Monday, 11 July 2016

Oğuz: "Su satarak belediye başkanlığı yapılamaz"


Oğuz: "Su satarak belediye başkanlığı yapılamaz"

UBP Genel Sekreteri Dursun Oğuz, Türkiye'den gelen su konusunda Yeni Bakış'a çok tartışılacak değerlendirmelerde bulundu.


UBP Genel Sekreteri Dursun Oğuz, yaz aylarında suyun en gerekli olduğu zamanda İskele Bölgesi'ne suyun neredeyse haftada bir geldiğine dikkat çekerek, bölgeye bir iki gün içinde Türkiye'den gelen suyun ulaşacağını söyledi. Oğuz, suyun insan yaşamı için olmazsa olmaz bir ihtiyaç olduğunu belirterek, CTP'nin hükümet döneminde bu suya karşı çıktığını, dönemin hükümetini yorduğunu kaydetti. Su konusunun Türkiye ile olan ilişkilere zarar verdiğini ifade eden Oğuz, suya karşı olan bazı  belediyelerin kendilerinin öz yönetimiyle ilgili olduğunu söyledi. Oğuz, CTP'li belediye meclis üyelerinin birçok belediyenin içinde yer aldığını ve hepsinin de suya evet dediğine vurgu yaparak, belediyelerin kapalı kapılar ardında kendi hesapları olduğunu, ancak bundan halkın zarar gördüğünü söyledi.
"Su konusuda art niyet var"
Oğuz, su konusunda ülkeye zaman kaybettirmemek gerektiğini belirterek, suni bir gündem yaratıldığını ve bugün bakıldığında  sadece kaybedilenin  zaman ve enerji olduğunu kaydetti. Oğuz, su konusunda art niyetin devam ettiğini söyleyerek, halkın üzerindeki olumlu havayı olumsuz havaya çevirmek isteyenlerin olduğuna dikkat çekti. Suya kavuşan insanlar üzerinde "kullanılamaz, temiz değil" gibi söylemlerle şüphe yaratılmak istendiğini dile getiren Oğuz, tüm bunların manipilasyon haber olduğunu söyledi.
"Bağcılarla uğraşmaktan vazgeçip, üzüm yemeye bakmalıyız"
Oğuz şunları söyledi, "Düşünün ki, bu su o kadar uzaktan tüm engelleri aşarak geliyor. Ancak bazı çevreler kısır döngü yaratarak ve başka taraflara çekerek tartışma yaratmak istemektedir. Bunlar art niyetli davranışlardır. Sağlık herkes için hassas bir konudur. Şu ana kadar o konuda resmi bir açıklama henüz yok ama isteyerek manipilasyon haber yaratmak doğru değildir. Bazıları klor oranı yüksektir gibi açıklamalar da yapıyor. Suyun analizi baraja düşmeden yapılsın diyenler oldu. Ancak su baraja tam olarak düşse bile bizim birçok borumuz eskidir. O borulardan geçen su yine şüphe yaratacaktır. Devlet Su İşleri dünyada bir markadır. Orada bizim de yöneticilerimiz var. Bakanlık su idaresiyle ilgili danışma kurulu oluşturdu. Burada hiçbir siyasi parti ayırımı yapılmadı. Herşey şeffafdır. Biz bağcılarla uğraşmaktan vazgeçip, üzüm yemeye bakmalıyız"
"Borular çok eski ve yıprandı"
Oğuz, Mağusa-Lefkoşa arasındaki boruların eski olduğunu , toprak altında ise bir yıpranma yaşandığını, buradan geçen suyun sağlığa engel olmayacak şekilde bir  koruma faktörünün verilmesinin normal olduğunu kaydetti. Tarımsal  alanda suyun kullanımıyla ilgili ise Oğuz, suyun yarısının tarımsal amaçlı kullanılacağının daha önce açıklandığını, ancak ihaleye çıkılmadan önceki geçiş sürecinin ardından KKTC'nin açacağı uluslararası ihalenin bu konuda önem taşıdığına vurgu yaptı. Oğuz, tarımsal amaçlı suyun yapılacak altyapının ardından, arıtılmasıyla tarıma verilmesinin daha sonraki süreci kapsadığını söyledi.
"Sudan elde edilen karla belediye yönetilemez"
Oğuz, suyun fiyatı konusunda son dönemde çıkan  tartışmalara da değinerek, fiyatlandırmanın Uluslararası ihaleye çıkıldığı zaman belli olacağını söyledi. Şirketin de istediği fiyattan suyu veremeyeceğini belirterek, yatırım maliyetleri dahil teknik çalışmalardan sonra suyun fiyatının belli olacağını kaydetti. Oğuz, "Hiçbir devlet, hiçbir parti KKTC gerçekleri dışında hareket edemez. Kullanılabilecek alım gücünün üstüne çıkılamaz" dedi. "Halk suyu istiyor"diyen Oğuz, suyun fazla pahalı olması durumunda yerel yönetimlere karşı bir tepki doğacağını belirterek, "su satarak belediye başkanlığı yapılamaz, sudan elde edilen karla belediye yönetilemez. Bundan sonra belediyeler başka yerlerden gelir etmenin yolunu arayacak" dedi.
"Akıncı daha sert olmalı"
Dursun Oğuz, Kıbrıs müzakerelerinde toprak konusu daha gündeme gelmeden Rum tarafının Güzelyurt talebini, görüşme  masasını bertaraf etmeye yönelik bulduğunu söyledi. Oğuz, Anastasiadis'in yaptığı bu açıklamayı tahrik edici olarak değerlendirerek, amacın Güney Kıbrıs'ta içe yönelik mesaj vermeye yönelik olduğunu kaydetti. Oğuz, "Şu anda geçerli olan gerçek görüşme masasıdır. Cumhurbaşkanı Akıncı biraz alttan alıyor. Akıncı, ara bulucunun da huzurunda, 'bizi tahrik ediyorsun, Kuzey Kıbrıs'ı tahrik ediyorsun, masayı tahrik ediyorsun'demelidir. Rum tarafı müzakerelere olumsuz olan taraf olmasın diye bana göre rol çalma peşindedir. Asıl amacı budur. Anastasiadis bu açıklamaları bilinçli bir şekilde yapıyor. Toprak ve mülkiyet konusu henüz masada yokken bu açıklamalarda bulunmak masayı dinamitlemeye yöneliktir. Akıncı belki kapalı kapılar ardında belki de açık olarak daha sert olmalıdır"diye konuştu.

Türkiye’nin 2. Efes’i toprak altında bekliyor


İzmit’te 2 bin yıllık tapınak merdivenlerinin ortaya çıkması sonrası hızlandırılmak istenen kazı çalışmaları, kamulaştırma engeline takıldı. Ortaya çıkarılmak istenen Nikomedia uygarlığına ait liman kentinin Efes’ten daha büyük olduğu tahmin ediliyor.

Kocaeli’nin İzmit ilçesi Çukurbağ Mahallesi'ndeki kazı alanında devam eden çalışmalarda ortaya çıkarılan 2 bin yıllık tapınak merdivenleri kazıların önemini arttırdı. Son olarak 'sağlık tanrıçası' heykeli başta olmak üzere birçok eserin bulunduğu alanda yapılan kazılarda 2 bin yıllık olduğu tahmin edilen mermerden yapılmış 17 basamaklı tapınak merdivenleri gün yüzüne çıkartıldı.

Dar sokaklarla ve çok sayıda evle çevrili, Efes Antik Kenti’ne rakip olabileceği tahmin edilen alanda genişletilerek devam edilmesi istenen kazılar ise kamulaştırma engeliyle karşılaştı.


Çukurbağ Mahallesi Bahariye Caddesi üzerinde bulunan kazı alanında son yapılan çalışmalarda ortaya çıkan eserler, Anadolu’daki en büyük medeniyetlerden biri olan Nikomedia uygarlığına ait eserlerin gün yüzüne çıkartılması çalışmalarını hızlandırdı.Kazı yapılan alanın Nikomedia uygarlığının kalbi olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Adnan Zamburkan, “Burada yapılan her kazı sonucunda mutlaka tarihi eser ortaya çıkmaktadır. Burada yine sondaj kazısı sonucunda bir heykel bulundu. Bu heykelin bulunması sonucunda, Müze Müdürlüğümüzce burada kazı devam ettirildi. Ve devamında da bu merdivenlerin burada var olduğunu gördük. Yapılan çalışma sonucunda 2 bin yıllık olduğu tahmin edilen merdivenlerin 17 tanesi ortaya çıkartıldı. Geri kalanları da yine yapılacakalışmalar sonucunda ortaya 
çıkartılacak” dedi.
Roma’ya 40 yıl başkentlik yapmış bir alan

Ortaya çıkan alanın önceki yıllarda belirlenen antik alanlarla bağlantısı olduğunu ifade eden Zamburkan, “Kocaeli bir zamanların 4 büyük kentinden bir tanesi. Bir zamanlar yine 40 yıl eş başkanlık olarak başkentlik yapmış bir kent. Arkeolojik açıdan da zengin. Bir zamanların, o dönemlerin ihtişamlı saraylarının, kabartmaların, süslemelerin, sütunların, tören alanlarının bu alanda olduğunu biliyoruz. Bu nedenle de çalışmalarımız buradan başlattık. Geçmiş yıllardaki kazılarda birçok tarihi eser ortaya çıktı. Yine iki yıl önceki kazılarda yaklaşık 300’e yakın taş eser ortaya çıktı. Bunlardan bazılarını biz müzemize kazandırdık. Yapmış olduğumuz bu çalışmalara da buradaki eserlerin gün yüzüne çıkartıp, yine insanlığa sunulması için devam ediyoruz” diye konuştu.
Zamburkan, şunları kaydetti: “Şu anda yeni yapacağımız kazı alanıyla birlikte bin 500 metrekarelik bir kazı alanı açmış olacağız. Bu güne kadar 700-800 metrekarelik bir alanı açtık. Şu anda 400-500 metrekarelik kamulaştırdığımız alanlar var. Onları da kazı çalışması sonrası açacağız ve kazı alanlarıyla bir bütün halinde kullanacağız. Eğer biz bu alanı tamamen açarsak, gün ışığına çıkartırsak ikinci bir Efes, Nikomedia uygarlığının altından artık çıkmış olacak.”



Nikomedia uygarlığının dönemince çok önemli bir yerleşim alanı olduğunu belirten İl Kültür Turizm Müdürü Adnan Zamburkan, "Nikomedia kurulduktan sonra 308 yıllarda büyük bir deprem yaşamış ve bu depremde gerçekten çok büyük bir yıkıma uğramış. Özellikle o zamanki saraylar, yapıların hepsi depremde hemen hemen zarar görmüştür" dedi.


Kazan Belediyesi, Orta Doğu ülkelerinin ilgisini çekiyor


Yerel yönetimler alanında yaptığı çalışmalarla Türkiye’ye rol model olan Kazan Belediyesi, Orta Doğu ülkelerinin ilgisini çekiyor

Kazan Belediyesi, Suudi Arabistan’ın Eylaf gazetesinin ardından, bu kez de Katar’ın ve Orta Doğu’nun en çok okunan gazetelerinden Elşark tarafından haberleştirildi. Kazan Belediye Başkanı Lokman Ertürk’ün yaptığı çalışmalardan övgüyle bahsedilen haberde, ilçeye kurulması planlanan savunma sanayi üssü ile askeri malzeme üreten tesisler de konu edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ev sahipliğinde bir süre önce gerçekleştirilen Dünya İnsani Zirvesi için Türkiye’ye gelen Orta Doğu ülkelerinden gazeteciler, Kazan’ı ziyaret etmişti. Bu kapsamda geçtiğimiz günlerde Suudi Arabistan’ın Eylaf gazetesine konu olan Kazan, son olarak Katar’ın Elşark gazetesinin sayfalarına taşındı.

Kazan’a övgü

Elşark gazetesi haberinde, Kazan Belediye Başkanı Lokman Ertürk ve ilçe halkı tarafından oldukça sıcak karşılandıkları belirtilerek, “Kazan gezisi, daha önce yaptığımız gezilerden çok farklıydı” denildi. Başkan Ertürk tarafından yabancı gazetecilerin Kazan’da yapılan çalışmalar hakkında ayrıntılı olarak bilgilendirildiğinin belirtildiği haberde, Ulu Cami, Satı Kadın Müzesi ve yeni belediye hizmet binasında yapılan gezintiden bahsedildi. Geziye katılan yabancı gazetecilerin anısına oluşturulan hatıra ormanına değinilen haberde, Başkan Ertürk’ün, “Beni ziyaret etmek için olmasa bile, ağaçlarınızı sulamak için Ankara’yı ziyaret etmenizi isterim. Ağaçları  yetiştirmekten siz sorumlusunuz“ esprisine yer verildi.

Projeler zamanla yarışıyor

Kazan’da ve Türkiye’de Ak Parti’nin iktidar olduğu 2002 yılından bu yana olumlu anlamda büyük bir değişimin geçirildiğinin altı çizilen haberde, “İlçenizde işler yolunda. Kalkınma projeleri zamanla yarışıyor. Uygulanmakta olan projelerin ilerleyişini görebiliyorsunuz. Müslüman bir ülkenin bu değişimleri gerçekleştirebildiğini görmek sevindirici” denildi.

Askeri tesislere vurgu

Haberde ayrıca, Kazan’da yapılması planlanan Türkiye’nin en büyük projesi olacak olan Savunma Sanayi Üssü ve ilçede faaliyet gösteren askeri alanda üretim yapan tesislere de vurgu yapıldı. Kazan’daki fabrika ve tesislerde üretilen uçaklar, insansız hava araçları, tanklar, silahlar ve askeri ekipmanlardan ayrıntılı olarak bahsedildi.

Başarımızın eseri

Orta Doğu’nun köklü gazetelerinde Kazan’la ilgili çıkan haberlerin kendilerini mutlu ettiğini söyleyen Başkan Ertürk, “Orta Doğu’nun köklü gazetelerinde Kazan’dan övgüyle bahsedilmesi başarımızın eseridir. Yaptığımız çalışmalar yalnızca Türkiye’den değil dünyanın her yerinden görülmektedir” diye konuştu.

Read more at http://www.haberank.com/kazan-orta-dogunun-gundeminde-111899.html#ZUp4Zm3Fc4KFvxJL.99

TRAFİK GÜZERGAHI NASIL OLACAK?


Fatih Köprüsü’ne alternatif olacak Yeni Keçiören Bulvarı’nın, Keçiören trafiğini yüzde 40 oranında rahatlatacağını belirten Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Vedat Üçpınar, “2 köprü, 1 alt geçit ve 1 hemzemin kavşaktan oluşan 3 katlı Basınevleri Kavşağı, 3 ay gibi kısa sürede 400 kişilik ekip ve onlarca iş makinesiyle 7/24 çalışılarak tamamlandı. Pazartesi günü Basınevler Kavşağı, trafiğe açılarak hizmete girecek” dedi.

TRAFİK GÜZERGAHI NASIL OLACAK? 
Selçuklu, Gülhane ve Basın caddeleri kesişiminden başlayıp, Samsun Yolu’na kadar yapımı devam eden yaklaşık 800 metre uzunluğunda, 2’şer şeritli ve çift yönlü olacak Yeni Keçiören Bulvarı’nın Basınevleri tarafındaki ilk etabının tamamlanarak trafiğe açılmasıyla, Aydınlıkevler yönünden Gülhane Caddesi yönüne, yeni yapılan alt geçitle ulaşım sağlanacak. Yine Aydınlıkevler yönünden Basın Caddesi ve Selçuklu Caddesi yönlerine hemzemin kavşakla geçiş yapılabilecek. Selçuklu Caddesi’nden Gülhane Caddesi’ne, yeni yapılan köprüyle geçiş sağlanacak. Selçuklu Caddesi’nden Aydınlıkevler ve Basın Caddesi yönlerine hemzemim kavşakla ulaşılabilecek. Basın Caddesi’nden tüm yönlere hemzemin kavşakla geçiş yapılabilecek. Gülhane Caddesi’nden Selçuklu ve Basın caddeleri yönlerine hemzemin geçişle ulaşılabilecek. Ayrıca Gülhane Caddesi’nden Aydınlıkevler yönüne, yeni yapılan alt geçitle ulaşım sağlanacak.
Bu haber http://www.eymirmedya.com/'dan alınmıştır.

Kaynak: http://www.eymirmedya.com/haber/2414/kecioren-bulvarinda-birinci-etap-tamam.html

YENİ KEÇİÖREN BULVARI’NDA ÇALIŞMALAR




BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ TARAFINDAN YAPIMI HIZLA DEVAM EDEN YENİ KEÇİÖREN BULVARI’NIN 2.ETAP ÇALIŞMALARI KAPSAMINDA, SAMSUN YOLU- KAZIM KARABEKİR BAĞLANTI KÖPRÜSÜ DÜN GECE (7 TEMMUZ PERŞEMBE) YIKILDI -YIKIM ÇALIŞMALARI NEDENİYLE TRAFİĞE KAPATILAN SAMSUN YOLU BUGÜN (8 TEMMUZ CUMA) ÖĞLE SAATLERİNDE ÇİFT YÖNLÜ OLARAK TEKRAR TRAFİĞE AÇILDI 

Büyükşehir Belediyesi tarafından yapımı devam eden Yeni Keçiören Bulvarı çalışmaları kapsamında, Turgut Özal Bulvarı (Samsun Yolu) üzerinde bulunan Samsun Yolu-Kazım Karabekir Bağlantı Köprüsü, dün gece (7 Temmuz- Perşembe) yıkıldı. Yıkım çalışmaları nedeniyle kapatılan Samsun Yolu da bugün (8 Temmuz Cuma) öğle saatlerinde çift yönlü olarak tekrar trafiğe açıldı. Yeni Keçiören Bulvarı’nın 2. Etap çalışmaları kapsamında, Samsun Yolu üzerindeki Fatih Köprüsü’nün bağlantı yollarından olan Samsun Yolu-Kazım Karabekir bağlantı köprüsünün yıkımı için Samsun Yolu dün gece çift yönlü olarak trafiğe kapatılmıştı. Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Dairesi Başkanlığı tarafından hızla yürütülen çalışmalar sonrası Samsun Yolu- Kazım Karabekir Bağlantı Köprüsü’nün yıkımı gerçekleştirildi. Geçici süre trafiğe kapalı tutulan Samsun Yolu bugün öğle saatlerinde çift yönlü olarak trafiğe açıldı. Yıkılan köprünün yerine, Keçiören'den yeni yapılan bulvarla bağlantılı köprü yapılacak. Yeni Keçiören Bulvarı’nın Samsun Yolu kesişiminde 1 köprü ve 2 alt geçit yapılacak. Yeni yapılacak köprünün bir kolu Samsun Yolu Kazım Karabekir bağlantısını, diğer kolu ise Yeni Keçiören Bulvarı Kazım Karabekir bağlantısını sağlayacak.


Kaynak: http://www.eymirmedya.com/haber/2417/yeni-kecioren-bulvarinda-calismalar.html
Bu haber http://www.eymirmedya.com/'dan alınmıştır.

Friday, 1 July 2016

İsrail'le anlaşma ne anlama geliyor?


Bir iki gün evvel Tel Aviv ve Ankara'dan eş zamanlı yapılan açıklama ile "Türkiye-İsrail Normalleşme Süreci" ve mutabakat gündeme bomba gibi düştü. Öyle ki dün bütün haber kanallarında bu konu konuşuluyordu. Bu haber ile karşısında muhakkak şaşıranlar, "Terör devleti ile anlaşma mı sağladık?" diye düşünenler olmuştur. Açıkçası bu gelişme beni şaşırtmadı. Çünkü C. Erdoğan, hem başbakanlığı süresince hem de cumhurbaşkanlığı süresince bu konuda oldukça net ve şeffaftı. Her zaman üç şart öne sürdü: 1.İsrail Devleti, Mavi Marmara'da yaşattığı zulüm için Türk Hükümeti'nden özür dileyecek 2.İsrail, Mavi Marmara'da şehit olanların ailelerine ve yaralananlara tazminat ödeyecek 3.Gazze'ye uygulanan ambargo veya abluka kaldıracak
Bu üç şart sağlandığında İsrail ile olan ilişkiler elbette normalleşecekti. Fakat yıllardır hiç bir anlaşma sağlanamadı ve anlaşma sağlanamadığı süre boyunca da Gazze'ye uygulanan ambargo ve abluka devam etti. Bugün ise bu anlaşma ile ambargo ve abluka hafifletilmiş oldu. Öyle ki günde sadece dört saat elektrik ve su kullanabilen Gazzeliler, Türk hükümetinin girişimleri sayesinde daha fazla elektriğe ve suya kavuşacak. TOKI, kimsenin giremediği Gazze'ye girecek. Ayrıca önümüzdeki günlerde Türkiye'den Gazze'ye doğru bir yardım gemisinin yola çıkacağı düşünülüyor. Böylelikle 3.şart da eksik bir şekilde olsa da gerçekleşmiş oluyor.
Türk basınında hem solcu hem de sağcı bazı gazeteler bu mutabakatı ağır sözlerle eleştirdi. İsrail basını ise çoğunluklu Türkiye'nin mutabakattan kazançlı çıktığını, İsrail'in taviz verdiğini düşünüyor. İsrail'in Jerusalem Post gazetesi "Anlaşma Erdoğan İçin Zafer" başlıklı bir yazı kaleme aldı. Hamas da Türkiye ile İsrail arasındaki mutabakattan memnun kaldığını açıkladı.
Elbette bu mutabakat, İsrail Devleti ile Türk Hükümeti arasında gerçekleşti. Türk Hükümeti, İsrail ile anlaşabilir, İsrail'i dost edinebilir. Bu devletler arası bir ilişkidir. Bu ilişkiler, anlaşmalar Filistinliler için daha yaşanılabilir bir dünya oluşturabilir. Bir gün Gazze'deki ablukanın ve ambargonun tamamen ortadan kalkmasını da sağlayabilir. Bu yüzden devletler arası ilişki, anlaşma ve mutabakatlar oldukça büyük önem arz ediyor.
Kaynak: İsrail'le anlaşma ne anlama geliyor? - Enes Duruay

YÖK Bilim ve Teknoloji Ödülleri Duyurusu Yayımlandı

YÖK Bilim ve Teknoloji Ödülleri Duyurusu Yayımlandı

Yüksek Öğretim Kurulu tarafından Bilim ve Teknoloji ödülleri hakkında bir duyuru yayımlandı. Tüm detaylar ve daha fazlası haberimizde...

YÖK Bilim ve Teknoloji Ödülleri Duyurusu Yayımlandı

Yüksek Öğretim Kurulu tarafındanBilim ve Teknoloji ödülleri hakkında bir duyuru yayımlandı. Tüm detaylar ve daha fazlası haberimizde... 
Duyuru Yüksek Öğretim Kurulunun resmi internet sitesinde duyurular bölümünde yayımlandı. Yayımlanan duyuru " İKB Bilim ve Teknoloji Ödülleri " başlığı ile paylaşıldı.

Duyuruya göre;
İslam Kalkınma Bankası (İKB) tarafından İKB üyesi ülkelerdeki bilimsel araştırmaları ve akademik kuruluşları desteklemek amacıyla 2016 yılı Bilim ve Teknoloji ödülleri verilecektir. Ödüller üç ayrı kategoride verilecek olup, İKB' ye yapılacak başvuru için son tarih 30 Kasım 2016'dır. Başvurular doğrudan İKB'ye gönderilecektir.
Başvuruya ilişkin detaylı bilgi aşağıda yer almaktadır.

Kültür Bakanlığı Yetiştirilmek Amacıyla Yurt Dışına Personel Gönderecek

Kültür Bakanlığı Yetiştirilmek Amacıyla Yurt Dışına Personel Gönderecek

T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı resmi web sayfasında önemli bir sınav duyurusu yayımladı.



Kültür Bakanlığı göndereceği personelleri sınav yolu ile seçecek. T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı 4 TH - GİH ve 1 GİH sınıfında olmak üzere toplam 5 personelini yurtdışına göndermeye karar vermiştir. Yurtdışına personel gönderilmesi tasarısı personellerin yabancı dillerinin gelişmesi için değil, kurum personelinin mesleklerine ait hizmetlerde yetiştirilmesi, eğitilmesi, bilgilerinin artırılması, staj, öğrenim ve ihtisas yaptırılması amacıyla hazırlanmıştır. 

Başvurularda Aranan Koşullar Nelerdir?
*Birim Amirinin olumlu görüşünü almış olmak
*Son üç yıl içinde kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını almamış olmak
*Askerlikle ilgisi bulunmamak
*Dışişleri Bakanlığının bildirimi üzerine uluslararası kurum ve kuruluşlara gönderilecekler ile öğrenim veya ihtisas yapacak Devlet memurları için 40, diğerleri için 50 yaşını tamamlamamış olmak
*Daha önce yurt içinde aynı konuda veya yurt dışında aynı düzeyde eğitim veya öğrenim görmemiş olmak
*Bu Yönetmelikle belirlenen yabancı dil bilgisi düzeyine sahip olmak
*Hastalık sebebiyle eğitim veya öğrenimini gerçekleştiremeyeceği genel hükümler çerçevesinde hastalık raporuyla tespit edilenler hariç, bu Yönetmelik hükümlerine göre geri çağrılmamış olmak.

Bu şartları barındıran adaylardan hangi belgeler istenir?
*Başvuru Formu 
*Yabancı Dil Belgesi
*Birim Amiri Görüşü
*Erkek Adayların Askerlik Durumunu Gösterir Onaylı Belge
*Akseptans Belgesi

Hangi tarihlerde başvuru yapılır?
1 Temmuz 2016 tarihinde başvurular alınmaya başlanacak, 22 Temmuz 2016 tarihinde başvuruların alınmasına sona verilecektir. 

Daha fazla bilgi almak için lütfen TIKLAYINIZ.

İhracat yüzde 9,6 arttı, ithalat yüzde 3,8 azaldı


İhracat yüzde 9,6 arttı, ithalat yüzde 3,8 azaldı

Türkiye İstatistik Kurumu ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığı işbirliğiyle oluşturulan geçici dış ticaret verilerine göre; ihracat 2016 yılı Mayıs ayında, 2015 yılının aynı ayına göre %9,6 artarak 12 milyar 140 milyon dolar, ithalat %3,8 azalarak 17 milyar 194 milyon dolar olarak gerçekleşti.

Dış ticaret açığı %25,5 azaldı
 

Mayıs ayında dış ticaret açığı %25,5 azalarak 6 milyar 788 milyon dolardan 5 milyar 54 milyon dolara geriledi.

İhracatın ithalatı karşılama oranı 2015 Mayıs ayında %62 iken, 2016 Mayıs ayında %70,6’ya yükseldi.

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ihracat %5,9 arttı

Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre; 2016 Mayıs ayında bir önceki aya göre ihracat %5,9, ithalat %2,1 arttı. Takvim etkilerinden arındırılmış seriye göre ise; 2016 yılı Mayıs ayında önceki yılın aynı ayına göre ihracat %9,4 artarken, ithalat %9,4 azaldı.
Avrupa Birliği’ne ihracat %25,1 arttı

Avrupa Birliği’nin (AB-28) ihracattaki payı 2015 Mayıs ayında %42,5 iken, 2016 Mayıs ayında %48,5 oldu. AB’ye yapılan ihracat, 2015 yılının aynı ayına göre %25,1 artarak 5 milyar 887 milyon dolar olarak gerçekleşti.

En fazla ihracat yapılan ülke İngiltere oldu 

İngiltere’ye yapılan ihracat 2016 yılı Mayıs ayında 1 milyar 283 milyon dolar olurken, bu ülkeyi sırasıyla  Almanya (1 milyar 112 milyon dolar), İran (673 milyon dolar) ve İtalya (603 milyon dolar) takip etti.

İthalatta ilk sırayı Çin aldı

Çin’den yapılan ithalat, 2016 yılı Mayıs ayında 2 milyar 39 milyon dolar oldu. Bu ülkeyi sırasıyla Almanya (1 milyar  856 milyon dolar), ABD (1 milyar 210 milyon dolar) ve Rusya (1 milyar  206 milyon dolar) izledi.

Yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayi ihracatı içindeki payı %3,3 oldu

Teknoloji yoğunluğuna göre dış ticaret verileri, ISIC Rev.3 sınıflaması içinde yer alan imalat sanayi ürünlerini kapsamaktadır. Mayıs ayında ISIC Rev.3’e göre imalat sanayi ürünlerinin toplam ihracattaki payı %94,5’tir. Yüksek teknoloji ürünlerinin imalat sanayi ürünleri ihracatı içindeki payı %3,3, orta yüksek teknolojili ürünlerin payı ise %32’dir.

Yüksek teknolojili ürünlerin imalat sanayi ithalatı içindeki payı %16,9 oldu


İmalat sanayi ürünlerinin toplam ithalattaki payı %85,1’dir. Yüksek teknoloji ürünlerinin 2016 Mayıs ayında imalat sanayi ürünleri ithalatı içindeki payı %16,9, orta yüksek teknolojili ürünlerin payı ise %45’tir.

Mahmatlı'da 50 binlik şehir




Mahmatlı'da 50 binlik şehir
güncelleme:01 Temmuz 2016 / 08:22
Ankara'nın en hızlı büyüyen ilçesi olan Gölbaşı için 2023 yılı çalıştayı hazırlandı.
Mahmatlı'da 50 binlik şehir
Ankara'nın en hızlı büyüyen ilçesi olan Gölbaşı için 2023 yılı çalıştayı hazırlandı.
Ankara Büyükşehir Belediyesi Nazım imar planında Gölbaşı- Mahmatlı mahallesinin 2023 yılındaki nüfusu 50 bin olarak planlandı. 
MAHMATLI: Ankara-Pozantı Otoyolunun Konya yolu kesişim noktasında ve Mogan –Eğmir havza sisteminin dışarısında konumlandırılan Sanayi alanları bölge içerisinde yer alan Karaali, Bezirhane, Selametli, Karagedik gibi yerleşimler ile metropoliten alanın güneyinde oluşturulması öngörülen Odağın temel istihdam bölgesi olarak kurgulanmış.
MAHMATLI: Günümüze kadar yapılan üst ölçekli planlama çalışmalarında kentin güneyinde bir çekim odağı yaratılmasına yönelik arayışlar sonucunda ÖÇK sınırları dışında yer alan Ahiboz köyü odak olarak belirlenmiştir. 2023 planlama çalışmasının da temel kurgularından olan odak yaratma arayışları bu bölgede Ahiboz odağının ÖÇK’nın yasal sınırlarının dışında kalmasını yeterli bulmamış, koruma statüsü kazandırılması ilkesinin benimsendiği ve coğrafik eşiğe oturtulan Mogan-Eğmir havza sisteminin dışında bir alanın arayışları neticesinde Ankara – Pozantı otoyolu ile Konya yolu kesişiminin sunduğu ulaşılabilirliği yüksek olan ve kentsel çalışma alanlarını da destekleyici nitelikteki Mahmatlı ve civarı, bölgenin geliştirilmesi gerekli görülen yeni odağı olarak belirlenmiş.

Bu odağın belirlenmesinde Mahmatlı civarındaki kamu mülklerinin, ucuz arsa ve konut üretimini cazip kılacak olanaklar sunması da değerlendirilerek 2023 çalışması ile Mahmatlı odağında yaklaşık 50.000 kişinin yaşamasına yönelik kararlar üretilmiş.

Konu ile ilgili daha geniş bilgi Büyükşehir Belediyesinin internet sitesinden BAŞKNET NAZIM İMAR PLANInda  yayınlanıyor.

Featured post

Five Years After Reconversion: Hagia Sophia Embodies Turkey’s Cultural Crossroads

  ISTANBUL, JULY 2025   — Half a decade has passed since the iconic Hagia Sophia resumed its role as a working mosque, marking a watershed m...

Popular Posts