenmekte, dolayısıyla bu durum uzak doğu sporları ile ciddi bir şekilde ilgilenen yüz binlerce kursiyer ve sporcu adaylarının zaman içerisinde kimliklerini ve dillerini etkilenmeye açık bırakıldığı mutlak bir gerçektir.
Peki bu durum karşısında bizler ne yapmalıyız? Doğu ve batı kültürüne has olan dövüş sanatları ile övünmeye devam mı etmeliyiz, yoksa yeter artık deyip, karşı bir duruş mu sergilemeliyiz? Evet karşı bir duruş sergilemeliyiz diyorsanız, doğru zamanda, doğru yerde ve doğru insanlarla berabersiniz demektir. İşte bu noktada hepimizin ortak buluşma noktası olan, ata savunma sanatı içeriği, dili  ve farklı kültürel özellikleriyle bu topraklardan beslenmekte olup, yukarıda bahsi geçen olguları, pozitif yönde etkilemeyi hedeflemektedir. Kısaca ve anlaşıla bilir bir şekilde özetleyecek olursak ata savunma sanatı, doğu ve batı kültürüne has olan, bütün yakın dövüş sanatlarının tamamına alternatif olarak, dünya dövüş sanatları camiası içinde yüce Türk milletinin kudretini, adaletini ve kahramanlığını temsil edebilmesi noktasında 2006 yılında Murtaza ÜNLÜ tarafından kurulmuş olup % 100 Türklere ve bu topraklara ait bir savunma ve müdafaa sanatıdır. Ata Savunma Sanatına gönül vermiş her bireyin, azimli, çalışkan, kararlı ve en önemlisi geçmişten günümüze bir miras gibi yüreklerimize kazınmış olan, dört mevsim yedi cihanda var olmanın önemini kavrayan kişilerden olması gerekmektedir. Bizler aile kavramının önemini bilen, tarihine ve ecdadına sahip çıkan, vatanını, bayrağını, mili ve manevi değerlerini koruyup, yaşatan bireyler olmalıyız, çünkü bu yüce milletin tarihi birilerinin yaptığı gibi masa başlarında değil, savaş meydanlarında yazılmıştır. Nasıl ki İstanbul’un fethini gerçekleştiren o yüce kumandanın torunları olmanın haklı gururunu yaşıyor isek dünya tarihinin en kanlı savaşı olarak bilinen Çanakkale savaşında tüm dünyaya meydan okuyarak "Çanakkale geçilmez, geldikleri gibi gidecekler" diyen, gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve silah arkadaşlarının bizlere emanet ettikleri bu kutsal ve cennet vatanın, gönüllü birer muzaffer bekçileri olduğumuzu asla unutmamalıyız.
Ata Savunma Sanatı ailesi olarak bu amaç, düşünceler ışığında yaşamış olduğumuz, çağın en önemli sosyal meşgalesi haline gelmiş olan sportif yarışmaların, insan yaşamında önemli bir yer aldığını, bu nedenle göğüs göğse yapılan mücadeleler esnasında, el ve ayak kullanarak yapılan harp tekniklerinin artık birere dövüş ve savaş sanatı olmaktan çıkarak milletler arası bir yarışma ve üstün gelme becerisine dönüştüğü gerçeğini kabul etmeliyiz ve ata savunma sanatı olarak bu yarışın içinde yer olmak istiyorsak; üstün bir zekaya, marifet ve hünerlerimizi sergileyebileceğimiz atletik bir vücuda sahip olmamız gerektirdiğini unutmadan kendimizi bu şekilde yetiştirmeliyiz, ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim sözünün önemi ve bilinci içinde olmalı, Türk kültürü ve tarihinin bir parçası olan ahilik ocağının bayrağını taşıyanlardan olmalıyız. Her insanın kendisini savunması elbette ki bir sanat ve beceri gerektirmektedir Fiziki bir saldırıya maruz kalan her canlı varlığın kendine has müdafaa ve savunma şekli sanat ve kişisel beceri olarak düşünülmelidir, Üretkenlik ve doğaçlama yeteneği kişisel beceri zaten savunma sanatlarının ayrılmaz bütünlüğü içinde karşımıza çıkmaktadır, Üretkenliğin ve bireysel yeteneğin olmazsa olmaz bir olgu olduğu Ata Savunma Sanatında ise disiplini yok saymak elbette ki mümkün değildir. Zaten savunma sanatlarının birçoğunda teknik, zekâ ve yaratıcılığın buluşması bizleri, “sanat icra etme” noktasına yaklaştırır. Genel anlamda Savunma sanatlarını özel kılan farklılıklar, çözüme yönelik düşünme yeteneği, estetik, enerjik olmak, kuvvetlilik, dayanıklılık ile var olanı geliştirmek ya da içimizdeki yetenek çerçevesinde ortaya çıkarmaktır. Bunları içeren bir çalışma ve buna bağlı bir gelişme söz konusu ise yapılan, savunma, dövüşme, didişme, müdafaa etme, boğuşma, mücadele etme, yarışma ve yarışırken kazanmak ya da kaybetmek değil, insanın mücadeleci yanının eğitilmesinin en güzel yoludur.  Ata Savunma Sanatı teknik, teorik ve fiziksel bir savunma ve müdafaa sanatı olduğu kadar, aynı zamanda ruhsal eğitim sunan mesleki bir uğraştır, Ata Savunma Sanatını pratik olarak uygularken vücudun bütün kasları ve eklemleri hareket etmektedir.
Ayrıca insanlar sosyal yaşamında daha etkin düşünebilmek ve sağlıklı kararlar alabilmek için spor yaparlar, İşte bu nedenle, çevreye uyum sağlamak ve sağlıklı yaşamak adına bir çatı altında birleşirler, İnsanların yaşaması için gerekli olan en önemli gerçeklerden birisi de spor yapmaktır, Tercih etmiş olduğunuz spor dalı Ata Savunma Sanatı ise iç ve dış dünyanızı aydınlatan bir yaşam biçiminin kapısındasınız demektir. Ata Savunma Sanatında el-ayak ve vücudun tamamının gerektiğinde bir silah gibi kullanılması esastır, yumruk ve ayak teknikleri bir gürz, elin keskin tarafı bir bıçak, parmaklar ise bir ok gibi kullanıldığı için adına Ata Savunma Sanatı demek doğru olur sistem içerisinde tekniksel boyutun yanı sıra bedeni terbiye etmeye yönelik, ruhsal çalışma şekilleri de mevcuttur. Ata Savunma Sanatı temel tekniklerinin yanı sıra istatistik tekniklere karşı saldırı ve atakların yüzde oranlarına göre öncelik verilerek kolayca uygulanabilir teknik hareketler ile yapılandırılmıştır, Örneğin bir kişi günlük yaşamında karşılaşabileceği muhtelif fiziki saldırılardan kendisini rahatlıkla koruyabilir, yapılan ani bir hamleyi ustalıkla pasifsize etmesi mümkün olabilmektedir, Her yaş ve meslek gurubundan bay ve bayanların kendi anatomik yapılarına uygun olarak bu sanatı kolayca öğrenebilmesi önemli bir ayrıntıdır, kısaca denemekten çekinen asla sonuca ulaşamaz…

Sunday, 27 September 2015

İZMİR'DE KRİTİK BİR MAÇ: GÖZTEPE-BALIKESİR

2 KULÜBESİ ZENGİN  TAKIM KARŞI KARŞIYA GELİYOR ATATÜRK STADINDA. GÖZTEPE, KAZANSA ALTIN BULMUŞ GELİN GİBİ MUTLU OLACAK; BALIKESİR KAZANSA YUKARIYA ÇIKMA ŞANSI YAKALAYACAK YANİ HER İKİ TAKIM İÇİNDE KIRİTİK BİR MAÇ.            BALIKESİRSPOR'UN TEKNİK KADROSU EĞER DÜZGÜN BİR ŞEKİLDE YANİ FUTBOL ZEKASIYLA DOLU BİR SİSTEMLE OYNATIRSA BENCE İLK ÜÇ 'Ü ZORLANMADAN ELDE EDECEK KALİTEDE.        ŞİMDİ TARAFTAR AÇISINDAN BAKTIĞIMIZDA EĞER PASSOLİG OLMASA 20-25000 'LİK SEYİRCİ KİTLESİYLE OYNANACAK BİR MAÇ. HER İKİ KULÜPTEDE KADROLAR YENİ KURULDUĞUNDAN TABİ BİRAZ ZAMANA İHTİYACI VAR. HER İKİ EKİPTE İSTER LG BAŞLARKEN OLSUN İSTER İSTER TRANSFER DÖNEMİNDE OLSUN BELLİ HEDEFLERİ OLAN TAKIM.     BENCE 6 PUANLIK BU MÜCADELEDEN HAK EDEN KAZANSIN DİYORUM.    GÖZTEPE DE MİRKAN ÖENMLİ BİR OYUNCU OYUNUN OYNAYACAK OLMASI TAKIM İÇİNDE BİR MORAL KAYNAĞI.  ÇÜNKÜ SAVUNMA ADAMLARINI YORAN VE ATAK FUTBOLUNU İYİ BİLEN BİR FUTBOLCU. BALIKESİR E GELİNCE BALIKESİRDE İLK HEDEFİN İLK YARIDA GÖZTEPEYİ ÖNCE DURDURMAK VE OYUNU DENGEDE TUTMAK OLDUĞU ORTADA.  MAÇ BALIKESİRLİ OYUNCULARIN VURUŞUYLA BAŞLADI ANCAK İLK 10 DAKİKA GÖZTEPENİN BASKILI OYUNUYLA GEÇİLDİ. VE ATAKLAR SONUÇ VERDİ VE 11. DK. DA DURUM 1-0 OLDU. 2. YARIDA İSE BU SEFER İLK YARI İÇİN HANİ BALIKESİRSPOR GÖZTEPEYİ DURDURMAYI BAŞARIR VE OYUNU DENGEDE TUABİRSE PUAN ALMA ŞANSI YAKALAR DEMİŞTİKYA İŞTE MAÇIN GERİ KALAN 80  DAKİKASI AYNEN DEDİĞİMİZ GİBİ GEÇTİ VE NİHAYETİNDE BALIKESİRSPOR ERKAN SEKMALA DURUMU 1-1 E GETİRDİ. EĞER HER İKİ TAKIMIN FORVET VE 2. BÖLGE OYUNCULARI ELLERİNE GEÇEN FIRSATLARI İYİ DEĞERLENDİREBİLMİŞ OLSALARDI ZANNEDRİM MAÇ HAFTANIN EN GOLLÜ MAÇI OLARAK TARİHE GEÇEBİLİRDİ.  BUNA RAĞMEN BALIKESİRSPOR İZMİR TEMSİLCİSİ VE EVSAHİBİ GÖZTEPENİN ELİNDEN GALİBİYETİ ADETA SÖKE SÖKE ALDI  HATTA ZAMAN YETSEYDİ GALİBİYETE BİLE ULAŞRDI .       ŞİMDİLİK BİZDEN BUKADAR YENİ BİR YAZIMIZDA DAHA GÖRÜŞMEK ÜMİDİYLE HERKESE HOŞÇAKALIN DİYORUM.                            http://www.karakusak.net/MUHİTTİN ÇİFTÇİ













Friday, 25 September 2015

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, bayram namazını Sabancı Merkez Camisi'nde kıldı.


Ömer Çelik
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, bayram namazını Sabancı Merkez Camisi'nde kıldı.
Kurban Bayramı'nı geçirmek üzere Adana'ya gelen Ömer Çelik, bayram namazı için Sabancı Merkez Camisi'ne geldi.
Burada namazını kılan Ömer Çelik, daha sonra vatandaşlarla bayramlaştı.
Ömer Çelik, gazetecilere yaptığı açıklamada, şehit yakınlarının bayramını kutlayarak ailelerine sabır diledi.
"Öncelikle bu bayramda hepimizin huzuru için, bu bayramlara hepimizin birlik, beraberlik içinde varabilmesi için canını feda eden şehitlerimize rahmet diliyoruz. Onların büyüklerinin ellerinden öpüyoruz. Çocuklarının gözlerinden öpüyoruz. Ailelerinin bayramını öncelikle tebrik ediyoruz. Allah hepsine rahmet eylesin, kalanlara sabır versin, bayramlarını mübarek etsin. Bir kere daha bu bayrama birlik ve beraberlik içerisinde kavuştuk. İnşallah her şeyin daha güzel olduğu, birlik ve beraberliğimizin daha pekiştiği günlere kavuşuruz."

Adıyamanlılar Vakfı Genel Başkanı Ramazan AKSOY: "SAVAŞLARIN GOLGESİNDE BAYRAMI KUTLAMANIN ÜZÜNTÜSÜNÜ YAŞIYORUZ"



Abdulkerim SonkayaAdıyaman Kulis 
Adıyamanlılar Vakfı Genel Başkanı Ramazan AKSOY: "SAVAŞLARIN GOLGESİNDE BAYRAMI KUTLAMANIN ÜZÜNTÜSÜNÜ YAŞIYORUZ"
Adıyamanlılar Vakfının duzenlediği bayramlaşma töreninde bir konuşma yapan Adıyamanlılar Vakfı Genel Başkanı Ramazan Aksoy,
gerek komsu ülkelerimizde devam eden savaşlardan dolayi ve gerekse ulkemizde devam eden terör olaylarindan dolayi bayrami bayram gibi kutlayamamanin üzüntüsü içerisinde olduğunu belirtti.
Aksoy, Bu olumsuz sureçte ve boylesi dualarin kabul olduğu kurban bayramı dolaysiyla hepize düşen görev dua etmek olduğunu kaydeden Başkan Aksoy, "Bu yaşanan olaylardan dolayı inanıyorumki herkes buruk bir bayram yaşıyor. Vakfimızın düzenlediği geleneksel bayramlaşma törenine katilan bütün hemşehrilerimize şükranlarımı sunuyorum. Şu bir gerçek ki, bir çok hizmet alanlarda markalaşan vakfimiz, bundan böylede yapacağı hizmetlerle siz değerli Adıyamanlı hemşerilerimizin gururu olmaya devam edecektir" diyerek herkesi bayramını kutladı.
Bağcilar Belediye Başkanı Cemil Şahin ise; "Kurbanlar ve bayramlar allaha yaklaştırmanın yoludur. İnşallah Allaha bir adim da olsa yakın olduysak ne mutlu bizlere diyorum. Bayramvesilesiyle soz değerli Adiyamanli gönül dostlarımızla bir ataya gelmekten büyük onur duyduk" şeklinde konuştu.
Adıyamanlılar Federasyonu Başkanı Nevzat Bayhan ise, "Dini bayramlar kardeşliğin ve dostluğun simgesi olduğu kadar küskünlüklerin ve dargınlıklarin bir kenara bırakma günüdür" diyerek bu anlamda güzel örnekler verdi.
AK Parti İstanbul 3. Bölge milletvekili Adayi Resul Kurt ise bariş ve kardeşlik için önemli bir simge olan bu bayram gününde siz değerli hemşerilerimizle birlikte olmanin gururunu yaşiyoruz" diyerek herkesin bayramini kutladi.
Vakfn kurucu üyelerinden Mustafa Karlı ve Abdulgani Tekin ise birer selamlama konuşması yaparak bütün katilimcilarin bayramını kutladı.


Featured post

Five Years After Reconversion: Hagia Sophia Embodies Turkey’s Cultural Crossroads

  ISTANBUL, JULY 2025   — Half a decade has passed since the iconic Hagia Sophia resumed its role as a working mosque, marking a watershed m...

Popular Posts